İşte Gazetemiz 'Cumhuriyet'...

22 Eylül 2011 Perşembe
\n\n\n

Cumhuriyet niye yüz bin, yüz elli bin satmıyor?

\n

Şu günlerde böyle sorularla karşılaşıyorum.

\n

Sözcü gazetesi kısa zamanda iki yüz bin tiraja ulaştı. İlhan Selçuklu günlerde Cumhuriyet de yüz bini aşmıştı.

\n

Evet, zaman zaman yüzleri, yüz binleri bulmuştuk. Ama bitip tükenmeyen iç çekişmeler, ailesel zıtlıklar bu gazeteyi birkaç kez yıprattı.

\n

Elli yıldır sevgiyle izleyenler bilir bütün bunları. Aileden biri çıkar, gazeteyi sağa çekmeye kalkışır. Nadir Bey çıkar gider. İlhan tutuklanır. Bir kopma, bir uzaklaşma, bir değişme belirtisi!.. Cumhuriyet okuru, hemen gazetesini bırakır. Tiraj birden yarıya iner. Falanca beyin, filanca hanımla işbirliği kurulur, gazete yirmi beş bine düşer. Derken Sevgili İlhan yetişir, gazeteyi bir kez daha eski anlamına kavuşturur, okurlar da geri döner...

\n

***

\n

Kaç kez yaşadık! Ben de iki üç kez zorunlulukla Evet Hayırdan ayrıldım. Yazılarımı bir süre Milliyette, daha önceki yıllarda da, Ankaranın Barışında sürdürdüm.

\n

Şimdi Cumhuriyet, aileden de, gazeteyi bambaşka bir kimliğe kavuşturmak niyetindeki kişilerden de uzakta, tam bağımsız, çalışanların, okurların gazetesi...

\n

***

\n

Kolay değil bunca darbelerden sıyrılıp düzeyini niteliğini korumak!.. Daha doğrusu Atatürk Cumhuriyetinin temel ilkeleri doğrultusunda yayınını sürdürmek... Evren Paşanın iktidar yıllarında en değerli yazarları hapislere atılmış; ardı ardına en çok sevilen yazarlarının kanlı cinayetlerle ortadan kaldırılmasını yaşamış; hapisliklere, öldürmelere karşı çizgisinde direnmiş ve direnmeyi sürdüren bir gazetedir Cumhuriyet.

\n

***

\n

Bugün okurumuz azmış. Türk basını bir yandan suskunluk, bir yandan övgücülük peşinde... Cumhuriyet ise dün de, bugün de tam bir bağımsızlık içinde okuruyla baş başa... Gerçekleri yazmak, duyurmak, ülkenin sorunlarını belirtmekten kaçmamak... Ülke bir suskunluk, bir korku dalgası içinde, ama Cumhuriyet her zamanki yolunda yürüyor, yürüyecek de...

\n

***

\n

Bir okuldur, bir üniversitedir. Bilinç aydınlığını geniş yığınlara yaymak isteyen bir akademidir. Yunus Nadi, Nadir Nadi, İlhan Selçuk, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muamer Aksoy, Bahriye Üçok, Cavit Orhan Tütengiller gibi öncüleri ile, yazarları, çalışanları, okurları ile bütünleşmiş, Atatürk devriminin koruyucusu, sürdürücüsüdür işte elinizde tuttuğunuz Cumhuriyet...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yağmurda Bir Gün 20 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları