Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
İşletme varlıkları eriyor
Enflasyon ve döviz kurlarında öngörülemeyen yüksek artışlar, Türkiye’nin makroekonomik dengelerini bozmaya devam ediyor.
Aynı girdabı mikro düzeyde işletme varlıklarının erimesinde, şişen nominal gelirlerde, mali tablolarının bozulmasında ve artan borç yükünde de görüyoruz. Dar gelirliler gibi işletmeleri de zor günler bekliyor.
Bu yazımda işletme varlıklarının erimesine tedbir olarak getirilen yeniden değerleme uygulamalarını ve 17 yıl sonra tekrar şartları oluşan enflasyon muhasebesini genel hatlarıyla değerlendireceğim.
BİR DEFAYA MAHSUS GETİRİLEN YENİDEN DEĞERLEMELER VE SÜREKLİ YENİDEN DEĞERLEME İMKÂNI
2021 yılı içinde mükelleflerin ihtiyari olarak yararlanabilecekleri üç ayrı bulmaca gibi yeniden değerleme düzenlemesi yapıldı.
Vergi Usul Kanunu’nun (VUK) geçici 31. maddesinde (7326 sayılı kanunla 09.06.2021 tarihi itibarıyla yürürlüğe girdi) yapılan düzenlemeyle, bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, 31.12.2021 tarihine kadar, işletmelerine ait taşınmazlarını ve diğer amortismana tabi iktisadi kıymetlerini yeniden değerlemeye tabi tutabilecekleri öngörüldü. Ayrıca bu değerleme nedeniyle oluşacak değer artış fonu üzerinden yüzde 2 vergi ödenmesi şartı getirildi. Bu düzenlemede, Mayıs 2021 Yİ-ÜFE endeksinin esas alınacağını, 09.06.2021 tarihinden önce satın alınan söz konusu iktisadi kıymetlerin yeniden değerlemeye tabi tutulabileceğini belirtelim.
Bu uygulamadan yararlanma süresi devam ederken, VUK’un mükerrer 298/Ç maddesinde (7338 sayılı kanunla 1 Ocak 2022 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmek üzere) yapılan düzenlemeyle, sürekli yeniden değerleme yapma imkânı getirildi. Bu uygulama nedeniyle değer artışı üzerinden vergi alınması öngörülmüyor ve kapsama amortismana tabi olmayan arsa ve araziler girmiyor. Ayrıca burada cari yıla ilişkin yeniden değerleme yapıldığından, yeniden değerleme yapılırken cari yıla ait olan yeniden değerleme oranı esas alınıyor.
Öte yandan sürekli yeniden değerleme uygulamasına geçmeden önce, 2022 yılı veya sonrası için VUK’un geçici 32. maddesinde, 7338 sayılı kanunla yapılan düzenlemeyle (VUK. Geç. Md. 31’e benzer), yüzde 2 vergi ödenmek koşulu ile ikinci kez, bir defaya mahsus geçmiş yıllara ilişkin yeniden değerleme yapma imkânı getirildi.
Bir defaya mahsus yeniden değerleme uygulamaları, özellikle kârlı işletmeler için üç önemli avantaj sağlıyor:
1- Yeniden değerlemeye tabi tutulan kıymetler üzerinden daha fazla amortisman ayırma imkânı verir.
2- Bu kıymetlerin satışında, maliyet olarak değerlenmiş değerleri esas alınır.
3- Pasifte oluşan değer artış fonu vergi dışı bırakılır.
ENFLASYON MUHASEBESİ GELİYOR
Türkiye’de enflasyon patlayınca, mükellefler hesapta olmayan enflasyon muhasebesi (düzeltmesi) yapma zorunluluğuyla karşı karşıya kaldı.
VUK’un mükerrer 298. maddesine göre, bilanço esasına göre defter tutan gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri, Yİ-ÜFE endeksindeki artışın, içinde bulunulan dönem dahil son üç hesap döneminde yüzde 100’den ve içinde bulunulan hesap döneminde yüzde 10’dan fazla olması halinde mali tablolarını enflasyon düzeltmesine tabi tutmak zorundalar.
TÜİK, kasım ayı yıllık Yİ-ÜFE oranını yüzde 54.62 olarak açıklayınca aralık ayı sonunda yukarıdaki iki şartın da oluşacağı netleşmiş oldu (Kasım 2021 Yİ-ÜFE endeks değeri 858.43, Aralık 2018 Yİ-ÜFE endeks değeri 422.94). Dolayısıyla bir yasal değişiklik olmadığı takdirde, 31.12.2021 itibarıyla enflasyon muhasebesi yapma zorunluluğu gelecek diyebiliriz. Cumhurbaşkanına tanınan yetki de bu sonucu değiştirmiyor.
Yasaya göre, 2021 yılında enflasyon muhasebesi uygulanacağından, 2022 yılında sürekli yeniden değerleme uygulaması yapılamayacağı gibi, VUK’un geçici 32. maddesinin uygulanmasının da bir anlamı kalmıyor. Bu öngörüsüzlükler nedeniyle, maalesef vergi düzenlemeleri yapboz tahtasına dönüşüyor.
Burada iki önemli sorunun ortaya çıktığını görüyoruz: Birincisi, enflasyon muhasebesi vergilenecek matrahı etkilemese de 2021 yılı mali tablolarının düzeltmesini gerektirmektedir. Enflasyon muhasebesinin uygulanması kolay değildir. Mükelleflerin veya mali müşavirlerin bu uygulamayı, 2021 yılı beyannamelerine yetiştirmeleri çok zor görünüyor. İkincisi, aksi durumda bir defalık yeniden değerleme uygulamasından faydalanmış olan zarardaki işletmeler, gereksiz ve haksız yere yüzde 2 vergi ödemiş olurlar. Tabii bunu adil bir devletin, mükelleflerine kazık atmayacağı varsayımı ile söylüyorum.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Bahçeli ile görüşmesini anlattı
- Soylu'dan 'Özür dileriz' çıkışı
- İşte Enes Güran'ın kolundaki ısırık izinin fotoğrafı
- 'Bundan 25 gün önce de...'
- AKP'li başkandan 'torpil' savunması
- İşte AKP'li belediyelerin 'etkinlik' harcamaları!
- Biberonla tiner içirilen bebek öldü
- AKP ve CHP döneminin harcama raporu!
- MEB’ten skandal karar: Müdüre üstün başarı ödülü!
- 'İsrail'e petrol sevkıyatı' gerilimi!