Orhan Bursalı
Orhan Bursalı obursali@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Seçim Sonrası İktidar Olasılıkları

19 Nisan 2015 Pazar

Olmayan seçimin sonuçlarını kestirmek zordur. Şüphesiz elimizde bazı anket şirketlerinin sonuçları var. Fakat bunların bir kısmı güdümlü sonuç üreten b.ktan kuruluşlara döndü; onun şirketi bunun şirketi.
Bazıları resmen iktidara sonuç üretiyor. Elde ettiği “gerçek” sonucu sahibine veriyor, halkı aldatmak için ürettiği sonucu da medyaya. Bu ikincisinde iktidar tepelerde, muhalefet yerlerde! Yerel seçimlerde anlı şanlı şirketler utanmaz çıktı, meğer parayı iktidardan almışlar, millete de zokayı yutturmuşlar. Canları cehenneme!
Şüphesiz aralarında 3-4 tane temiz var. Doğruya yakını kestirmeye çalışıyorlar. Bunlar düzenli abone- müşterilerine servis yapıyor. Herhalde mümkün olduğunca objektif kalmaya çalışıyorlar. Çünkü sonuçlar arasında derin uçurumlar varsa, müşteri aboneliğini kesiyor. Ekonomi dünyası netlik ister, puştluğu görünce şirketin ipini çeker. Rakamlarda, oranlarda, sayılarda güvenilirlik bir numaralı meseledir.
Bir de “büyük müşteriye” özel yapılan araştırmalar var. Kamuya açıklanmıyor. Bu müşteri, örneğin bir (yabancı) banka olabiliyor, veya büyük bir şirket. Tabii yabancılar da işin içinde, sandık sonucunu önceden bilip ona göre pozisyon almak isteyenler.

Hangi iktidar olasılığı güçlü
CHP iki şirkete araştırma yaptırmış. Bir yöneticiden aldığım rakamlar şöyle:
CHP 27.9; AKP 41.7; MHP 17; HDP 10.3.
CHP’nin artma ve AKP’nin de düşme eğiliminde olduğu görülüyormuş. Eğer sandıktan bu sonuçlar çıkarsa, AKP 276’yı bulamadığı için tek başına hükümeti kuramıyor. AKP 260 küsur, CHP 140 küsur, MHP 90 küsur ve HDP 55 kadar milletvekili çıkarıyor.
AKP tek başına iktidar olamazsa, sadece “iki ciddi” seçenek var:
AKP+CHP... Büyük güçlerin istediği koalisyon. Olur mu? CHP’liler olmaz veya olmaz’a yakın duruyor. “Recep Bey” etkeni var. Peki, AKP “Recep Bey etkeni”nden koparsa?! Büyük güçlerde çare tükenmez. Diyorum ki koalisyon koşulları önemli... Bu durum, CHP’yi sonuçta tüketebilir de. Bir okur, “Bu kez de CHP’nin baraja takılıp takılmayacağını tartışırız bir dahaki seçimlerde” notunu gönderdi.
AKP+MHP... Akla en yakın gelen iktidar seçeneği. Muhafazakârlıkta yarışırlar. “Büyük güçler” ne der, ikinci planda.
AKP+HDP.. Olasılığı daha düşük üçüncü seçenek. Ama mümkün. Böyle bir ortaklık, ancak “Büyük Türkiye” masallarıyla kurulur. Örneğin ortaklık, Suriye Kürt bölgesini Türkiye’ye katmayı öngörür. Zaten İmralı’nın 2010 İmralı Tutanakları’na bakarsanız, orada bu “vizyon” var. Böylece Türkiye’nin “toprağı genişleyecek”.. AKP’nin önemli bir kesimi muhafazâkar tabanını ikna etmenin de en büyük yolu!
CHP+MHP+HDP.. Olasılığı imkânsıza yakın seçenek.

Zaman Muktedir’in aleyhine
Bir seçenek daha: AKP’nin önümüzdeki iki ay içinde yüzde 38 ve altına doğru seyahati, CHP+MHP’yi 276’ya ulaştırabilir. Ama bu ucunda ışığı görülmeyen tünel içinde seyahat henüz.
Bir başka seçenek daha: AKP, HDP ile diyelim ki ortak hükümet kurmak istemedi (kurma olasılığı sıfır değil, belirteyim, bunun gerçekleşmesi için önemli stratejik hedefler konur, bu konuda spekülasyon yapmayayım şimdi!).
Ama HDP’nin dıştan desteği ile azınlık hükümeti kurma olasılığı da var. Şüphesiz bu destek aralarındaki “çözüm süreci” ve 10 maddelik deklarasyon temelinde söz konusu olacaktır. Yeni anayasa, tabii ki bu birlikteliğin temelini oluşturur. Ama, yukarıdaki oy dağılımının üreteceği milletvekili sayısı (270+55=325) yeni bir anayasayı yapmaya ve bunu referanduma götürmek için gerekli 330 sayısına ulaşamıyor.
Seçim sonucunda oluşacak bir güçlü olasılık da, tabii ki, HDP’nin baraja takılması durumu. Eğer AKP bu durumda da yüzde 42’nin altında oy alırsa, çıkaracağı milletvekili sayısı 310 civarında kalıyor. Tek başına hükümeti kuruyor, ama Başkanlık Anayasası’nı Meclis’ten geçiremiyor..
Kabul edelim ki bir “kırılgan iktidar yapısı”. RTE’nin Başkanlık Anayasası yok. RTE’nin başkanlık rüyaları sönmüş, bununla birlikte “Yeni Türkiye” de... İktidar, bu yapısıyla çok doğurgan duracak.
Zaman bütün hızıyla ve hınzırlığıyla Bay Muktedir’in aleyhine çalışıyor. Eğer mucize falan olmazsa, Türkiye her bakımdan daha rahat nefes alıp vereceği bir ortama kavuşabilir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları