Mine Söğüt
Mine Söğüt minesogut@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Sevdiğim kadın adları

26 Haziran 2020 Cuma

Kadın” kelimesinin genellikle muhafazakâr sıfatlarla tanımlandığı ama kadınların kendi adlarının pek önem taşımadığı bir atmosferden seslenen ve “Ak Parti gelene kadar ‘kadın’ kelimesinin adı yoktu” diyen AKP milletvekili Özlem Zengin için küçük bir liste:

Semiha Berksoy, hayatını son anına kadar dilediği gibi yaşayan çılgın ve muhteşem bir opera sanatçısının adıdır.

Halide Edib, Atatürk’e kafa tutabilecek kadar kendi olmayı göze almış, akademisyen ve politikacı olmasının yanı sıra hitabet yeteneğiyle de adını tarihe yazdırmış bir edebiyatçının adıdır.

Behice Boran, Türk solunu peşinden sürüklemiş, Meclis’te fırtınalar estirmiş bir politikacının adıdır.

Adalet Cimcoz, on parmağında on marifet, cesur ve kendine güvenli, dublajdan köşe yazarlığına, çeviriden seslendirmeye birçok alanda mükemmel olabilmiş bir yaratıcının adıdır.

Jale İnan, ülkenin arkeoloji tarihinde çok derin izler bırakan, önemli kazılarda başkanlık yapmış, Anadolu’daki tarihin izlerini sürmüş ve sayısız öğrenci yetiştirmiş efsane bir arkeoloğun adıdır.

Duygu Asena, erkek hâkimiyetindeki bir dünyada pervasızca kendisini ifade etmeyi başarmış, feminizmin ülke gündemine girmesini sağlamış, cesur bir gazetecinin adıdır.

Bahriye Üçok, dogmalara savaş açmış, bilimsel düşünceden hiç sapmamış, doğru bildiklerini söylemekten kaçınmamış ve evine bombalı paket gönderilerek öldürülmüş yürekli bir ilahiyatçının adıdır.

Türkan Saylan, tüm hayatını yoksul kız çocuklarına eğitim imkânı sağlamaya adamış ve mevcut iktidar tarafından taammüden yıpratılmış, sahte delillerle yargılanmış, hapse atılmış, karalanmış bir tıp doktorunun adıdır.

Ve Huysuz Virjin.

Bir zamanlar çok sevilen ve AKP’nin iktidarda söz sahibi olmaya başladığı süreçte sahnelerden, ekranlardan sinsice silinen yetenekli bir sanatçının adıdır.

Kadın adlarından oluşan bu listeyi sayfalarca uzatabilirsiniz.

Sadece tanınmış değil, tanınmamış ama kendi hayatında, kendi çevresinde, evinde, mahallesinde, dünyasında, kendi ismiyle varlık göstermiş güçlü, yetenekli, cesur, farklı, önemli, özgür kadınların adlarını alt alta yazarak arşa varabilirsiniz.

Kendi adıyla, kendi işiyle, kendi kişiliğiyle, kendi farklılığıyla, kendi cesaretiyle, kendi yetenekleriyle anılan ve anılacak olan sayısız kadının yaşadığı ve yaşayacağı bu topraklarda...

İktidar partisinin muhafazakâr camiada kadınların önünü açarken belirlediği kriterlerin ve taşıdığı niyetlerin tuzağına düşen...

Politik kurtlarla birlikte koştuğunu zanneden ama aslında o kurtlar tarafından politikaya koşulan kadınlar...

Doğaldır, AKP’den önce kadın kelimesinin adı yoktu sanırlar.

Çünkü kadının kelimesinin değil bizzat kendisinin adı olabileceği fikrine uzaktırlar.

Onların yakın olduğu dünyada...

Kadın kelimesinin adı önce türbandır.

Kadın kelimesinin adı önce iyi bir eştir.

Kadın kelimesinin adı önce iyi bir annedir.

Kadın kelimesinin adı önce itaattir.

Kadın kelimesinin adı önce namustur.

Kadın kelimesinin adı önce edeptir.

Ve kadının kendi adından önce, kadın kelimesinin böyle bir adı olması gerektiğini düşünen, inançla biçimlenmiş aklıyla kadını ya “korunmaya muhtaç” ya da “yoldan çıkarıcı” olarak belleyen erkektir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları