Mehmet Ali Güller

Astana’ya yeni aktör: Çin

26 Kasım 2022 Cumartesi

23 Kasım’da yapılan Astana Üçlüsü toplantısı, devletlerarası ilişkiler açısından kritik önemde bir gelişmeye sahne oldu: Rusya, “Suriye’de çözüme önemli katkı sunacağını” belirterek Çin’i Astana Platformu’na “gözlemci üye” olarak önerdi.

Peki Astana Platformu’nun diğer iki üyesi, Türkiye ve İran, Çin’in gözlemci üye olmasını nasıl değerlendiriyor? Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, 19. Astana görüşmesinin sonunda düzenlediği basın toplantısında bu soruyu yanıtladı: “İranlılar kabul etti. Türk tarafı konuyu inceliyor ve bir mola aldı” (Sputnik, 23.11.2022).

Peki Çin’in Astana Platformu’na “gözlemci üye” olarak katılması ne anlama gelir, Ortadoğu’yu/Batı Asya’yı nasıl etkiler?

SURİYE’DE SİYASİ ÇÖZÜM ZAMANI

1) Dünyanın “satın alma paritesine göre” en büyük ekonomisi olan Çin’in varlığı, Astana Platformu’nu Ortadoğu’da daha etkili bir yapıya dönüştürür. Çin’le birlikte Astana Platformu, daha fazla kurumsallaşır.

2) Atlantik cephesini bölen, ABD’nin Suriye’deki taşeron cephesini bozan Rusya-İran ikilisi, Türkiye’yi de dahil ettikleri Astana Platformu ile Atlantik’in askeri saldırganlığını büyük oranda önledirler; ABD-İsrail ikilisinin Suriye’yi etnik ve mezhepsel temelde bölme projesini durdurdular. Ancak siyasi çözüme istenilen oranda geçilemedi. 

İşte Çin’in Astana’ya katılımı, siyasi çözüme geçişi hızlandıracak ve Suriye yararına bir sonuç alınmasını kolaylaştıracaktır. (Ankara’nın geciktirdiği Şam’la normalleşmeyi hızlandırmasına da etkisi olacaktır.)

BÖLGEDE SORUN ÇÖZME GÜCÜ ARTAR

3) Astana Platformu, her ne kadar Suriye merkezli olsa da bölge merkezli bir “sorun çözme platformu” olma potansiyeli taşıyor. O potansiyelin hayata geçtiği ilk alan Karabağ oldu. Astana Platformu’ndan kaynaklı Türk-Rus işbirliği, yıllardır çözülemeyen Karabağ sorununa Azerbaycan lehine çözüm getirdi. Dahası, Türk-İran-Rus işbirliği, Kafkaslar’ı ABD ve AB etkisinden çıkarma potansiyeli ortaya koydu.

Çin’in Astana Platformu’na katılımı, platformun bu potansiyelini büyük oranda yükseltecektir. Astana Dörtlüsü, İsrail-Filistin anlaşmazlığından İran-Arap sorunlarına kadar pek çok konuda çözüm adresi özelliği taşıyacaktır. 

ORTADOĞU’DA AMERİKAN ETKİSİ KIRILIR

4) Astana Platformu içinde Çin, Rusya, İran ve Türkiye işbirliği, Ortadoğu’daki ABD nüfuzunu kıracaktır. Küresel hegemonyası zayıflayan ABD emperyalizminin bölgedeki etkisi, zaten son yıllarda aşama aşama azalmaktaydı. Rusya’nın ardından Çin’in de varlık göstermesi, ABD’nin bölgede at oynatabilmesini iyice zorlaştıracaktır.

5) Asya, Avrupa ve Afrika’nın önündeki en büyük uygarlık projesi, Kuşak ve Yol İnisiyatifi’dir. Çin’in Astana Platformu’na katılımı, Kuşak ve Yol kapsamındaki koridorların inşasının hızlanmasına olumlu etki yapar. Tarihi önemdeki Kuşak ve Yol’u hedef alan ABD’nin Ortadoğu’daki etkisinin zayıflamaması, Ortadoğu’nun Kuşak ve Yol’dan daha fazla yararlanması, daha fazla kazanması anlamına gelecektir.

NE YAPMALI?

Kısacası, Çin’in Astana’ya katılımı Türkiye’nin ve bölgenin yararına olacaktır. 

“Seçim kazanmak isteyen” muhalefet, iktidarın Rusya ve Çin’le ilişkilerini “Batı’dan kopma” diyerek eleştireceğine ve Putin’in “ortak gaz merkezi” önerisine “seçimde iktidara katkı” diye karşı çıkacağına, tersine AKP’nin bu çizgiyi zikzaklı yürütmesini eleştirerek kendisinin daha net ilerletebileceğini ortaya koyabilmeli. 

Muhalefet, Çin’in Astana’ya katılımı konusunda, “konuyu inceleyen ve mola alan” iktidarı hızla olumlu karar vermesi yönünde zorlamalı. Üstelik, hazır Erdoğan Suriye ve Mısır’da aslında muhalefetin dediğine dönmüşken.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları