Olaylar Ve Görüşler

Türkiye kaçıncı sınıf ülke? - Halit PAYZA

19 Ekim 2023 Perşembe

Ülkelerin kaçıncı sınıf olduklarını, gelişmişliklerini belirleyen tek ölçek ekonomik yapıları değildir. Sosyal ve kültürel gelişmişlik de en az ekonomik gelişmişlik kadar önemlidir. Bunlara ek olarak eğitim, teknoloji, hukuk, sağlık, nitelikli nüfus, cumhuriyetçi demokratik siyasal ideoloji, adil gelir dağılımı da sınıfsal belirlemenin işaret taşlarıdır. 

Bir ülkenin kaçıncı sınıf olduğu, o ülkenin en yoksul bireyinin bu seçeneklere ne kadar sahip olduğu, ulaşabildiği, kullanabildiği, katılabilirliğiyle belirlenir. Sanılanın aksine ülkenin gayri safi yurtiçi hasılası, ülkelerin ekonomik envanterini gösterir ancak dağılımın adil olmaması durumunda herhangi bir önem içermez. 

TÜİK RAKAMLARI

Avrupa İstatistik Ofisi’nin (Eurostat) 2017 yılı “Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması”nda, Türkiye otuz dört ülke içinde sondan ikinci sırada yer alıyor. Aynı araştırma en zengin yüzde 20’nin, GSYH’nin yüzde ellisini aldığını ortaya koyuyor. Aynı istatistiksel veriler en yoksul kesimin pastadan aldığı payın 6.29 olduğunu gösteriyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) gelir dağılımı istatistikleri bile 2022 verilerine göre en zengin yüzde yirmilik grubun ulusal gelirin yüzde kırk sekizine sahip olduklarını, en düşük gelire sahip yüzde yirmilik grubun da yüzde altı olduğu kabul ediyor. 

TÜİK’in verilerindeki kuşku payı da gözetilerek bu oranın daha yüksek olduğunu saptamak mümkündür.

Verinin doğru kabul edilmesi halinde bile 1997’den bu yana GSMH içinde gelir dağılımı bağlamında arpa boyu bile ilerlenemediğini, aksine mehter yürüyüşüyle daha geriye düşüldüğünü kabul etmek gerekiyor. 

Ulusların zenginliği, yoksulların yoksulluğunu, gelir dağılımındaki eşitsizliği, hak ve özgürlüklerde geriliği örtmekte yetersizdir. Bu veriler ülkelerin kaçıncı sınıf olduklarını, gelişmişliklerini, kalkınmışlıklarını, çağdaşlıklarını belirleyen tek ölçeğin ekonomik yapı olmadığını ortaya koymaktadır. 

Türkiye “İleri Teknolojilere Hazırlık Endeksi”ne göre 158 ülke arasında 55. sıradadır. Görüldüğü gibi üretimde teknolojik geri kalmışlık söz konusudur. Türkiye ileri teknoloji üretmediği -hatta üretimde gerilediği süreçte- sınıfsal skalada dipte yer almaya, ekonomik boyutta küçülmeye, demokratik hak ve özgürlüklerini içeride ve uluslararası arenada giderek yitirecektir. 

ÜLKE SIRALAMASI

“Ülkelere Göre Sağlık Endeksi”nde bile en iyi yüzdeyle 100 ülke arasında Türkiye yüz üzerinden verilen değerlendirmeyle 2020 verilerine göre 29’uncudur. Türkiye’yi Malezya izlemektedir. Nitelikli birey göz önüne alındığında Türkiye’nin endekste Malezya’nın da altında kaldığını kabul etmek gerekecektir. World Economic Forum’un araştırmalarına göre Türkiye listenin 99. sırasında. Bilimsel eğitimin göz ardı edilmek istenmesiyle listenin daha gerilerine düşmek kaçınılmazdır. 

Ülkelerin gelişmişliklerini belirleyen diğer yapılarda da durum farklı değildir. Türkiye’nin sınıfsal notu zenginlik, güç, prestij, statü gibi değerlerin eşitsiz dağılımıyla iç açıcı değildir. “Üçüncü Dünya Ülkesi” kavramı Fransız antropolog ve tarihçi Alfred Sauvy tarafından 1952 yılında ortaya atılmıştı. Bu kavram günümüzde sanayileşememiş ülkeleri arasında analoji kurmak, azgelişmiş ülkeler için kullanılmaya başlanıyor.

Yanıtlanması gereken soru bellidir: Gerçekten Türkiye kaçıncı sınıf?

HALİT PAYZA



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları