Olaylar Ve Görüşler

‘Suçluların telaşı içindeler’ - KADİR SERKAN SELÇUK

02 Aralık 2024 Pazartesi

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde muhalif medyayı bir kez daha açıkça tehdit etmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aynı gün içinde televizyon dizilerini hedef alarak RTÜK’ü göreve çağırması, iktidarın antidemokratik hareketler zincirine yeni halkalar ekledi. Böylelikle bu iki liderin demokrasiyi hiçbir şekilde önemsemedikleri bir defa daha anlaşılmış oldu.

Aslında Erdoğan’ın da Bahçeli’nin de demokrasinin ne olduğunu ve hangi şartlar altında yara alacağını bilmemeleri düşünülemez. İkisi de yarım asra yakın süredir siyasetin içinde bulunan isimler olarak yeterli deneyime sahiptirler. Durum böyleyken demokrasiyi bilerek ve isteyerek yok etmeye çalışmalarını izlemek bile ne kadar ciddi bir tehlike altında bulunduğumuzu göstermesi bakımından son derece ürkütücüdür.

GÜÇ ZEHİRLENMESİ

Türkiye, tarihi boyunca hiçbir iktidar döneminde bu kadar büyük bir güç zehirlenmesi görmemiştir. AKP ve MHP’nin ciddi bir erime içinde olduğu bu süreçte bile zehirlenmenin belirtileri açıktır. Erdoğan ve Bahçeli halkın topyekûn desteğini almış ve sadece bir avuç azınlığın sesini kesmek için uğraşıyor gibi davranmaktadırlar. İçten içe bu durumun böyle olmadığını bilmeleri ise hırçınlıklarının günden güne artmasına neden olmakta ve toplumu sürekli germelerine yol açmaktadır.

Görüldüğü gibi, iktidarın erimeyi durdurmak adına topluma korku salmaktan başka çaresi kalmamıştır. Bunu yaparak iktidarda tutunabileceklerini sanmaları ise her şeyden önce acizliklerinin göstergesidir.

Böyle bir anlayıştan çözüm sürecini yeniden başlatmasını ve sivil bir anayasaya öncülük etmesini beklemek ise en hafif tabiriyle gülünçtür. Cumhur İttifakı, kuruluşundan bu yana ne bütün toplumu kucaklayacak bir politika izleyebilmiş ne de kendilerine karşı olanları yanına çekebilmiştir. Kutuplaşmadan beslenen bir anlayışın aksini başarması zaten olanaklı değildir.

Muhalefet partilerini ve medyayı tehditlerle susturmaya çalışan, kimi mensuplarının ismi cinayetle anılan bir partinin ve ona her durumda destek çıkan büyük ortağının bu denli sert ve katı bir tutum içine girmeleri, İsmet İnönü’nün ünlü sözüyle suçluların telaşı içinde olmalarından kaynaklanmaktadır. Erken seçimle gerçekleşecek muhtemel bir iktidar değişikliğinde bu yapılanların hesabının hukuk içerisinde sorulacağı korkusu bu iki partinin telaşının ana nedenidir.

Hiçbir gerçek demokraside şantaja ve tehdide başvurarak kendisini eleştirenlere korku salmaya çalışan bir partiye hoş görü gösterilmez. MHP’nin kuruluş kodlarında bunun olması, kuruluşundan yarım asırdan fazla süre geçtikten sonra halen bu tür hareketler içine girmelerini meşrulaştırmaz. Erdoğan’ın hem bu tavra ortak olup hem de yeni baskı alanları oluşturması, bu iktidarın tarihe en antidemokratik yönetim olarak geçmesine neden olacak ve bu dönem demokrasi tarihimizde kara bir leke olarak yerini alacaktır.

KADİR SERKAN SELÇUK

YAZAR



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları