Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bilim Zehir mi Panzehir mi: Genetik Yolculuk - Prof. Dr. Nilgün TUTAL, Kaan SOYUER
Genetik
alanında, özellikle de genetiği değiştirilmiş organizmanın (GDO) insan ve doğa
üzerindeki etkilerinin eleştirel bir şekilde gözden geçirileceği bu yazıya, 19
Nisan 2020 tarihli Le Monde gazetesinde Edgar Morin ile Nicolas
Truong’un yaptığı bir söyleşide dile gelen bazı saptamaları izah ederek başlayacağız.
Edgar Morin
söyleşide Covid-19 virüsünün yol açtığı pandeminin, biz insanlara yaşam tarzımızı, günlük yaşamı idame
ettirirken içinde kaybolduğumuz yabancılaşmadan ötürü ne olduğu bilinmez hale gelen gerçek
ihtiyaçlarımızı sorgulatması gerektiğini işaret ediyor.
1921
yılında doğan, Fransız Direniş Hareketi’nde de etkin rol almış, sosyolog ve filozof olan Edgar Morin,
bu virüsün ortaya çıkmasının ve verdiği ekonomik zararların yanı sıra yol
açtığı toplu ölümlerin nedeninin, verimlilik için girdiğimiz yarış ile düşünme
tarzımızdaki arazlar olduğunun altını çiziyor.
UNUTMA EĞİLİMİ
Tarih,
diyor, Edgar Morin, bu verimlik arayışı ile insanın kendini ve doğayı yanlış
bir bağla ilişkilendirilmesindeki sorunların yol çatığı, çeşitli virüs ya da
salgınlardan kaynaklanan sayısı hiç de az olmayan bir sürü felakete tanık oldu.
Ama nedense bu felaketleri onlar geçip gittikten sonra unutma eğilimindeyiz,
bunun gerisinde de hep ekonomik, teknik ve merkantilist araçsal aklın hükmüne
boyun eğmiş olmamız gerçeği yatıyor.
Edgar
Morin dünyanın bu haline istinaden yazdığı, Fayard yayınlarından 2019 yılında
çıkan hacimli Les souvenirs viennent à ma rencontre (Hatıralar Benimle
Görüşmeye Geliyor) adlı kitabında dünyayı aynı anda ölüm saçarak sarsan küresel
krizi çözümleyerek yeni bir toplum sözleşmesi öneriyor.
"BEKLENLEMEYİ BEKLE"
Edgar Morin yaşamakta olduğumuz
krizin, pandeminin yirminci yüzyılın fütüristlerinin (gelecek bilimcilerinin)
gelecek tahminlerini boşa çıkardığını belirtiyor Filozof, fütürüstleri tiye
alarak, 2020’de, yani şu an, ne olduğunu anlamaktan
acizler, ama 2025 ya da 2050 üzerine tahminlerde, öngörülerde bulunmaya hala
devam ediyorlar, diyor.[1]
Yaşlı
filozof Tarih’te beklenmeyenin ya da hiç düşünülmemiş, kendisinden haberdar
olunmadan ortaya çıkan olguların bir sürü örneği olmasına rağmen, biz
insanların bunun bilincine varmaya bir türlü yanaşmıyor oluşumuza iç geçiriyor.
Bir bilinmeyenin geleceği öngörülebilirdi, geleceği
belliydi. Ama bu bilinmeyenin doğası hakkında kimse bir şey bilmiyordu. Şu vecizeye kulak vermeli insanlık:
“Beklenmeyeni bekle”.
Tekno-ekonomik
küreselleşmenin böyle sınır tanımadan elini kolunu sallaya sallaya insana ve
doğaya hiç zarar vermeden dolaşması beklenemezdi. Ekosistemin zarar görmesi,
toplumların gerilemesi ve çöküşü doğal olarak bu sorumsuz tekno-ekonomik
küreselleşmeyle kol geziyordu dünyada.
BILL GATES'İN 2012'DEKİ MANİDAR UYARISI
Kendisinin
de yaşadığımız pandemik salgını öngörmediğini söyleyen Morin, bu felaketi haber
veren bir peygamberin varlığını, onun da Bill Gates olduğunu hatırlatıyor. Bill
Gates 2012 yılının Nisan ayında katıldığı bir konferansta, insanın yakın
gelecekteki felaketinin nükleerden değil, sağlıkla ilgili bir sorundan
kaynaklanacağını öngörmüştür.
Gates, Covid-19 virüsü ile karşılaştırıldığında
şimdilerde kolayca yenildiğini
söyleyebileceğimiz Ebola virüsünün yaşattığı sancılara bakarak daha 2012
yılında çabuk yayılan ve kolayca bulaşan bir virüsün küresel bir tehdit
oluşturduğuna işaret etmiş, Amerika’da hastanelerin ve sağlık personelinin virüs
kaynaklı bir pandemi için hazırlanması gerektiğini söylemiş, ancak bu öngörü hiç
kimse tarafından dikkate alınmamıştı.
Bu
noktada belirtmeliyiz ki, bilim
insanları bu tehlikeden yıllardır söz ediyor, ama sözlerini duyuramıyorlar.
Bill Gates de küresel piyasada önemli bir sektörün bilinen ve güçlü bir ismi
olarak sözlerini duyuramayan bu güruhun arasında. Karar alıp yasa yapması
yetkisi olanlar, piyasanın çağrısına bile kulak asmıyorsa, ciddi bir politik
kriz söz konusu demektir.
Muhtemelen Edgar Morin de bu hale işaret etmek için
Bill Gates’i örnek gösterip, kendi içlerinden kendilerine benzeyen benzer
çıkarlara sahip bir figür bile dikkate alınmıyorsa demek istemiştir. Zaten
eleştirel düşünce içinden konuşanların söylediklerinin verili ekonomik,
politik, dini ve kültürel düzenlerce hiç dikkate alınmadığı açıkça
görülmekteyken Bunu söylemeye bile gerek yoktur aslında.
ENTELEKTÜEL KONFOR
Entelektüel
konfor ve alışkanlıklar ekonomik, politik ve kültürel iktidar koltuklarında
oturanları hep rahatsız etmiştir. Bu yüzden her biçimi altında iktidar, bu tür
öngörülü mesajlardan, bilgilerden, haberlerden, tahminlerden ürker ve onları duymazlıktan
gelir.
Yukarıda
sözüne ettiğimiz tarzda öngörülere dikkate alınmadığı için, tüm dünya
ülkelerinde örneğin mal stoklamanın yerine geçen esnek ekonomi ve anında satış
ve sıfır stok stratejileriyle ekonomisini ayakta tutam dünya ülkelerinin
hiçbiri, yüzünden virüs büyük bir salgına dönüştüğünde, maske takılması gerekli olduğunda, buna cevap
verecek yapıya sahip değildi artık. Test yapmak için gerekli tıbbi alet edevat
ya da yoğun bakım ünitelerinde bulunması gereken solunum cihazları konusunda da
aynı sorun salgına karşı mücadelede başarısızlığa yol açtı.
Çünkü
tüm ulus-devletler dizginsiz deregülasyon politikalarının peşinde sağlık
hizmetini özelleştirip, ticarileştirdi. İşte bu verimlilik arayışı saflığı,
pandeminin küresel bir felakete dönüşmesinde etkin bir rol oynadı.
KAAN SOYUER
Kaynakça:
Fraser, C., Riley,
S., Anderson, R. M., & Ferguson, N. M. (2004). Factors that make an
infectious disease outbreak controllable. Proceedings of the National
Academy of Sciences of the United States of America, 101(16),
6146–6151. https://doi.org/10.1073/pnas.0307506101
Menachery, V., Yount, B., Debbink, K. et al. A SARS-like cluster of circulating bat coronaviruses shows potential for human emergence. Nat Med 21, 1508–1513 (2015). https://doi.org/10.1038/nm.3985
[1]
Bkz., “Factors that make an infectious disease outbreak
controllable” başlıklı makale. Bu makale bilim insanlarının
gelecek tahminlerinden birini göstermekte. Aslında bilim insanları geleceği
doğru bir şekilde ön görebiliyor, ancak kimse onları ciddi manada dinlemiyor.
Bunun yanı sıra “A SARS-like
cluster of circulating bat coronaviruses shows potential for human emergence”
isimli başka bir makalede de araştırmacılar 2015 yılında yaptıkları
çalışmalarıyla olası bir coronavirüs salgınına dikkat çekerek geleceği ön görmüşlerdi.
Alman hükümetinin yürüttüğü bir çalışmada yedi yıl önce olası bir afet
durumunda ne tarz bir politika izlenmesi gerektiğine yönelik bir eylem planı
yapılmıştı. İleriki yıllara ait tahminlerde bulunan
-çalışmalarını bilimsel verilere dayandıranlar sadece- araştırmacılar aslında
Morin’in söylediği gibi ilerlememekte, bunu belirmek isteriz.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
En Çok Okunan Haberler
- Hediye Güran'ın ifadelerinde 'Enes' çelişkisi
- Milyarlık vurgun iddiası!
- Hâkimin itirafı
- Görüntülerle ortaya çıkardı: Doktor gözaltında
- Ünlü fenomen adeta bir servet kazandı!
- Erdoğan'dan 'sürpriz' 10 Kasım kararı
- Galatasaray, Tottenham'ı sahadan sildi!
- Arbede çıktı, oturuma son verildi
- Köy tipi yoğurt diye yedirmişler!
- AKP’li vekil ateş püskürdü!