Hikmet Çetinkaya

Cennet cehennem...

08 Mart 2016 Salı

Ergenekon gözaltılarının başlayıp zirveye ulaştığı yıl 2008 ve 2009’du...
Cemaat ve Fethullah Gülen AKP iktidarının gözbebeği; özel yetkili hâkimler, savcılar, polisler kahraman ve efsaneydi...
Hedeflerinde Cumhuriyet gazetesi ve İlhan Selçuk vardı. İlhan Selçuk sabaha karşı evinden alınıp Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.
Birkaç ay sonra Ankara temsilcimiz Mustafa Balbay...
Ardından muvazzaf subaylar, emekli generaller, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, gözaltına alınıp tutuklandı.
Operasyonun en büyük destekçisi Zaman ve Taraf gazeteleriydi...
Düzmece belgeler, şeytanın aklına bile gelmeyecek yöntemler, itibarsızlaştırma...
Altı yıl önce yaşadık bunları...
Cemaat medyası, yandaş gazete ve televizyonların haberleri arşivlerde, unutmadık.
Dönemin başbakanı Erdoğan, Fethullah Gülen’e, Cemaate övgüler yağdırıyordu. Zaman gazetesinin dünyanın dört bir yanında ülkemizi gururlandırdığını, yurtiçinde ve dışında açılan okulların çok iyi eğitim verdiğini anlatıyordu.
Zaman gazetesine kayyum atandığı gün başörtülü “bacılarımız” polisler tarafından, gazlanıp yerlerde sürüklenirken altı yıl öncesini düşündüm...
Sonra Zaman’ın ve havuz medyasının attığı manşetleri...
Bakın ne diyorlardı:
Odatv’deki belgelerden kaos planları çıktı... Bu mu gazetecilik?..”
Savcılık: “Gözaltıların gazetecilikle ilgisi yok; açıklanmayacak deliller var... Hukuktan kaçış planı tutmadı...
Odatv kumpası, Cumhuriyet’e “darbeci yaftası” yapıştırılması, bu oyuna kimi liberallerin tam destek vermeleri...

*** 

2008-2011 dönemi karanlık yıllardır...
Gazeteciler, muvazzaf, emekli subaylar, bilim insanları zindanlara atıldı, onların hayatlarıyla oynandı...
Bugün “paralel devlet”, “haşhaşiler” ya da FETÖ diye adlandırılan Cemaat mi sadece?
Paralel, terör, haşhaşi diye yazıp çizenler altı yıl önce, cemaatin kayığında birlikteydi.
Ben adlarına “havuz ördeği” diyorum onların...
Zaman gazetesiyle gurur duyan, Amerika’dan Avustralya’ya dek 35 ülkede okul, okulöncesi Almanca, İngilizce dil okulları, çocuklar için kreş açtıkları için alkış tutanlar bugün Cemaati “terör örgütü” olarak görüyor.
Nedenini bilmeyen yok:
17/25 Aralık rüşvet operasyonu...”
Gezi Direnişi üç yıl önce oldu...
O zaman da ne yalanlar uydurdular, nasıl başlıklar attılar anımsayın...
Kabataş yalanı yalan çıktı ama Yenibosna’da gerçek oldu. Başörtülü kadınlar yerlerde sürüklendi.

*** 

Dönemin başbakanı, Zaman’ı öve öve bitiremiyordu o yıllar...
Gazetenin kuruluş yıldönümünde Erdoğan’la gazetenin genel yayın müdürü Ekrem Dumanlı yaş günü” pastasını birlikte kesmişlerdi.
Ne diyordu Erdoğan:
Zaman’a 1986’dan beri emek veren herkesi yürekten tebrik ederim.
......
Gittiğim birçok ülkede Türkiye’nin okullarını, Türkiye muhabbeti ile büyüyen, Türkçe konuşan çocukları görmekten çok büyük gurur hissettim...
..........
Zaman camiasını, Zaman gazetesi yöneticilerini, bize, milletimize, ülkemize bu gururu, bu heyecanı yaşattıkları, sesimizi, nefesimizi, dünyaya duyurdukları için ayrıca teşekkür ediyor, her birini gönülden kutluyorum.
Şimdi “FETÖ” diye suçladıkları Cemaatin günahlarına ortak olmadılar mı?
Üzüntüm o medya grubunda evine ekmek götüren basın emekçileri için...
Koza İpek Grubu’ndan 500 gazeteci atıldı, bakalım Zaman’dan kaç kişi işsiz kalacak...
70’li yıllardan bugüne dek Fethullahçı kadrolaşmayı hep yazdım, hiçbir zaman hükümetin kılı bile kıpırdamadı...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları