Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

IŞİD ve ‘Bataklık’

25 Eylül 2014 Perşembe

Çiçeği burnunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın New York’ta birden çözülüp IŞİD’e “bataklık” dediğini görünce aklıma Kılıçdaroğlu ile “Cumhurbaşkanlığı kampanyasında” yaşanan meşhur “bataklık” tartışması geldi…
Erdoğan’ı, “Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına sürüklemekle” sorumlu tutan CHP Genel Başkanı; “Dünyada sadece Müslümanların bulunduğu bir bölgede kan akıyor. Ortadoğu’da akan kanın tek sorumlusu Erdoğan. Ortadoğu’daki bataklığı görüyorsunuz. Sadece dünyada Müslümanların bulunduğu bir bölgede, Ortadoğu’da kan akıyor. Birisi saldırıyor Allah Allah diye, öbürü öldürüyor Allah Allah diye. Bunun sorumlusu kim? Ortadoğu’da Müslüman kanı akıyor diye, cihatçıların eline TIR’larla silah gönderen Recep Tayyip Erdoğan’dır. Ortadoğu’da akan kanın sorumlusudur. Şimdi soruyorum, Müslüman dünyasında akan kanın sorumlusu olan birisi TC Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturabilir mi? Oraya oturduğu gün Türkiye kendisini Ortadoğu bataklığının içinde görecektir” demişti.
‘Bataklık demek…ırkçılıktır!’
Bu sözlere çok celallenen dönemin başbakanı Kılıçdaroğlu’na hemen saydırmış; “Ortadoğu’ya bataklık demek ırkçılıktır, ayrımcılıktır, faşizmin ortaya çıkmasıdır” peşreviyle demediğini bırakmamıştı.
Erdoğan hızını kesmeden, sözünü; “Dünyanın neresi olursa olsun insafı ve vicdanı olan bir kişi bataklık diye tarif edemez. Hele hele etnik dini irtibatlarımızın olduğu bölgeye bataklık demek sorunları büyütmekten başka hiçbir gayeye hizmet etmez” diyerek sürdürmüştü.
New York’ta şimdi zihni esrarengiz biçimde açılan, çiçeği burnunda Cumhurbaşkanı, Ortadoğu’nun tam bağrından ve göbeğinden çıkan IŞİD’i bizzat kendi ağzından “bataklık” olarak tanımlıyor.
IŞİD bataklığını kim yarattı? Norveç ve İsveç mi? Bataklık, bire bir Katar ve Suudi Arabistan desteğiyle Ortadoğu’nun kaygan topraklarında boy vermedi mi?
O kaygan topraklar -başka deyişle “bataklık”!- şimdi bizzat kendi eliyle besleyip büyüttüğü IŞİD’e karşı Sam Amca’yla cephe kuruyor.
İran’a karşı düne dek bölgedeki her türlü radikalleşmeyi destekleyen Suudi Arabistan, IŞİD’in “halifelik” iddialarına meğer içerlemiş…
Kutsal emanetlerin” biricik sahibi olarak Suudi hanedanına bunu hakaret/tehdit kabul etmiş.
Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Bahreyn,Ürdün’ü de hizalayarak ABD ile dayanışmaya giren Riyad, IŞİD üslerine bu yüzden bomba yağdırıyor.
Tomahawk füzeleri, en son teknolojiyle donanmış F22 Raptor’lar, F35’ler, F16’lar, F15’ler, Mirage 2000’ler, insansız hava araçlarıyla donanan koalisyon, gökten ateş kusuyor.
İkiyüzlülük diz boyu…
Bataklığın” biricik ve tek değişmez kuralı olan; “düşmanımın düşmanı dostumdur!” düsturundan hareketle Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı -tam “yok artık!” dedirten bir hamleyle- New York’ta İran Dışişleri Bakanı ile yan yana geliyor.
Yetmiyor…
IŞİD’e karşı ABD ile işbirliği içindeki bu ülkeler; düne değin gene en azılı “düşmanları” sayılan İsrail’le bakıyorsunuz al takke ver külah oluyorlar.
Amma velakin bunun bilinmesini istemiyorlar!
Hesap verecekleri iç kamuoyları olmadığı için “ikiyüzlülük”ten rahatsız olmayan ve Ortadoğu’nun bulanık sularında her daim balık avlayan “bataklık ülkeleri”; IŞİD’e karşı kurulan koalisyona verilen İsrail desteğinin gizli kalmasını istiyorlar.
ABD’nin son operasyonuna MOSSAD kapalı kapılar ardında, her çeşit istihbarat desteği sağlıyor ama “İsrail” adı koalisyonda geçmiyor.
İsrail’le birlikte düne dek ABD’nin gene “başdüşmanı” olan Esad da, “Ortadoğu satrancına” fırsat bu fırsat, atik tetik biçimde yeniden dahil olmak amacıyla, topraklarında operasyonlara göz yumuyor.
Suriye bombalanıyor, Esad bombalanmamış oluyor.
Görünüşe göre kontrpiyede kalan tek ülke Türkiye!
Dış basın, Türkiye’den bundan böyle “bölgenin rehin ülkesi” olarak bahsediyor.
‘Bilinmeyen joker Türkiye’
Çizme’de en son dün, FIAT grubunun gazetesi olarak bilinen La Stampa’da böyle bir yazı vardı.
Erdoğan hangi oyunu oynuyor” sorusunu soran gazete; kimin elinin kimin cebinde olduğu bilinmeyen bölgede Türkiye’nin “ne olduğu belirsiz muğlak bir joker olduğunu” söylüyordu.
Birkaç ay önce “bataklık” deyimine “ırkçılık, faşistlik” diye saldıranlar, bugün IŞİD’in bir “bataklık olduğunu” kabul ediyor ve bataklığa karşı “askeri operasyona destek” sözü veriyor.
Bundan daha iki gün önce iktidara yakın yazarlardan biri, çok iddialı bir yazıyı “İslam dünyasına yönelik operasyonlarda yer almak demek, Türkiye’nin Ortadoğu vizyonunun çökmesi demektir!” diyerek bitiriyordu.
Olan gerçekte bu!
“(AKP hegemonyası altındaki) Türkiye’nin Ortadoğu vizyonunun çöküşüne” tanık oluyoruz.
Kılıçdaroğlu Erdoğan’a “Ortadoğu bataklığına sürüklenmek” uyarısını yaparken ezcümle bunları kastediyordu.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump’ın dönüşü 10 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları