Olaylar Ve Görüşler

1914’teki çocuklar için bayram önerisi

22 Nisan 2020 Çarşamba

METİN ATUF KANSU 

1916’da Bursa Darüleytamı’nın kuruluşu için görevlendirilen eğitimci Nafi Atuf (Kansu) Bey, işgal yıllarında Kadıköy, ardından Ortaköy darüleytamlarını da yönetmiştir.

Darüşşafaka’nın reformu sürecine de katılan Nafi Atuf Bey’in, çocukların, doğanın canlandığı bahar aylarını bir törenle kutlamalarını önemli bir eğitim etkinliği olarak gördüğünü 1914’te, Mustafa Satı Bey’in yönetimindeki “Terbiye Dergisi”nde rastlıyoruz. 

Kırlarla kaynaştırmak

Yaşamı boyunca eğitimci ve eğitim düşünürü olarak Türk eğitimine hizmet veren Nafi Atuf Bey’in “Türk Eğitim Tarihi” ve “Pedagoji Tarihi” eserlerinde ve makalelerinde çocukları kırlarla kaynaştırarak, açık hava etkinliklerini ve doğal ortamları eğitim amaçlı kullanmalarının ne kadar önemli ve etkili olduğunu ısrarla belirtmektedir. Çocukların doğadaki bitkileri, hayvanları, diğer canlı ve cansız varlıkları keşfetmeye her zaman ilgi duyduklarını, doğadan öğrenmenin öneminden bahseden Comenius, Rousseau ve Pestalozzi gibi filozofların fikirlerine sık sık yer vererek vurgulamıştır.

Balkan Savaşı öncesi Edirne’de çıkardığı dergide, geleceği şekillendirecek olan çocukların eğitimine verilecek önemi, şu cümleleri ile vurgulamaktadır: “Çocuklar nasıl yetiştirilirlerse gelecekte o şekilde şekillenir. Mazisi fikir hayatı itibariyle pek fakir geçmiş Osmanlılar için çocuk terbiyesi en mühim bir düşünce olmalıdır. Çocuklarımız için esirgeyeceğimiz ufak bir gayret, yarın başmıza öldürücü bir bela olarak iner.” (Say ve Tetebbu Sayı 2-1911)

Nafi Atuf Bey, Avrupa’daki gözlem ve izlenimlerini kaleme aldığı Terbiye Mecmuası’nın 1. sayısında, Çocuk Bayramı kavramı üzerinde durmuş ve belki de bu konuda bir fikir öncüsü olmuştur.

Yazılarında okul ile hayat arasında güçlü bir ilişkinin bulunması gerekliliğine ve Osmanlı’da mekteplerin hayattan ne kadar uzak olduğuna dikkat çeken Nafi Atuf Bey’in, derginin 1. sayısında “Çocuklar İçin Bir Bayram”, 4. sayısında ise “Bizde Aile” isimli makaleleri  bulunmaktadır. 

İlk öneri

1914’te çocuklara ait bayram konusundaki ilk önerilerden birini gündeme getiren Nafi Atuf Bey, 15 Mart 1914 tarihli makalesinde, bayramların çocuklar kadar yetişkinler için de bir eğitim süreci olduğunu şu cümlelerle özetlemiştir: “Bayramlar çocuklar için olduğu kadar büyükler için de mühim bir terbiye amilidir. Evvelleri, daha ziyade, halkı heyecan ve faaliyete sevk için bir vasıta gibi telakki olunurken bugün bayram, terbiyevî kıymeti haiz tabii bir ihtiyaç haline girmiştir. Asrımızın tekdüze ve yeknesak faaliyetlerini dinlendirmek ve şenlendirmek için sık sık bayramlara muhtacız. Ve bunlar ne kadar ince bir düzenle tertip olunur ve ne kadar güzel idare edilirse tesiri o kadar çok ve derin olur; bayramların çekiciliğini muhafaza etmek, yükseltmek için de her seneki bayramın geçmişlerinden daha güzel idaresine çalışmalıdır.”

Nafi Atuf Bey yazısının devamında, gençleri de önemseyerek 23 Nisan Çocuk Bayramı’nın yanı sıra Spor ve Gençlik Bayramı’nın da bizlere ilk ipuçlarını veriyor: “Çocuklar ve gençler için de bayramlar düşünmek ve onları özel bir itina ile tertip ve tanzim etmek vazgeçilmezdir.

Edmont Goblot, senede bir defa, 20 yaşına gelmiş genç kızları ve erkekleri toplamak için bir bayrama lüzum görüyor ve bu bayram için de ilkbaharı münasip buluyor: Hayatın tatlı devrelerine girmiş gençler şarkı söyleyecekler, dans edecekler ve gençliğin bu kıymettar senesini kutlayacaklardır.”

Özellikle 5-7 yaş grubu çocukların bayramlarını örnek alan Nafi Atuf Bey, Çocuk Bayramı önerisini daha da netleştirerek yazısına şöyle devam ediyor.

Gerçek Çocuk Bayramı

“Ben, gençlik ve çocukluk için bilhassa ilkbaharda bir bayramın lüzumunu bu sene, pek açık duydum. Havalar şubat içinde pek müsait gidiyordu. Tabiatın uyandığı ve canlandığı bir zamanda çocukların da bütün hislerinin ve faaliyet-i masumanelerinin dirildiğini gördüm. Onlar, bahçelerde topraklarla uğraşıyorlar, çiçeklere ve yeşilliklere daha çok bir ilgi gösteriyorlardı.

Russo’nun, Froebel’in, Pestalozzi’nin... Bütün bu pedagoglar terbiyede koydukları ‘çocuklara tabiatı sevdirelim’ esası ne kadar doğru ve tabiidir!

Hayatın ve tabiatın bu inkılaplarını doydurmak, tabiatın hayatı ile beşerin hayatı arasında samimi bir münasebet ve irtibatın mevcut olduğunu çocuklara anlatmak için ben, bilhassa ilkbaharda... Bütün çocuklar için bir bayrama büyük bir lüzum gördüm...”

Nafi Atuf  Bey’in, 1. Dünya Savaşı öncesinde kaleme aldığı bu makalede, Çocuk Bayramı’nı önerirken belki de savaşta yetim ve öksüz kalacak binlerce çocuğun Cumhuriyet döneminde gerçek bir “Çocuk Bayramı”na kavuşabileceklerini hayal etmişti.

Cumhuriyete sahip çıkan çocuklar yetiştirme arzusuna paralel olarak, ne mutlu ki Nafi Atuf Kansu, ilerleyen yıllarda hem Halkevleri Başkanı, hem de siyasetçi olarak her zaman çocuk bayramlarını tüm gücüyle desteklemeye devam edecektir. 




Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları