Spartaküs mü Yoksa İnce Memed mi?

03 Şubat 2014 Pazartesi

“Böyle bir karşılaştırma yapılabilir mi?” diye soranlarınız olabilir. Spartaküs, Roma tarihinde yer almış “gerçek” bir karakter; diğeri için de bir “roman” karakteri diyebilirsiniz. Ama bu satırlarda, İnce Memed, adını verdiği romanın fiktif kahramanı değil sadece, o roman gibi binlercesinin gizli kahramanı, Anadolu insanı.
Son dönemde, arenada bizim adımıza mücadele edecek gladyatörlere karşı sempati beslediğimiz kaçınılmaz bir gerçek. Tartışanların üslubuna bakarak, bunu anlayabiliyorsunuz. Gerçeğin anlamsızlaştığı, doğrunun değersizleştiği bir akıl ve vicdan tutulmasını beraber yaşıyoruz. TV arenasındaki ölümüne kapışmaları, zevkle izler hale geldik. Sağ kalanı haz içinde alkışlıyoruz. Tweet’lerle övgüler düzüyoruz. Çünkü o, bizim için, karşı olduğumuz her şeye karşı mücadele eden bir gladyatör. Onda kazanma duygusunu yaşıyor, kaybettiğinde ise yeni bir kahramanı beklemeye başlıyoruz.
Anadolu’da yaşayan gerçek İnce Memed’ler neler yapmıştı sizce? Onlar da başkasının çıkıp kendilerini kurtarmasını mı beklerdi? Yoksa değer verdikleri uğruna, en önde kendisi mi atılırdı mücadeleye? Değerleriniz elinizden alınırken bekliyor ve bu konuda hiçbir şey yapmıyorsanız, sizin Spartaküs’e ihtiyacınız var. Arenada bütün mücadeleleri kazanıp büyük şan almasını beklemek zorundasınız. Sonra, dua edin de sizin için de mücadele etme kararı alabilsin. Ayrıca sizin için mücadele edenlerin size dayattıklarını kabul etmeye de hazırlıklı olun.
Anadolu’nun İnce Memed’leri, karşılaştıkları haksızlıklarla nasıl mücadele etmişti; bu toprağın yaşayan tarihi olan türkülerden dinleyebilirsiniz o destanları. Asla iki kişi olmayı beklemedi onlar. Değer verdikleri ellerinden alındığında, mücadele etmekten çekinmedi. Bunları, adli birer vaka olarak değerlendiren çıkabilir. Bence onların haksızlığa karşı tepkisi, özünde siyasi bir mücadeledir. Ağa toprağını elinden aldı diye, sevdiği kıza göz koydu diye isyan etmişti Memed, bunu küçümseyenlere bir küçük hatırlatma: Onun yaşadığı yerde, mücadele önce toprağını, sonra sevdiklerini korumakla başlar. Bunları savunmayı başaramayanlar, başka hiçbir şeyi koruyamaz.
Siz, “sanal” Spartaküs’lerden mi, yoksa içinizdeki İnce Memed’lerden mi yanasınız? Ya da belki, kendinizi suçlu hissetmemek için, belki de çevrenizdeki Memed’leri görmezden gelenlerdensiniz. Oysa onlar o kadar çok ki… Gezi’ye, Silivri’ye, Hasdal’a; faili meçhullere uğramış aydınlara baktığınızda, her birini kutup yıldızı gibi görebilirsiniz. Onlar; değerleri, fikirleri ve sevdiklerinin daha güzel bir dünyada yaşamaları için mücadele ettiler. Hepsinin mücadele ettikleri bir “Abdi Ağa”; sahip çıkmaya çalıştıkları mezar kadar toprağı vardı.
Spartaküs’ler; yeni “titanlar” olabilir ama Memed’ler, olsa olsa, eşlerine iyi bir koca, çocuklarına iyi bir baba ve inandıkları değerleri korumak için yılmaz birer bekçi olurlar. Ama sanırım, sizin hâlâ, sanal dünyanın Spartaküs’lerine, o renkli dünyanın yalancı kahramanlarıyla oyalanmaya ihtiyacınız var. Mücadele eden Memed’leri görmediğiniz müddetçe, Ağa’nın yanında yer aldığınızı asla unutmayın.
Adı İnce ama bileği ve yüreği kalın Memed’ler, kendileri için büyük ama sizler için değersiz mücadelelerini sürdürmeye devam ediyorlar. Bu uğurda harcadıkları her emeğin kendilerini daha da güçlü kıldığını biliyorlar. Sanal dünyanın Spartaküs’lerine karşı mücadele edemeyeceklerini de biliyorlar. Çünkü onların kaybedecekleri hiçbir şey yok; Memed’lerinse, kulak vermeleri gereken vicdanları var.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları