Uluslararası diplomasi suskun...

23 Eylül 2024 Pazartesi

Ortadoğu üzerindeki kanlı hesaplar ne zaman biter sorusunun yanıtını vermek yüzyıllar öncesinde olduğu gibi günümüzde de zor... Dünya değişiyor ama bölge için barış, refah ve istikrar kelimeleri ne yazık ki yan yana gelemiyor! İsrail ateşi bu karmaşa arasında hiç durmuyor. Filistin’i tüm dünyanın gözü önünde yerle bir eden İsrail, savaşı Lübnan üzerinden bölgeye yaymak için uğraş veriyor. Tel Aviv yönetimine karşı ABD ve pek çok AB ülkesinin suskunluğu ise artık alışılmış bir tutum...

Geçen haftanın gündem başlıkları arasında kuşkusuz Lübnan Hizbullah’ına yönelik şok etkisi yaratan saldırılar vardı. Lübnan ve Suriye’de Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazları ve telsizler bir gün arayla eşzamanlı siber saldırılarla adeta silaha dönüştü. Onlarca kişi yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi yaralandı. Gözler olağan şüpheli İsrail’e çevrildi. Tel Aviv’in yıllardır kurduğu küresel çapta derin istihbarat ağı ve gelişmiş teknolojik altyapısı bir kez daha mercek altına alındı. Doğa Öztürk, İrem Karataş ve Çağdaş Bayraktar imzalı haberlerimizde, uzmanların günümüz savaşlarının niteliğinin değiştiğine işaret edip siber saldırılara yönelik çalışmaların önemine değindikleri aktarıldı.

ŞAM’A BİR ÇAĞRI DAHA

Küresel sınama elbette tek Ortadoğu’yla sınırlı değil. Ukrayna üzerinden RusyaBatı arasındaki tehlikeli kapışma, ABD-Çin arasındaki mücadele zorlu bir dönemeci ortaya koyuyor. İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan “uluslararası düzen”, örgütlenme şeması tel tel dökülüyor. BM ortak tutum belirleyemiyor, çözüm üretemiyor, AB krizlerle boğuşuyor. Çok kutuplu dünyada BRICS genişleme hesapları yapıyor. Tartışmalar, vahşi kapitalizmin etkileriyle birlikte küresel eşitsizliğe karşı yeni modellerin gerekliliği konusunda yoğunlaşıyor.

BM Genel Sekreteri Guterres’in, “Uluslararası sınamaların ortaya çıkma hızı, onları çözme hızımızı geçti” vurgusu tabloyu özetler halde. Bu nedenle pek umut olmasa da New York’ta başlayan 79. BM Genel Kurulu uluslararası toplumun uzlaşıya varabileceği bir yol haritası olup olmadığını görmek açısından önem kazanıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da katılacağı BM toplantısı öncesinde ise Ankara, bir kez daha Suriye Devlet Başkanı Esad’la görüşme istediğini duyurdu. İktidarın yıllardır sürdürülen yanlışlarla dolu Suriye politikasının ağır bedeli ortada. Ankara’nın “U” dönüşü yaparak diyalog arayışına giriştiği Şam’ın yanıtı bakalım bu kez ne olacak?

İsrail’in İran ve bağlantılı gruplara yönelik baskısı artarken Tahran müttefiki Şam’ın, Ankara’nın da içinde olacağı yeni bir güç dengesi hamlesine girişip girişmeyeceği tartışmaların merkezinde. Suriye yönetiminin destekçisi Rusya, Ankara-Şam hattında normalleşmeyi destekler görünümde. Bu noktada ise Tahran’ın böyle bir girişime nasıl tepki göstereceği başlıca sorulardan...

TASARRUF LAFTA...

Geçen haftanın gündem başlıklarında emekçinin meydanlarda yankılanan isyanı da vardı. Ülkede derinleşen yoksulluk giderek daha çok çocuğu etkiliyor. Şevval Aydoğan imzalı haberimizde, iktidarın “ücretsiz okul yemeği”ni yaşama geçirmek yerine bu yıl da velilerin eline beslenme listesi verdiği belirtildi. Beslenme çantasını haftalık doldurma maliyetinin en az 300 TL olduğuna, sağlıklı besinler buna eklendiğinde fiyatın katlandığına dikkat çekildi.

Geleceğimiz çocukların sağlıklı beslenme sorununa karşı kör sağır politika sürerken bir baktık ki iktidar cephesi yine “tasarruf”u unutuvermiş! Mustafa Çakır ve Sarp Sağkal, Merve Kılıç, Aytunç Ürkmez, Taylan Gülkanat, imzalı haberlerimizde Sayıştay’ın 2023 yılına ilişkin denetim raporları bakanlıklardaki usulsüz harcama ve işlemleri ortaya kondu. Tarım ve Orman Bakanlığı’nda resmi muhasebenin kontrolü dışında tahsilat ve ödeme amacıyla kullanılan 1555 farklı banka hesabı belirlendi. Saray’ın mal ve hizmet alımına 4.6 milyar TL harcadığı belirtildi. Aile Bakanlığı’nın çalışabilecek durumda olmasına karşın sosyal yardım alan 433 bin 152 kişiyi İŞKUR’a bildirmediği de saptandı. Geçen hafta bir bütçe haberi de Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerinden geldi. Buna göre, sekiz ayın sonunda bütçe başlangıç ödeneğini aşan iki kurum var. Biri Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı, diğeri ise üyelik yolunda tıkanıp kaldığımız AB Başkanlığı...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları