Hikmet Çetinkaya

Kimlere Uşaklık Ettin!..

16 Eylül 2014 Salı

Ülkemin memuru, öğretmeni, askeri, polisi, işçisi hep aşağılanır; parasız eğitim isteyen üniversiteli gençler zindanlara atılır...
Ülkemin polisi aşağılanır aşağılanmasına ama eylem yapan emekçiyi, öğrenciyi coplar, tekmeler, döver, biber gazı sıkar üzerine...
Benim memleketim böyledir işte!
Aydınını, gazetecisini zindanlara atıp yıllarca yatırır, Deniz Kuvvetleri’ni tarikatçılara teslim eder...
Aydınlarını, gazetecilerini öldürür!
Demokrasi, özgürlük isteyen avukatı, gazeteciyi, tüm insanları tıpkı Kürt aydını Mahmut Alınak gibi dokuzuncu kez cezaevine koyar...
Sarp Kuray eski bir deniz teğmenidir...
17 Haziran adlı bir örgütün lideridir(!)...
Tek bir lider var ama örgütün üyeleri yoktur, yıllardır zindanda yatar...
Kimse sormaz, ses vermez, tepki göstermez!

***

Unutkan bir toplum olduğumuzu yazarım sık sık...
Bir kez daha anımsatayım...
Kredi borcunu ödeyemeyen polis memuru Erol Benzer, iki-üç bin liralık borç yüzünden beylik tabancasıyla intihar eder Çeşme Adliyesi önünde...
Geride 72 yaşında bir anne, dokuz yaşında bir oğul kalır, bir de mektup, arkadaşlarına yazdığı:
“Umarım geride kalan meslektaşlarım hak ettiği özlük haklarına, insanca yaşayıp çalışma haklarına kavuşur...
Nice ölümler vardır böyle...
Vicdanı olanların vicdanını acıtan, hüzünlendiren...
Çocuklarımız vardır, kadınlarımız vardır!
Şiddete, tecavüze uğrayan...
Töre cinayetleri vardır!
Açlık grevleri, ölüm oruçları...
80’li, 90’lı ve 2000’li yıllarda yaşanan!
AVM inşaatlarındaki naylon çadırlarda, tersanelerde, rezidans inşaatlarında ölen...
Neden hep aşağılanır emekçiler, öğrenciler, askerler, memurlar, öğretmenler, polisler, bilmem hiç düşündünüz mü?
Kölelik düzeni sürsün, onlar ezilsin, birbirleriyle çatışsın diye...
Gamze Filiz Aslan 35 yaşında, yıllardır ataması yapılmayan bir öğretmen. Av tüfeğiyle intihar etti.
Ceyda Ceren Denker 25 yaşında, o da atama bekleyen bir öğretmen. Evinin dördüncü katından, balkondan kendini attı...
Biliyorsunuz Ethem Sarısülük, Gezi olayları sırasında polis tarafından öldürüldü...
Benim memleketim acılar denizinde yaşıyor ya da yaşamaya çalışıyor.

***

Ülkemin her yanında nefret tohumları tomurcuklanıyor...
Reza Beyefendi özgürlüğüne kavuşurken, Mahmut Alınak 14 ay 17 gün Kars Cezaevi’ne tıkılıyor...
Eski milletvekili, hukukçu, yazar, bir Kürt aydını zindana giren...
Türk ya da Kürt hiç fark etmez benim memleketimde...
Sakın ola ki düşünme, gerçeklerin üzerine gitme, demokrasiyi, özgürlükleri dillendirme!
Yanarsın arkadaş yanarsın, kimse kurtaramaz seni...
İsmail Beşikçi yıllarca hapis yattı; Uğur Mumcu, Musa Anter, Necip Hablemitoğlu, Mehmet Sincar, Ahmet Taner Kışlalı, Savaş Buldan, Turan Dursun, Vedat Aydın alçakça katledildi...
Hrant Dink, Rahip Santoro cinayetleri...
Derin devlet!
15 yaşındaki Berkin Elvan için cansız bedenine yapıştırılan yafta:
“O bir teröristti!”
İki-üç bin liralık kredi borcunu ödeyemediği için silahını şakağına dayayıp intihar eden polis, kafasına polisin gaz kapsülü isabet eden Berkin Elvan...
Sekiz ay hastanede yatan bir çocuk!
Bu ülkenin polisi, öğretmeni, memuru aç susuz!
İstenilen vahşi kapitalizm sürsün, kasalar dolsun, yandaşlar çalıp soysun!
Evrensel hukuk, adalette eşitlik ve dürüstlük...
Boş verin beyler boş verin!
Demokrasi, özgürlük!
Geçin bunları geçin!

***

Adalet, eşitlik, kardeşlik!
Zor mudur bunları gerçekleştirmek; zor mudur kardeşçe yaşamak, hayatı bölüşmek!
Demokrasiyi yaşam biçimi yapmak;
Kenan Evren yasalarını ortadan kaldırmak, özgürlüğün penceresine asmak...
Çok kolay “Cumhuriyet elden gidiyor” demek!
Ne yaptın bugüne dek, sadece göbeğini şişirdin, sağa sola çamur attın; kapkara yüzünle aydınlığın kapısını aralayan sosyalistleri, komünistleri, devrimcileri karalayarak kimlere uşaklık ettin, haydi açıkla!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları