Mümtaz Soysal

İntermezzo

07 Eylül 2011 Çarşamba
\n\n\n

BİRKAÇ ay önce Bilim Teknoloji ekinde Doğan Kubanın önemli bir yazısı çıkmıştı: Osmanlı ve İslam toplumlarının tarihine Kemalist Cumhuriyetin getirdiği intermezzoyu özleten bir yazıydı bu. Kuban, dine dayalı medrese öğretiminin pozitif bilime hep uzak durduğunu anlatarak teknolojide geri kalmışlığın açtığı yenilgilerden söz ediyor, ama 1923te başlayan dönemin devrimleriyle farklı bir havanın estirildiğini belirtiyordu. Dinin kucağından çıkıp pozitif bilime yönelen eğitim sistemi, yalnız çağdaş öğretim kurumlarını tamamlamayıp çoğaltmakla, yani kurumlaştırmayla yetinmiyor, bilimin kurumsallaştırılmasını amaçlıyordu.

\n

Yani, pozitif bilim, bütün kurumların özüyle, temel felsefesiyle bütünleşip tüm yaklaşım ve kararların akılcı yol göstereni olmalıydı.

\n

Kısacası, Atatürkün sözünü ettiği hakiki mürşitlik buydu.

\n

Kubana göre, yaklaşık yirmi yıl kadar estirilen o hava, müzikte uzun besteler arasına bütünden farklı olarak yerleştirilse de kulağa hoş gelen bir ara nağme gibiydi, ama çok sürmemişti.

\n

Elbet, bir ara nağmeyle yaşanmaz ve bütün ömür onu mırıldamakla geçmez. Nitekim, törenler, marşlar, yeminler, Anıtkabir antları Cumhuriyetin ilkelerini yaşatmaya ve genç kuşakları bu ilkelerin fedaileri durumuna getirmeye yetmiyor.

\n

Çare, o nağmeyi uzatarak sıkıcı bir oratoryoya dönüştürmek de olamaz. Ama onun özünden çıkarılacak bir sonuçla, gerçekten her yönden özerk, siyasal iktidarın doğrudan ve büyük sermayenin dolaylı sultalarından arındırılmış bir yükseköğretim düzeniyle işe başlayarak ulusal eğitimi büyük ölçüde o düzende yetişenlerin bilgisine, sağduyusuyla dürüstlüğüne emanet etmek düşünülemez mi?

\n

Böyle düşününce, bitmez bir anayasa kavgası yerine, ulusal sorunların en kritik olanını seçip çözümü o alanın en iyilerine ve güvenilirlerine bırakmak herhalde akıllıca bir yaklaşım olacaktır.

\n

Bu açıdan bakıldığında, Kubanın düşüncesini de akılda tutarak, kapsamlı bir üniversite reformu, yakın ve uzak gelecek için en kritik sorun sayılmaz mı? Siyasiler, hiç değilse bu reformu planlamayı ve yürütmeyi erbabına yani akademisyenlere bırakmakla, başka türlü yapılabileceklerden daha yanlış bir iş yapmış olmayacaklardır.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları