Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Türkiye'nin Davaları

19 Nisan 2013 Cuma

\n

Son dönemin siyaset dünyasına biçim veren üç temel davası, Ergenekon, Balyoz ve KCK davalarıdır. Ergenekon, birbirinden farklı kişileri, aydınları gazetecileri, mafyadan yargılananları, şoven milliyetçilikleri tescilli kişileri, Danıştay yargıçlarını öldüren, yaralayan katili, hükümeti yıkmaya çalıştıkları iddia edilen üst rütbeli subayları, varsayılan örgütsel ilişkiyi kanıtlamaya girişmeden aynı sepetin içine koyan davadır. Bu davada kanıt olarak sunulan CDlerin elden geçirildiği kanıtlansa da dikkate alınmamış, ifadelerine itibar edilmemesi gereken gizli tanıkların kimliği, kişiliği ise davayı komediye dönüştürmüştür.

\n

İkinci büyük dava Balyozdur. Bu dava bir askeri seminerin AKPnin iktidarına karşı çıkan subaylar tarafından darbe hazırlığına dönüştürüldüğünü iddia etmektedir. Fakat yargılananların iddiayla ilişkileri kanıtlanmadan, yalnızca kimi listelerde yer aldıkları belirtilerek mahkûm edilmeleri davayı sakatlamış, en son temel kanıt olarak kullanılan ve 2003 tarihli olduğu belirtilen CDde kullanılan karakterlerin Microsoft tarafından 2007de piyasaya sürüldüğünün ortaya çıkması güncellendi iddiasını da boşa çıkarmış ve davayı bir kere daha kanıtsız bırakmıştır.

\n

Üçüncü ve önemli dava KCK davasıdır. Çok sayıda Kürt politikacı, gazeteci, sendikacı ve militan PKK ve BDP tarafından varlığı yadsınmayan KCKnin üyesi oldukları gerekçesiyle tutuklandılar. Bu davada tutuklanan ve yargılananların PKK ile yürütülen müzakereler kapsamında hızla serbest bırakılmaları bu nedenle tutuklandıkları, davanın bu amaçla kurgulandığı iddiasını güçlendirdi. Şimdi yargılananlar hızla serbest bırakılıyor. Davanın tümüyle düşmesinin, müzakerelerin sonraki aşamalarına bağlı olduğu izlenimi giderek güçleniyor.

\n

***

\n

Bu arada ilginç olan, her üç davanın kesişme noktalarıdır. PKK ile müzakereyi yürütmekle görevlendirilen MİT Müsteşarı, özel yetkili savcı tarafından sorguya çekilmek istenmiş, bu talep Meclisten hızla geçirilen yasayla önlenmiş, ÖYMlerin görev süresi de ellerindeki davalarla sınırlandırılmış ve varlıklarına son verilmiştir. Başbakanın açıkça savunduğu bu yasa, ÖYMler ve polisle ilişkisi hep dile getirilen cemaatin yandaşı yayın organları ve yazarlarınca şiddetle eleştirilmiştir. Bu da cemaat ile hükümet arasında PKK ile müzakereler konusunda görüş ayrılığı bulunduğunun kanıtı olarak kayda geçmiştir. Bir diğer nokta ise hükümet partisi tarafından kurgulandığı, desteklendiği, yönlendirildiği bilinen davalardaki kanıtların, özellikle de CDlerin kendilerini cemaate yakın hisseden kişilerce ve herhalde aynı kişilerce üretildiğinin yaygın kanı haline gelmiş olmasıdır.

\n

***

\n

Görüldüğü gibi tablo çok da karmaşık değildir. İlişkilerin ortaya koyduğu gerçek, son dönemin siyasi davalarının Türkiyeyi bir yönde biçimlendirebilmek için belli güçlerin, arada bir kurguları çatışsa da ciddi işbirliğini ortaya koymaktadır. Sözde kanıtların yasadışı bir şekilde hazırlanması ve şiddetle savunulması bir tarafa, işin yasal zemininin hazırlanması diğer tarafa düşmüştür. Ama iki taraf arasındaki görüş ayrılıkları yumuşama olsa da henüz tam olarak giderilememiştir. En son AKPnin PKKlilerin yurtdışına çıkışlarının bir yasayla düzenlenmesine ısrarla karşı çıkması da bu kapsamdadır. Çünkü konunun Mecliste görüşülmesi ve bir af yasasıyla ilişkilendirilmesi, ki olacaksa barışa ciddi bir katkı olurdu, diğer davalardaki hukuksuzluğu ve haksızlığı gündeme getirecek, son günlerde özgürlükçü olduğunu kanıtlama çabasıyla değerli kimi arkadaşların da beğenisini kazanan, fanatik Ergenekon takipçisi cemaat ile pragmatik AKP arasında yaşamsal önem taşıyan işbirliği tehlikeyle girebilecektir.

\n

Davalar Türkiyenin geleceğini şekillendiriyor. Türkiye, bilgisayar dünyasının terimiyle söyleyelim; resetleniyor, sıfırlanıyor. Sorun Türkiyenin birikimine sahip çıkan ve onu geliştirmek, aşmak isteyenlerin, Cumhuriyeti şimdilerde ben de varım diyen Hizbullahla genişleme eğilimi gösteren bu ittifakın elinden nasıl kurtaracağıdır.

\n

\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları