Oktay Ekinci
Oktay Ekinci ekinci@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

YÖK ve TMMOB

22 Ocak 2009 Perşembe

YÖK Başkanlığının, Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliğine (TMMOB) karşı takındığı tavrı izleyebiliyor musunuz?

Günlerdir Ergenekonla perdelenen diğer garipliklerden biri de YÖKün mimar ve mühendis hocalara meslek odanızı yönetmeniz izne bağlanmıştır... demesi. 17 Kasım 2008 tarihli genelgesinde özetle; akademisyenlerin meslek kuruluşlarında görev alabilmeleri için üniversite yönetimlerinin onay vermesi gerekir... buyuruluyor.

Bunun yanlışlığını anlatmak için YÖKle görüşme isteklerine yanıt alamayan TMMOB ise basın açıklamasında özetle şunu söylüyor; Bu, akademisyenlerin yine öğretim üyesi kadrosuyla başka kurumlarda görevlendirmeleri ile ilgili... Mimar, mühendis ve şehir plancısı akademisyenlerin ise kendi meslek odalarını yönetmeleri, yasal ve demokratik haklarıdır; izne bağlanamaz...

TMMOB sonuna kadar haklı, YÖKü yönetenler ise sayısız nedenle haksızlar... Çünkü öğretim üyeleri de meslek odalarının üyeleridir. Oda yönetimlerinde görevlendirmeyle değil, gönüllüolarak yer alırlar. Dahası, genel kurullarda aday olmaları ve meslektaşlarınca seçilmeleri gerekir.

Akademisyenlerin ihtiyaç duyulan kurumlarda görevlendirilmeleriyle ilgili yasayı kullanarak demokratik meslek örgütlenmesi haklarını kısıtlamaya kalkışmak, sadece demokrasiye değil, YÖKün temsil ettiği bilimselliğe de asla yakışmıyor...

Anayasada “kardeş”ler

Her iki kurumun birbirlerini tamamlayan amaçlarına bakıldığında YÖKün TMMOB ile kavga değil işbirliği yapması gerekiyor...

Anayasanın 131. maddesinde YÖKün görevi eğitim-öğretim ve bilimsel araştırmaları yönlendirmek...

TMMOBnin de 135. maddede tanımlanan görevi mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak...

Anayasa, öğrenim ve meslek düzeninden bu iki kurumu sorumlu kılarken, YÖK neden TMMOBye destek olmak yerine köstek oluyor?

Sorunun yanıtı, 5 YÖK üyesinin ortak açıklamalarında da görülebilir. Prof. Dr. Engin Ataç, Prof. Dr. Mustafa İlhan, Prof. Dr. Tunçalp Özgen, Prof. Dr. Bülent Serim ve Prof. Dr. Fikret Şenses diyorlar ki:

Yeni YÖK üyelerinin ve rektörlerin çoğunlukla iktidar partisi yanlılıkları bilinen kişilerden seçilmeleri kaygı vericidir. (Cumhuriyet-15 Ocak 2009)

Mimar ve mühendis odaları, mesleklerin bilimsel sorumlulukları gereğince, siyasilerin bilim dışı ve toplumsal çıkarlara aykırı tutumlarına karşı çıktıklarından; yani bildirideki tanımla iktidar partisi yanlısı olamadıklarından, YÖKün yeni yönetimince akademik destekten yoksun bırakılmak isteniyor...

Eğitim-İş “davacı”

Nitekim Eğitim-İş de YÖKün bu tutumunu hukuka aykırı görerek Danıştayda dava açtı. 13 Ocak 2009 tarihli başvuruda özetle deniyor ki;

YÖKün amacı, bağımsızlıklarının doğal sonucu olarak, gerektiğinde idari otoriteye özgürce muhalefet eden bu kurumların etkinliklerini azaltmaktır...

Temel amaçlarının de- mokrasiyi geliştirmek olduğunu söyleyenler tarafından atanan YÖK yönetiminin, bilim insanlarına meslek alanınızda söz ve yetki sahibi olmanız izne bağlanmıştır... demesi başka nasıl yorumlanabilir?

Yüksek öğrenimlerini tamamlayan mimar ve mühendislerin topluma hizmet verebilmeleri için üye oldukları meslek kuruluşlarıyla işbirliği yerine kavga etmek neyin göstergesidir?

İktidar yanlısı olmayı demokratlık sayanlar ne derler bilmem ama Eğitim-İşin davasında yargı, bu soruların da yanıtını vermiş olacak...

 

ekinci@cumhuriyet.com.tr



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları