Avrupa Güvenlik İşbirliği Teşkilatı Parlamenterler Asamblesi AGİTPA’nın 31. genel kurulu 28 Haziran-3 Temmuz tarihleri arasında Bükreş’te yapıldı. Toplantıya Türkiye’den AKP, CHP, MHP ve DEM Parti’den 8 milletvekili katıldık. 44 ülkeden 225 milletvekilinin hazır bulunduğu ve bir milyar insanı temsil eden toplantının gündemi ağırlıklı olarak dünyadaki savaşlardı. Daha doğrusu Rusya- Ukrayna savaşı ağırlıklı gündemdi.

Genel kurulun ilk gününden itibaren özellikle ABD, Kanada ve bazı Avrupa ülke temsilcilerinin tek gündemi neredeyse sadece Rusya- Ukrayna savaşı ve Rusya Devlet Başkanı Putin’di.

Peki dünya üzerinde başka coğrafyalarda savaş yok muydu? Bu ülkelere göre Putin kötü de Netanyahu kendini savunan bir devlet adamı mı? Her lafın sonunu Rusya’ya getiren ABD ile destekçisi bazı ülkeler ne yazık ki Filistin ve Gazze konusunda sağır, dilsiz ve kör. Filistin’de 36 bin kişi ölmüş, 2 milyon insan açlıkla karşı karşıya, Gazze Şeridi yerle yeksan ama sözde medeni dünya suspus. Gözleri var görmüyor, kulakları var duymuyor, dilleri var konuşmuyorlar.

Ukrayna’da yaşananlar hepimiz açısından üzüntü verici. Ukrayna’dan kaçırılıp Rusya’ya götürülen iddiaya göre 20 bin çocuk konusu hepimizin yüreğini dağlıyor. Ancak genel kurulda yaptığım konuşmada dile getirdiğim gibi, Ukrayna’dakiler çocuk da Filistin’dekiler çocuk değil mi? Çocuklar arasında ayrım mı yapacağız? Çocukları dinine, ırkına, mezhebine göre ayırmayacağız ki dünyaya barış gelsin. Çünkü barıştan daha değerli bir durum yoktur.

İrlanda, İspanya, Belçika, Hollanda, Yunanistan gibi bazı Avrupa ülkelerin delegeleri geçmişin aksine bu defa seslerini yükselterek İsrail’in kınanması ve Netanyahu’nun yargılanması gerektiğini açık açık konuşmaya başladılar. Özellikle Belçikalı bir parlamenterin “Gazze’de çocuklar ölüyor bunu hangi vicdan kabul eder. Netanyahu’nun tutuklanmasını engelleyen ülkelere sesleniyoruz. Yeter artık bu dünyaya ve barışa karşı yaptığınız kötülük” sözleri önemliydi.

İsrail’in Gazze’ye saldırıları sürüyor.

BÜKREŞ DEKLERASYONU

Başta Türkiye olmak üzere Gazze’deki İsrail soykırımına karşı çıkan bu ülkelerin “Ukrayna’yı görüp Gazze’yi görmemek, samimiyetsizliktir” söylemi Filistin sorununun çözümü için az da olsa umut verici. Belli ki bazı Avrupa ülkeleri Filistin halkını savunmazlarsa Ukrayna halkını da savunamayacaklarının artık farkında.

Genel kurulda konuşan 30’a yakın ülkenin parlamenterleri, İsrail’in uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve cezalandırılması gerektiğini ifade etti. Kimi Netanyahu ve İsrail savunma bakanının savaş suçundan yargılanmasını istedi, kimi İsrail’in devlet olarak bedel ödemesi gerektiğini söyledi.

Tüm bu tartışmalar ve bazı Avrupa ülkelerinin yüksek perdeden adeta isyan etmesi üzerine, Bükreş deklerasyonuna İsrail’in uluslararası adalet divanında yargılanmasına ilişkin bir paragraf eklendi ve bu paragrafta İsrail’in soykırım yaptığı vurgusu öne çıktı.

Tabii bu durum ABD’nin tepkisini çekti. ABD’li delegeler İsrail’in soykırım yaptığı gerçeğini kabul etmedikleri gibi böyle bir metnin varlığından da çokça rahatsız oldu. Bu paragrafın deklerasyondan çıkartılması için harekete geçen ABD’li delege Richard Hudson’un önergesi AGİT-PA’da da tartışmaya neden oldu. Sonuçta oylama yapıldı ve 48’e karşı 38 oyla paragrafın metinde kalması kararlaştırıldı. Yani ABD’nin önergesi reddedildi. Bu Filistin sorununun çözümündeki umudumu daha da fazla artırdı.

Evet Filistin’de medeniyet ölmüştür. Filistin’de umut yok, cesetler var ama hâlâ vicdan sahibi insanların var olması da sevindirici. Demek ki çözüm, barışı isteyen iyi insanların birlikte hareket etmesini sağlayabilmekte. Kısaca; yeter ki bir araya gelebilelim, yeter ki hep birlikte el ele verip büyük Atatürk’ün dediği gibi, yurtta ve dünyada barışı savunabilelim.

Bükreş’ten ayrılırken barış için umudum eskisinden daha da fazla. Ve son söz. Şimdi artık barış için ayağa kalkma vakti.

ALİ ÖZTUNÇ

CHP KAHRAMANMARAŞ MİLLETVEKİLİ/AGİT-PA ÜYESİ