Hikmet Çetinkaya

Terör Batağında 33 Can...

11 Ekim 2014 Cumartesi

Tarihin sayfalarını karıştırdığınızda hayatı görürsünüz; despot rejimleri, despotları devirmek için halkların nasıl birbirini kırdığını...
Kobani’ye destek gösterileri, ardından terör eylemleri, akan kan; 33 ölü...
Elbet bunlar da tarihin sayfalarında yerini alacak!
Ortadoğu’da halkların birbirinin boğazına sarılmasıyla akan kandan büyük yarar sağlayacak olan çokuluslu tekeller, şirketler,Anadolu’da gözlerini açmış bekliyor...
Çünkü akan kan, mezhep çatışmaları, Türkiye’de Türk-Kürt çatışması onların bilançolarına kâr diye yazılacak.
Türkiye’nin bugün yaşadığı kanlı olaylar, sevgi ve kardeşlik ortamının yok olması, PKKHizbullah çatışması, bir emniyet müdür yardımcısı ve bir komiserin öldürülmesi bunun işaretidir...
Unutmayın, binlerce yıldır bu topraklar tarihin ve uygarlığın yaşandığı Anadolu coğrafyasıdır...
Kobani’de Kürtlere yapılan saldırı, Anadolu’yu yurt belleyen insanların benliklerine düşmanlık tohumlarını serpmek, TürklerleKürtleri birbirlerine kırdırmak için kurulan bir tuzaktır...
Bu tuzağa ya da oyuna düşmemek gerekir...
Herkes bir söz söylerken, yazarken dokuz kez yutkunmalı, düşünmelidir.
Üç gündür aynı şeyleri söylüyorum:
“Demokrasi, kardeşlik, özgürlük ve barış!”

***

Bu sözlerim, kendini akıllı sanan siyasetçisinden gazetecisine kadar çoğu insana duygusal gelebilir...
Türkiye’de salt Diyarbakır, Batman, Van, Mardin, Bingöl ve Hakkâri’de değil; Erzurum, Adana, Mersin, İzmir, Antalya, İstanbul ve tüm Anadolu’da iç içe, yan yana yaşayan Türklerle Kürtlerin arasına her gün taş üstüne taş koyarak, duvar örmeye çabalayanlar olduğunu elbet biliyoruz...
Bu işin yurtseverlikle uzaktan yakından ilişkisi yoktur...
Kobani’de bir insanlık dramı yaşanırken “orası sınır ötesi” denilerek kuşatmaya, kıyıma göz yummak neyin nesi!
Bir ülkenin umudunu, sevdasını yok saymak akla ziyan!
Hele hele bir despotu gerekçe göstermek!
El Kaide toprağında yetişen, bugün Ortadoğu halklarını kırıp geçiren IŞİD yok mu?
İran ve Rusya ne yapıyor bir ona bakın!
Tezkere çıktı!
ABD, İncirlik’i istiyor...
Ne yapacaksın şimdi?
İran ve Rusya BM’de direnirken Esad hedef olur mu?
Bir Sünni Arap ile Türk-Kürt, Sünni ile Şii-Alevi savaşı...
Emperyal güçler!
Peki Türkiye kazanır mı?
Bir de benim aklımın ermediği bir şey var...
PKK’yle çözüm süreci yürüten devlet “Bizim için IŞİD neyse PKK odur” diyor...
O zaman barış falan oyalamaca!
Kobani’yi IŞİD’e karşı bir yem olarak görmek doğru değil...
Yaşananlara da yurtseverlik demek doğru değil...
Gözyaşı ve kan!
Ölümler!
Gözümüzü açıp kapayana dek 33 ölü...
Sağduyu açıklamalarının yapıldığı önceki gece, Bingöl’de iki polisimiz şehit...
Karanlık güçlerin tetikçileri, karakollara yapılan saldırılar...
Kimi kentlerde tüfekli, palalı gruplar...
Üniversitelere tekbir getirerek giren polisler, gaz bombası, cop...
Yerde yatan bir öğretim üyesi, üzerine çullanan polisler...

***

Anadolu “kavim kardeşliğinin” coğrafyasıdır...
İran, Irak, Suriye komşumuzdur...
Hani bir deyiş vardır biliriz; büyük balık küçük balığı yutarmış...
Türkiye’de yaşananlar, üç günde ölü sayısının 33 olması, sağduyu mesajlarının önemsenmemesi bana 80 öncesini ve 90’lı yılları anımsattı...
Yeter artık bu kadar akan kan!
Yazık oluyor insanlarımıza...
Polisin üniversitelerde öğrencilere ve öğretim üyelerine saldırması, ölümler, şehit polisler...
Yeter akan kan dursun!
Nefret tohumu eken o karanlık eller bulunsun!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları