Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Terbiyesizliğin Sosyolojisi
Başını kuma gömmüş konformizm tuzağındaki aydın stadyumlardaki terbiyesizliğe bakıp hayıflanıyor; “aaa nereden çıktı bunlar.” Neden şaşırıyorsun? “Terbiyesizliğin politik ve sosyolojik” dışavurumudur. Hoş gördüğün, “demokrasinin parlaması” sandığın, adeta salhaneye giden koyun gibi önüne atılan “askeri vesayet kalkıyor” yemini büyük bir sevinçle çiğnemeden yuttuğun, türbanı “kadının özgürleşmesi” saydığın zamanlardandır. Hatta öyle kendinden geçmiştin ki, “burka özgürlüğün zirvesidir” bile diyebiliyordun. Şimdi “hâkim hanım türban takar da önüne geldiğimizde bizi baştan mahkûm etmiş olabilir mi” diye kaygılardasın.
***
Hiç kaygılanma. O iş türban işi değil sınıf işidir. Stadyumlardaki ıslık seslerini duyduğun zaman da “pasaportum yerinde duruyor mu, süresi dolmuş mudur” diye kederlere gark olma. Hani iktidardayken muhalif gibi davranmanın tadını çıkaranlar, “öz yurdunda garipsin” diyorlardı ya, işte sen şimdi öylesin. Çünkü şimdi şaşıp kaldığın terbiyesizliğin arkasındaki sınıf içgüdülerini sezemedin sen. Sezemedin, çünkü zaten iktidara gelenlerin yoğun bir yoksullaşmanın pençesindeki kaçınılmaz lümpenleşmeyi nasıl ustalıkla yönlendirebileceğini anlatan kitapları daha 12 Mart’ta yakmış, 12 Eylül’e pek bir şey bırakmamıştın.
***
Neyse, aslında o kadar da önemli değilsin; süreç aynı hızla devam ederse çok yakın zamanda stadyumlardaki terbiyesizliğin analizini yapmayı da bırakacak, tıpkı türban, burka hikâyesinde olduğu gibi onu da “özgürlüğün dışavurumu” sayacak, gidip tribünlerde yerini alacaksın. Bak sana yol gösteriyor, alan açıyor Ahmet Hakan; “bu ıslıklamalar terörü protesto etmenin alaturkası” bile olabilir pekâlâ, neden olmasın!
***
Bizim gördüğümüz gerçekse şöyledir: Cin fikirli Batılı egemen, terörden nasıl kurtulabileceğini araştırırken aynı zamanda nasıl yararlanabileceğini de planlıyor. Zaten terörü kendinden uzak bölgelerde ustalıkla piyasaya sürerken de aynı mantığı işletiyordu. Şimdi terörün kendi “iç dünyasına” girmiş olmasından biraz öfkeli, biraz küskündür, ama işleri sıkılamaya, bir türlü üstesinden gelinemeyen kriz zamanlarında sıkıyönetimlere, olağanüstü hallere başvurmaya yol açması da iyi değil midir?
***
Bizimkiler ise pek mutlu, mesut ve bahtiyardırlar. Üstelik bu konuda “öncü”, “deneyimli” olmakla ne kadar övünseler yeridir. Onların stadyumlarında terbiyesizlik daha kendini göstermemiştir. Aptallıklarına doymasınlar. Varoşlardaki potansiyelin farkında değiller. Wimbledon’da Fransız Milli Marşı Marseillaise’i söyleyenler hâlâ “uygarlıkla terör arasında bir savaş” sayıyorlar olup biteni. Düzeni korumanın yeni paradigmalarına alışamadılar gitti.
***
Politikadan ve sosyolojiden güç alan terbiyesizliğin nereden çıktığını merak edenlere herkesin bildiği sırrı söylemekte sakınca yoktur. Her şeyin hızla “müptezelleştiği” son yılların eseridir; ılımlısından yola çıkmış, terörüne kadar uzanmıştınız. Stadyumda ıslık çalanla duvara “kurdun dişine kan değdi” diye yazan intikamcılığın son durağı, kardeşliğidir.
Sen git bak bakalım pasaportun yerinde duruyor mu?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret ve emekli maaşı hakkında önemli iddia!
- Asgari ücret kaç TL olmalı?
- Yarısı mesleği bırakmayı düşünüyor!
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
En Çok Okunan Haberler
- Meyve suyu devi konkordato ilan etti
- Erdoğan'dan 'emekliler' açıklaması
- Can Grubu'ndan 'şimdi ne olacak' sorusuna yanıt!
- CHP'nin cumhurbaşkanı adayı kim olmalı?
- Belgrad Ormanları yapılaşmaya mı açılacak?
- Özel: Hepimizin vicdanlarını sızlattı
- Kuzey Altuğ'dan korkutan haber! Çağla Şıkel paylaştı
- 'Erdoğan’ın programıyla ilişkisi var mı?'
- 'Bahçeli efendi yeni uyandı!'
- 'Kürt dostlarımız tarafından...'