Mehmet Ali Güller

AKP’nin saati

13 Şubat 2023 Pazartesi

“Bu konunun siyasetle ilgili değerlendirilmesini son derece yanlış bulduğumuzu dile getirmek istiyorum. Zor günümüzde birlik olmak durumundayız. Türkiye’nin deprem konusundaki yeterliliğini tartışmaya açmak, bu saatte yapılabilecek insanlık dışı bir davranıştır.”

Bu sözler İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ait. 

Her AKP’li gibi o da “Şimdi siyasetin zamanı değil” diyor... 

Her AKP’li gibi o da “neden tedbir alınmadığının” sorgulanmasını bastırmak istiyor...

İstiyor ama yukarıdaki sözleri bundan üç yıl önceki Elazığ depremi sonrasında, 24 Ocak 2020’de söylüyor!

Üç yıl önce deprem yeterliliğini tartışmayı “Şimdi zamanı değil” diyerek susturmaya çalışan AKP’nin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, üç yıl sonra da benzerini yapıyor. 

Tek başına bu tablo bile bir içişleri bakanının istifa etmesi gerektiğini ortaya koyar. Çünkü üç yıl önce, üç yıl sonra, bir şey değişmemiştir; sonuç sıfır tedbirdir.

Şimdi zamanı değilmiş! Peki ne zaman zamanı? 

Soma’da zamanı değil, Elazığ’da zamanı değil, İzmir’de zamanı değil, Maraş’ta zamanı değil...

20 yıldır yapmadıklarına dair her sorgulamayı “Şimdi zamanı değil” diyerek kapatmaya çalışıyorlar.

Maden faciasında da sel baskınında da deprem felaketinde de sorumluluklarını gizlemeye, almadıkları tedbirlerin tartışılmasını önlemeye çalışıyorlar.

Sıkıştıkça yeni formüller, yeni takvimler üretiyorlar. Baksanıza önceki gün ne diyor Erdoğan: “Sizlerden bir yıl süre istiyorum. Bir yıl içinde bu inşaatların inşasını yapacağız, ihyasını da gerçekleştireceğiz.”

20 yılda yapmadıkları için 1 yıl daha istiyor!

Ve 3-4 ay sonra seçim olacağına göre, 1 yıl diyerek Erdoğan, fiilen deprem bölgesine de miting kürsüsü kurmuş oluyor!

Normal bir ülkede Erdoğan’ın değil depremzedelerden 1 yıl isteyebilmesi, almadığı tedbirler ve uyguladığı tedbirsizlikler nedeniyle istifa etmesi gerekirdi.

Daha birkaç yıl önce Maraşlılara şu müjdeyi veriyordu çünkü: “İmar barışı ile 144 bin 556 Maraşlı vatandaşımızın sorununu çözdük.”

Sorun çözmedikleri, tersine sorun ürettikleri 6 Şubat 2023’te acı bir şekilde görülmüş oldu ne yazık ki...

Önceki yazımızda inşa ettikleri düzeni anlatmıştık. Erdoğan’ın daha 1996’da “Kaçak yapılara ruhsat verip bağış alıyoruz” diyerek kurduğu düzeni incelemiştik: 20 yıllık AKP iktidarında sayısız “imar barışı” ile oluşturulan rant... Her seçimde, imara aykırı kaçak binaya verilen ruhsatlar, imar iznine aykırı kat sayısı çıkılmasına göz yumulması ve toplanan paralar...

ASRIN FELAKETİ: AKP

İktidarın almadığı tedbirleri tartıştırmama konusunda becerikli olduğu, 20 yıldır iktidarda kalabilmesinden belli.

Nitekim şimdi de “asrın felaketi” kampanyası başlatarak yapılmayanları “zaten yapılamazdı” diye örtmeye çalışıyorlar.

Evet felaket büyük ama bu yapılmayanları açıklamıyor. Depremde görevlendirilen Türk askeri sayısı 2. günde 9 bin (Aydınlık, 8.2.2023) ve 5. günde MSB Hulusi Akar’ın açıklamasına göre 25 bin (AA, 11.2.2023).

Her şeyi geçtim, bu “gecikme” bile asıl “asrın felaketi”nin bu iktidar olduğunu resmediyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Doha'da aslında ne oldu? 16 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları