Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
İşçiyi Bilinçlendirmek!
“İşçiyi bilinçlendirmek, dolmayı pirinçlendirmeye benzemez.”
\nDr. Hikmet Kıvılcımlı bu sözü ne zaman söylemiş bilmem. Ama “işçi sınıfı” diye adlandırdığımız, yaşamını çalışarak sağlayan milyonların bilinç yoksulluğunu belirten bir özdeyiş! Türkiye’de sendikalar var, ama hepsi kendi havalarında! Bir araya gelip güçlenmek, giderek partileşmek yok!..
\n27 Mayıs Anayasası’nın yürürlüğe girdiği günlerde Vatan gazetesinde çıkan bir yazım; “Büyük Bir İşçi Partisi Kurulmalı” başlığını taşıyordu. Gerçek bir demokrasi kurulacaksa en başta gelen düşünce bu olmalıydı.
\n***
\n1946’da iki işçi partisi birden ortaya çıktı. Biri gizliden gizliye çalışan Komünist Parti’nin benzeri Türkiye İşçi ve Köylü Partisi, ötekisi Türkiye Sosyalist Partisi...
\nİkisinin de dergileri, gazeteleri vardı. Partilere bağlı işçi sendikaları kurulmuştu. Canlı bir çalışma başlatılmıştı. Zamanla bu iki partinin anlaşıp birleşeceği, daha da güç kazanacağı sanılıyordu. Ama olmadı, ne birleşme ne de kendi alanlarında yaşamlarını sürdürebilme...
\nİki parti de kapatıldı. Oysa sağda başka partiler kurulmuştu. En başta Demokrat Parti!..
\nİki sol partinin ileri gelenleri tutuklandı; partiler, sendikalar kapatıldı. 27 Mayıs devriminin yaşatmak istediği, sola açık tüm atılımlar sona erdirildi. Türkiye iç politika dünyası eski yolunda yürümesini sürdürdü. Emeğe, emekçiye siyaset alanında yer yoktu!
\n***
\nDevlet baskısı bir yana işçi sınıfının partileşebilmesini önleyen sorun, solda yer alan kişilerin anlaşamamazlıkları idi! Bu yüzden bir türlü bir araya gelmek; emeğin, emekçinin siyasal alanda etkin olmasını, haklarını arayabilmesini, savunabilmesini sağlamak olanaksızlaşmıştı. Grev hakkı yasalarda varsa da uygulaması türlü yollarla önlenebiliyordu. Çalışan kesim direnişlerinde yetersiz kalıyordu. Devlet gücü, hep güçlüden, zenginden, ağadan, eşraftan yana olunca özgürlüğe açılan kapılar hemen kapanıyordu.
\n***
\nO gün bugün, geldik iki binli yıllara... Ilımlı İslam görüşünde bir parti dokuz yıldır iktidarda... İşçi sınıfına, elleriyle kafalarıyla çalışan halkımıza, özgürce düşünüp kendi yararlarına, kendi elleriyle çözümleyebilmelerine hâlâ olanak yok!
\nEvet, bir İşçi Parti’miz var. Perinçek’in usta yönetiminde elinden geldiğince bilinç ışığı sağlıyor... Ama kurulduğu günden bu yana bin bir engelle savaşmakta!. Şimdi bile başta liderleri Perinçek ve birçok yöneticileri, yazarları, yandaşları tutukevlerinde... Bu partinin gazetesine, TV’sine bile baskın üstüne baskın...
\n***
\nAltmış yıl önce yazdığım, “Büyük Bir İşçi Partisi Kurulmalı” dileğim, bir türlü gerçekleşemedi. Bu gidişle de gerçekleşemeyecek! Boşuna dememiş Dr. Kıvılcımlı, “İşçiyi bilinçlendirmek, dolmayı pirinçlendirmeye benzemez.”
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!