Savaş mı, Barış mı?

11 Ekim 2012 Perşembe
\n

\n

\n

\n

Benim kuşağım savaş görmedi. İkinci Dünya Harbindeki insan kıyımını, ancak uzaktan seyretti. Ha bugün, ha yarın diye korkularla yıllar geçirdi. Türkiye, tarihin en kanlı kavgasından nasıl sıyrıldı? İngilterenin, Fransanın, Almanyanın ve ötekilerin 1940-45 arasında kaç milyon insan yitirdiğini düşünmek bile acı veriyor. Türk ulusu ilk kez bu büyük dünya savaşında yer almadı. Bunu kime mi borçluyuz? İçte barış dışta barış ilkesinin uygulayıcısı İsmet İnönüye... O yıllarda ülkenin başında Enver Paşa gibi yetersiz kişiler olsaydı yanmıştık.\n

\n

Hele benim kuşağım, bugün yaşıyorlarsa, bunu o günlerdeki Türk politikacılarına, en başta da Cumhurbaşkanı İsmet İnönüye borçludurlar. Ben de, yaşıtlarım da...\n

\n

1939’da savaş patladığında lisenin onuncu sınıfındaydım. Bir yanda Nazi Almanyası, öte yanda Komünist Sovyetler; ya biri, ya öteki yakamıza yapışacaktı, sen de benimle ol diye!..\n

\n

Korkuyorduk. İlk dünya savaşında lisenin üst sınıftakileri bile askere alıp cephelere göndermişlerdi. Hatta tıp fakültesi öğrencilerinin çoğu bu yolda can vermişti. İkinci Dünya Savaşına da bir girseydik, sonunda bozguna uğrayacaktık.\n

\n

Şimdi tezkere çıktı! Her an savaşa girme izni!.. Bunu TBMMdeki AKPliler istedi. Muhalefet etkisiz kaldı.\n

\n

Şu güzelim dünyada yeniden kanlı savaşları özleyenler var mı? Halkın savaş değil, barıştır istediği. Ama öyleleri var, tam tersi düşünen! Gizli açık hesapları olanlar, anamalcılar, emirlerindeki iktidarlar, başkanlar, başbakanlar...\n

\n

Artık şu savaş sözü bitsin, ne olacaksa olsun. Caydırıcılık, bilmem ne; aldatmacalardan vazgeçilsin!\n

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları