Öner Yağcı

‘Mayıs ayların gülüdür’

06 Mayıs 2023 Cumartesi

Sabahattin Ali, “Mayıs ayların gülüdür/ Taze bir çiçek dalıdır” demişti. 

O taze çiçek dalının muştusu olan 1 Mayıs için yazıp bestelediği marşta, “Günlerin bugün getirdiği, baskı zulüm ve kandır/ Ancak bu böyle gitmez, sömürü devam etmez (...) Yurdumun mutlu günleri, mutlak gelen gündedir” der geçen yıl kaybettiğimiz Sarper Özsan.

“Gün gelir, gün gelir zorbalar kalmaz gider” cümlesiyle biter marşımız. 

16 MAYIS’TAN 19 MAYIS’A

Hasan İzzettin Dinamo Kutsal İsyan’da, Mustafa Kemal Paşa’nın Galata Rıhtımı’nda Bandırma Vapuru’na binerken “Burada esir gibi yaşamaktansa Karadeniz’de batmayı tercih ederim” demesini, dalgalarla boğuşan çürük teknenin Samsun’a demir atmasını anlatır: 

“Mustafa Kemal’in özgürlük düşü, artık gerçeğin kırmızı granit kayalıklarına ilk adımını atmıştı. Burada kazanacağı zaferlerle onun özgürlük düşleri, etten, kemikten, kandan ve candan yeni bir ulus gerçeğine ulaşacaktı...”

Cahit Külebi, “Bir duman tüterdi bu geminin bacasından/ Bir duman/ Duman değildi bu/ Memleketin uçup giden kaygılarıydı./ Samsun limanına bu gemiden atılan/ Demir değil/ Sarılan anayurda/ Kemal Paşa’nın kollarıydı” der.

Ceyhun Atuf Kansu noktayı koyar: “Oh! dedi, Mustafa Kemal,/ Ölmez be, insan bu vatanı sevince... Gelirler toplanırlar ateşimize, onlar için yaktık,/ Özgür yüreklerin soluğunu üflesinler bir.../ Halk olmak ne güzel şeydir arkadaşlar.”

Alev Coşkun’un 6 Ay adlı kitabında ayrıntılarıyla yer alan bu yolculuk, bir kurtuluş destanının ilk adımıdır. 

Bir devrimin işaret fişeğidir 19 Mayıs ve Türkiye Cumhuriyeti’ne varan sürecin ilk adımıdır.

Bu yolculuk bir dönüm noktası ve kurtuluşun başlangıcı olur. 

O kadar önemlidir ki bu, Atatürk Söylev’e Samsun’a çıkışıyla başlar ve 19 Mayıs’ı Türk gençliğine armağan eder.

HALK SINAVDA

Biliyoruz ki ülkemizin tarihi, çağdaşlaşma, demokratikleşme, özgürleşme arayış ve girişimlerinin özetidir aynı zamanda. 

Bunu başarmak için kuşaklar boyu direnmişiz ve işte, Anadolu ağacının en görkemli meyvesi Cumhuriyet, 14 Mayıs’ta bir sınav verecek şimdi.

Halk sınavda, Bandırma Vapuru’ndakiler gibi... 

“Karanlığın üstüne güneş gibi gideriz... Tersine dönse dünya yolumuzdan dönmeyiz” diyen 10. Yıl kuşağı gibi...

40 Kuşağı, Köy Enstitülüler, 68 Kuşağı, Gezi yiğitleri gibi... 

EL TUTUŞA TUTUŞA 

Geçen hafta, seçimlerden sonra ortalığın güllük gülistanlık olmayacağını ama demokrasi arayışında umut, hayal ve coşkumuzun büyüyeceğini, hayata daha bir asılacağımızı ve mücadele etmek için el ele, kol kola, omuz omza olacağımızı söylemiştim. 

“Ne kadar çok elimiz varmış meğer!/ İlkin, senin elinle tutuşan benimki/ Sonra çocuklarınki/ Gençlerinki/ Tekel İşçilerininki/ Sonra, ellerin elleri.../ Ne kadar çok elimiz oldu, baksana,/ Tutuşa tutuşa/ Bir orman yangını gibi” diyen Can Yücel, “En hızlısıydı hepimizin” diyor özgürlük mücadelemizin taze çiçek dalı Deniz Gezmiş’e. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları