Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
'Şeb-i Yelda'
Türkiye’nin yüzleşmek, hesaplaşmak zorunda olduğu gerçeklerin sayısı birden fazladır. Üstelik hepsi birbirinin üstüne yürüyor, birbiriyle savaşıyor; gerçek, ekonomi sahtekârlıklarının, politika girdaplarının içinde kayboluyor. Geleceği kurmak isteyenin, ütopyası olanın mücadelesi, çoğu zaman abartılmış manşetlerin altında kalıyor. Kavramlar dünyasında yalan ve demagoji egemenliğini sürdürürken gerçeği kurgudan, komplodan ayırmak zorlaşıyor.
\nİktidara ilişik yandaşın kötü niyeti, gerçeği arayan gazetecinin iyi niyetini kovuyor. Baskı kıskacındaki gazeteci de bu sisli havanın içinde “geç kaldım, demagojinin egemenliğinde söylediklerim gölgede kaldı” diye düşünüyor. Manşetler olup bitenin yalnızca bir boyutunu iri puntolarla anlatırken gerçek eğilip bükülüyor, hakikat uzaklaşıyor, sis koyulaşıyor.
\nNe yapmalı o zaman?
\n***
\nBu soru pek eski, Çernişevski’den, Lenin’den bile eskidir. Yanıtı sürekli değişen bu soruya, eğer zamanın ruhuna teslim olmayan, onu zorlayan bir yanıt bulabilmişseniz devrimci olabilme ihtimaliniz yüksektir. Teslim olmuşsanız, siz ne kadar şatafatlı, tahrik gücü yüksek nutuklar atarsanız atın, statükocu olacaksınız, zamanın ruhu bile size onay vermeyecektir.
\n***
\nAslında ekonominin, politikanın pek karmaşık görünen dağdağası içinde, ihmal edilebilir olanları ayıklar, diyalektik bir soyutlamayı başarabilirseniz, gerçek kendini hiç nazlanmadan gösterecektir.
\nBu yolun ilk durağı, sorunları görmezden gelmekten vazgeçmekse, ikincisi o sorunlarla yüzleşebilmektir. Ama burada durup, yüzleşmenin, kendini kandırmadan yapılması gerektiğinin altını kalın kalın çizmeli. Geleceğe dair bir ütopyan yoksa, insan haklarına yüz çevirmiş, soyutlama yapayım derken, insanı, ezileni, sömürüleni ihmal etmişsen, yüzleşmeyi de zinhar başaramayacaksın.
\nHaber böyle dikleşiyor, manşet böyle irileşiyor. Bunun ne kadar zor bir iş olduğunu bilen bilir. Hata payı pek büyüktür. Ama yine de gerçeği aramaktan vazgeçecek değilsin herhalde. İşin bu çünkü senin.
\n***
\nÜçüncüsüne geldi sıra.
\nSorunlarla yüzleşmeyi başarabildinse, bir yanıtın var demektir. O yanıtı soranlara söylemekten niye sakınacak, neden sayfanın dibine saklayacaksın?
\nHaberi yaz, spotunu çıkar, başlığını at, manşetini kur.
\nVerdiğin cevabı beğenmeyenlerin kum kadar çok olduğunu görecek, itirazların içeriğe mi, biçime mi yöneldiğini anlamakta zorlanacaksın. Her ikisi de sana büyük ödüldür. Ne güzel, içeriğe itirazı tartışmaktan büyük devlet olur mu? Değişeni belki de iyi anlayamamışlardır, belki sen de yüzleşmeyi kendi kendinle, yalnızca kendi kurgularınla yapmış, kendini avutmuşsundur.
\n***
\nUzun bir gecenin sonunda, sabahın kör karanlığında, bütün bunları yazarken yavaş yavaş aydınlandı ortalık. Yeniden kente dönen kar bu defa tutmadı. Yalnızca ince bir beyazlık sokakta, çatılarda... Gerçekle hakikatin muhteşem dansını düşünürken yaşadığın gecenin değil, uzak mavi bir karanlıkta ışıltısını gördüğün ütopyanın, en uzun gece, “şeb-i yelda” olabileceğini anladın. \t
\nMırıldandın sonra:
\n“Şeb-i yeldâyı muvakkitle müneccim ne bilir / Mübtelâ-yı gama sor kim geceler kaç sâat.”
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Kaynanasını hiçbir zaman sevemeyen 4 kadın burcu
- Avrasya tüneli trafiğe kapatıldı!
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Albaya verilen ceza belli oldu!
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Mahruki yine yandı
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Teğmenlerin avukatlarından açıklama geldi!
- Özel görüşmenin ayrıntılarını açıkladı!