Mustafa Sönmez
Mustafa Sönmez mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Kırılgan EkonomiyeYunanistan Tekmesi

21 Mayıs 2012 Pazartesi
\n

\n

\n

\n

\n

Yunanistanda, kemer sıkma politikalarından yılan, bezen seçmenin bu politikaların uygulayıcısı merkez partileri terk edip Radikal Sol ittifak Syrizanın etrafında toplanmaya başlaması, Avrupa tarihinde bir kırılma noktası ve iyice kırılganlaşan neoliberal kapitalizmin tekerine bir çomak. \n

\n

IMFli Troykanın mali disiplin gibi fiyakalı bir adla tüm Avrupaya kemer sıktırmasına, dibe vurmuş Yunanistanda seçmenin reddiyesi, birçok ezberi bozacağa benziyor. Siestacı, tembel Yunanlıların önünde sonunda acı ilacı içmeleri bekleniyordu. Hele Türkiyedekiler, hele Türkiyedekiler!.. Biz 2001de içtik, onlar da içecekler nasılsa diyorlardı. Sandıktan çıkan isyankâr sonuçlara en çok da bu teslimiyetçi Türk güruh içerliyor. Dahası, “madem acı ilacı içmediniz, sürünün diye sesli sessiz burunlarından soluyanları her an TVlerin tartışma programlarında izleyebilirsiniz.\n

\n

Söz seçmen iradesine geldiğinde mangalda kül bırakmayan liberal tayfa, her nedense Yunanistan seçmeninin iradesine burun kıvırıyor. Başına ne gelecekse gelsin, neoliberal dayatmaya Oxi (hayır) diyen seçmene, onun iradesine, ancak saygı duyabilirsiniz, duymalısınız. Bu onların hayatları ve onların politik tercihleri demelisiniz. Ama hayır. Bir hazımsızlık, bir karın ağrısı ki sormayın gitsin\n

\n

***\n

\n

Hele AKPli bakanlar... Babacan, Çağlayan, Şimşek filan öyle mutsuzlar ki... Nasıl mutsuz olmasınlar, kara bulutlar toplandıkça toplanıyor; Avrupada hayaletler dolaştıkça, yürekleri körük gibi, uykuları kaçıyor. Çünkü Türkiye ekonomisinin göbeğinden bağlı olduğu dış sermaye, Yunanistan ile ilgili her tatsız haberden etkilenip kaçıyor, kaçmaya devam edecek gibi... Bir haftada, dolar kuru 1.75 TLde seyrederken 1.85 TLyi test etti. Avro/dolar paritesi 1.24lere kadar düştü. Türkiyenin risk primi (CDS) 4 Mayısta 225ti, 17 Mayıs Cuma 241’e çıktı. Daha önemlisi, bundan sonrası...\n

\n

Türkiyenin hem avuç dolusu para ödeyip hem de pek hoşlaşmadığı S&P, Fitch, Moodys gibi derecelendirme kuruluşları Yunanistan, İtalya ve İspanyanın hem ülke hem banka notlarını aşağı indiriyorlar. Bu haberler ekrana düştükçe, borsadaki ve devlet kâğıdındaki sıcak para, sadece Türkiyeye değil, tüm Avrupa coğrafyasına alternatif arıyor. Gözünü mesela daha az riskli Meksikaya, Brezilyaya ya da Güney Afrikaya çeviriyor. Asyada Çin, Hindistan, G. Kore daha sakin sular... Oralara kanat çırpıyorlar. \n

\n

Yunanistan depremi yanı başındaki İtalya, İspanyayı sarsınca, oralarda riskli kredileri olan bankalar, Türkiye dahil olmak üzere, fonladıkları ülkelerden kredilerini geri çağırmaya başlıyorlar. Türkiyede, toplamı 310 milyar doları bulan dış borçların üçte ikisi özel sektörün. Koca koca gökdelenler bu borçlarla yükseliyor, THY bu borçlarlahava atıyor, özelleştirmeden KİT, kamu malı kapanlar, dış kredi ile yaptılar bunu... Yatırım adına ne yapılıyorsa, finansmanı bu kaynaklarla. Yabancılar biliyor ki Avrupa, Türkiyenin ana ihraç pazarı ve ihracatı geriliyor. Yunanistan, 11 milyon nüfusu, Avro alanındaki yüzde 2lik payıyla küçük ekonomi olmasına karşın suları bulandırıyor, kötü örnek oluyor”. Kime? Avrupa üçüncüsü İtalyaya ve beşincisi İspanyaya... Oradaki sokak”,Yunanistan yaptı, kemer sıkmaya hayır dedi, biz de yapabiliriz demeye başladı. Oralarda mali disiplincenderesine hayır sesleri yükseldikçe Avrupanın dikişleri hepten atıyor. Artık belli ki bu AB, bu Avro alanı kurgususürdürülebilirdeğil. Türkiyeye yansıması mı? Türkiyeden sermaye çıkışı sürüyor, artabilir. Bu, Merkez Bankasının faiz rüşvetini arttırma ve rezervden döviz satma müdahalelerine rağmen sürerse, geçmiş ola!...\n

\n

***\n

\n

Avro alanı (17) için IMF, 2012de yüzde 0.3 küçülme tahmin ediyordu. Şimdiden anlaşıldı ki bu iyimser bir beklenti. Avrozonun küçülmesi, 2012’de toplamda yüzde 1-1.5i bulabilir. İspanya ve İtalya için yüzde 2ye yakın daralma öngörüsü, yüzde 3ü geçebilir. En önemlisi; Türkiyenin en büyük partneri Almanya için yüzde 1e yakın büyüme umuluyor, ama evdeki hesap pek çarşıya uymayabilir, büyüme yerine daralma yaşanabilir. İngiltere de Almanyanın durumunda, aynı oranda küçülme yaşayabilir. Bütün bunlar Türkiye için hiç iyi haberler değil. Daralan ABye ihracat biraz daha azalabilir, turist girişi düşebilir. Daralan ABnin finans sisteminden kaynak akışı azalabilir, yabancı sermaye girişi düşebilir ve bunların belirtileri görülmeye başladı zaten. \n

\n

Dış kaynak akışının yavaşlaması, ABden talep azalışı, Türkiyede çarkların yavaşlaması, işten çıkarmaların başlaması, küçülme demek. Bu duruma bütçenin, kamu maliyesinin ne kadar para dayandıracağı sadece büyük bir soru işareti. Yüzde 4 büyüme hedefi, yoksa IMFnin öngördüğü gibi yüzde 2ye mi gerileyecek? İkinci çeyreği yarıladık aslında, ama geriye kalan ikinci devre bakalım ne gösterecek. Yumuşak iniş, bu Yunanistan sarsıntısı ile sert düşüşe yol açacak mı, bekleyip göreceğiz...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları