Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Hem Şiş YanıyorHem de Kebap...
“İktidarın her yaptığı doğrudur”cularla “Yargının her yaptığı doğrudur”cular anlaşılıyor ki zor durumdalar. Kimileri açıktan, kimileri de bin dereden su getirerek özel yetkili savcının MİT’in eski ve yeni üst düzey yöneticilerini ifadeye çağırmasının ne kadar yanlış olduğunu anlatmaya çalışıyor.
\nArada savcıya hak verenler de, gelinen noktayı “saray çatışması” gibisinden yorumlayanlar da yok değil.
\nAncak şu bir gerçek ki, “Türkiye’yi daha demokratikleştirecek” son anayasa değişikliğinin, beklenen demokratikleşmeyi gerçekleştirmekten ne kadar uzak olduğu, tartışmasız bir biçimde ortaya çıkmış durumda.
\nOysa özel yetkili savcı MİT’in eski ve yeni yöneticilerini ifadeye çağırmadan önce demokrasimiz nasıl da tıkır tıkır işliyordu!
\n***
\nÖnünü ardını düşünmeden yapılan yasalarla, daha doğrusu “Nasıl olsa bana dokunmaz” mantığıyla yapılan yasalarla, verilen yetkilerle pat diye karşı karşıya kalmak, pek kolay hazmedilebilir bir sonuç olarak görülmüyor.
\nÖnce TSK komutanlarına yönelik terör örgütü yöneticisi, üyesi suçlamalarına ve tutuklanmalarına “görevleri ile kendilerine yöneltilen suçlamalar arasında bir bağlantı yok” diyerek anayasanın bile Ceza Muhakemeleri Yasası’nın yanında değeri olmadığı görüşüne sahip çıkarsan, sonrasında da söylenecek sözün olamaz.
\nÇünkü gazetelerde özetlenen iddialar şöyle sıralanıyor:
\n• Oslo görüşmeleriyle istihbarat görevi dışına çıkarak örgütün yönetilmesine aracılık etmek.
\n• Saldırı ve eylem talimatlarının önlenmesine yönelik harekete geçmemek.
\n• Devlet ve anayasa düzenine karşı anlaşma yapmak.
\nBu nedenle de MİT’le ilgili yasaya göre Başbakanlık’tan izin alınması gerektiği iddiası geçerli kabul edilmiyor.
\nSebebi ise çok basit.
\nBu iktidarın yeniden düzenlediği Ceza Muhakemeleri Yasası’nın 250’nci maddesinde, maddede yer alan suçlar için “Sıfat ve memuriyetleri ne olursa olsun bu kanunla görevlendirilmiş ağır ceza mahkemelerinde yargılanır” hükmü var.
\nMaddede her ne kadar “Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler ile (savaş ve sıkıyönetim halinde) askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır” deniyorsa da, “bu durumun görev suçuyla ilgili olduğu” konusunda gönül birliği ile yapılan yorumlar nedeniyle kıymeti harbiyesinin kalmadığı da bir başka hukuk sorunu.
\n***
\nVarılan noktada sorunu çözmenin tek hukuksal yolu kalıyor: Özel yetkili mahkemeleri kaldırmak. Zaten bu mahkemelerin anayasal dayanağı olmadığı görüşü de bu sonucu zorunlu kılıyor.
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Kılıçdaroğlu'na 'Meral Akşener' yanıtı
- 'Hadi gelin kapatın!'
- Yeni dönem başlıyor: Taksi, otobüs, dolmuş...
- Tarihi geçmiş ürün satan zincir market şubesine mühür
- Ulaşım durma noktasına geldi!
- Bir sonraki ve en büyük ekonomik patlama...
- İl başkanı hayatını kaybetti!
- Kayyum belediyeyi kapattı!
- Kayserispor'dan Fenerbahçe açıklaması!
- Niğde'deki korkunç cinayetin arkasından yasak aşk çıktı!