Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Covid-19 Sonrası Türkiye’de Sağlıklı ve Kontrollü Turizm Gelişmeli - Prof. Dr. Ozan BAHAR
Müşteri beklentileri Covid-19 sonrası tamamen
değişecek. Daha küçük, topluma yararlı, katma değer yaratan, yeterince hizmetin
arz edileceği bir döneme girilecek. Daha büyük-kocaman oteller değil, daha
küçük ve yeteri kadar tesisler öne çıkacak. “Medikal, termal, ileri yaş ve engelli turizmi” şeklindeki sağlık
turizmini, pandemi krizi açısından lehimize çekebiliriz.
Turizm illerimizdeki
kamu ve özel sektöre bağlı hastanelerimizin kadrolarını güçlendirerek sağlık
turizmine katabiliriz. Böylece yaşanılan olumsuz kriz ortamından
yararlanabiliriz. AB
nüfusu yaklaşık 520 milyondur. Bunun 125 milyonu yaşlı nüfus olup, sayı sürekli
artmaktadır.
Yaşlı nüfusun %1’inin Türkiye’ye gelmesi ise 1 milyon 250 bin
kişinin tatil amaçlı ülkemizi tercih etmesi anlamına gelir. Bu yaşlılar aylık 3-4
bin Avro civarında sağlık harcaması yapmaktadır. Bu harcamayı 5-6 ay boyunca ve
tatillerini sıcak bölgelerde geçirerek yapıyorlar. Yani yaşlı bir turistten
yıllık 20 bin Avro gelir elde etmek mümkün.
Önümüzdeki 6 yıllık süreçte Dışişleri Bakanlığı bünyesindeki AB Başkanlığı, 20 milyarı medikal ve 25 milyarı ileri
yaş olmak üzere toplam 45 milyar dolarlık sağlık turizmi geliri elde etmeyi amaçlıyor.
Sağlık turizmini iyi planlarsak; hastaneleri, çalışanları, yatakları, turistik
tesisleri dinamik hale getirerek, kadrolarını güçlendirerek, sadece bundan
45-50 bin dolar kazanabiliriz.
ALGIYI İYİ YÖNETMELİ, SAĞLIK HİZMETİNİ FIRSATA ÇEVİRMELİ
Ciddi bir yapılanmayla turistleri kışında
bölgemize çekip, bu hastanelerin olduğu yerdeki otelleri kullanabiliriz. Türkiye’ye
bir saat 12 ve 4 saatlik uçuş mesafesinde olan 57 ülke var. Bu ülkelerin nüfusu
1.5 milyar. Bu insanların kaliteli ve ucuz sağlık hizmeti almasında, Türkiye
oldukça önemli bir arza ve stratejik konuma sahip. AB başta olmak üzere birçok
ülkede sağlık harcaması her geçen gün artıyor.
Dünya genelinde 1.5 milyara
yakın yaşlı ve engelli nüfus ile 30 milyonluk bir hasta trafiği var. Şu an ki
pazarın büyüklüğü 100 milyar dolar. Böylesi bir pazardan aldığımız pay %1 ile
1-2 milyar dolar civarında. İlerleyen süreçte payımızın %1’den, %10’a çıkması 10
milyar doların ülkemize döviz girdisi olarak girmesi demektir. 2023 yılında, bu
pazarın 500 milyar dolara çıkması bekleniyor. Bunun %10’u, 50 milyar dolar
eder.
Türkiye’nin kasasına 3-5 yıl sonra 50 milyar doların girmesi, Türkiye’nin
dış ticaret ile cari açığının neredeyse kapanması demektir. Türkiye’nin sağlık
hizmeti ile kalitesi, pandemi sürecinde Avrupa’da çok da iyi sağlık hizmeti
alamayan Avrupalı turistlere rahatlıkla pazarlanabilir. Bundan sonra değişecek
olan tatil anlayışında, sağlık ve turizm hizmeti birleştirerek sunulmalıdır.
"KONTROLLÜ VE SAĞLIKLI TURİZM"
İşletmeler satış, pazarlama, hizmetin
sunumu ve dizaynı, hijyen, sağlık ve pek çok alanda artık daha dinamik olmak zorundalar.
İnsanlar tatilde; sağlık, hijyen, temizlik ve güven arayacak. Türkiye olarak
“Temizlik imandandır” yaklaşımı ile geleneksel bakış açımız ve bu konularda var
olan hassasiyetimizle, doğru pazarlama ve tanıtım ile diğer Avrupa
destinasyonlarına nazaran daha avantajlı olabiliriz.
Temizlik, hijyen ve sağlık
açısından tasarlanacak görsel ve yazılı mesajlar değişik reklam mecraları ile
sosyal medya hesaplarında sürekli paylaşılmalı. Algıyı iyi yönetmek gerekiyor.
Algı yönetimi, daha sağlıklı yaşam ve tatil yapmak düşünce ile entegre edilerek
iyi kullanılmalıdır. Buradan hareketle, yurtiçi veya dışı tatile gelen
misafirlere virüs taşıyan var mıdır, kalacağım oda temiz midir,
yiyeceğimiz-çocuklarımıza yedireceğimiz yiyecekler, gıdalar vs. hijyenik midir,
doğal mıdır gibi pek çok sorunun yanıtını arayacaklar.
Çocukları için
bulundukları ortam, animasyon alanları, yediği yemekler ne derece sağlıklı
bunlara çok daha fazla dikkat edecekler. İnsanlar birbirlerine yakın olmak
istemeyecekler. Restoranlarda açık büfe değil set menü uygulanacak, uçaklardaki
koltuklar ya da kumsallardaki şezlonglar arasında mesafeler açılacak. Bir
turizm analisti olarak, bunu “Kontrollü
ve Sağlıklı Turizm” olarak adlandırıyorum.
PROF. DR. OZAN BAHAR
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İİBF,
İktisat Bölümü Öğretim
Üyesi
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
En Çok Okunan Haberler
- Hediye Güran'ın ifadelerinde 'Enes' çelişkisi
- Milyarlık vurgun iddiası!
- Hâkimin itirafı
- Görüntülerle ortaya çıkardı: Doktor gözaltında
- Ünlü fenomen adeta bir servet kazandı!
- Erdoğan'dan 'sürpriz' 10 Kasım kararı
- Galatasaray, Tottenham'ı sahadan sildi!
- Arbede çıktı, oturuma son verildi
- Köy tipi yoğurt diye yedirmişler!
- AKP’li vekil ateş püskürdü!