Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Medya Mahallesinin Halleri

26 Mayıs 2013 Pazar

Artık hiç kimse AKP’nin takıyye yaptığını, gizli gündemi olduğunu söylememeli. Her şey açıktır, ortadadır. İlk yıllarda kendini gizlemeye, suret-i haktan görünmeye, Batı’nın değerlerini benimsediği, AB kriterlerine uyduğu izlenimi vermeye özen gösteren AKP, artık bu türden bir örtüye gerek duymamaktadır. Her alanda atılan adımlar neredeyse tamama ermek üzeredir. “İki adım ileri, bir adım geri yöntemi” işe yaramıştır. Engeller temizlenmiş, hapishaneler doldurulmuş, karşı çıkış kapıları kapatılmıştır. Gençler de halledilirse ballı kaymak olacaktır.
Üstelik bu öyle ustaca yapılmıştır ki, ülkenin demokratikleştiğini zanneden liberallerden büyük destek alınmış, yargının siyasallaşması bile bu çevrelere, hatta Avrupa’nın aklı evvellerine bile onaylatılarak yasalaştırılmıştır. AKP’nin bir bir gündeme getirdiği yasakları hâlâ
“Batı’da da böyle yapıyorlar” diye sunmaya çalışması yalnızca şakadır.

\n

***

\n

Ama asıl mizah ağır bir baskı altında diz çöktürülen medyadadır. Orada satın almalar, çok kolay bulunabilen usulsüz işler, vergi borcu sorgulamaları ve daha açık yöntemlerle patronlar sindirilmiş, teslim alınmıştır. Bu “eller yukarı” durumuna Başbakan Erdoğan’ın büyük katkısı olduğunu belirtmekte yarar var. Başbakan, patronlara ne yapacaklarını, ne yapmaları gerektiğini basın ve siyaset tarihine geçecek cümlelerle anlatmıştır. Köşe yazarlarına nasıl ayar verilmesi gerektiğini veciz ve etkili bir şekilde anlatan ifadeleri yinelemeye gerek yok. Herkes biliyor.
Peki medya bu baskıya nasıl yanıt verdi? Verdi mi? Verdi. Medya patronları direnen yazarlara, çizmeyi aşan programcılara tek tek yol verdiler. Şaka gibiydi.
Bunun örnekleri çok, ama en çarpıcılarından birisi CNN Türk’te
Ayşenur Arslan’ın Medya Mahallesi programının sonlandırılmasıdır. Bu başarılı, medyanın hallerini çok güzel gösteren, öncelikle bu mahallenin sinirini bozan programa kısa bir “sen biraz dinlen, biraz düşün” arasından sonra, bir dönem Başbakan Erdoğan’ın basın danışmanlığını yapmış olan Akif Beki “denge elemanı” olarak eklenmiş, amaç hasıl olmayınca, yani Ayşenur Arslan susturulamayınca programı kapatmak şart olmuştu.
Ama şaka bunun neresinde?
Şaka aynı formattaki bir programın Akif Beki baki kalmak koşuluyla ve ünlü ortacılardan
Aslı Aydıntaşbaş dahil edilmek suretiyle yeniden sahne almasındadır. “Öyle değil, böyle olacak” denilmektedir medya âlemine ve mahallesine.
Gülmek ya da ağlamak serbesttir.

\n

***

\n

Başta söyledik, AKP artık takıyye yapmıyor. Ne yapmak istiyorsa adlı adınca söylüyor ve yapıyor. Eğitim sisteminin dinselleştirilmesi büyük ölçüde tamamlandı. Sokaklarda, mahallelerde muhafazakârlaştırma işlemi, eylemi tamamdır. İçki yasaklarının gençleri alkolden korumakla bir ilgisinin olmadığını, yasayı sabaha kadar olağanüstü çaba göstererek çıkaranlar müstehzi bir ifadeyle zaten açık açık söylüyorlar. Bu açık açık söylenenleri anlamazdan gelenler medyamızın duruma ayak uydurmuş “leşkerleri”dir. İki tek atmadan geceye başlamamayı âdet edinmiş bu zevat, şimdi pek sağlıkçıdır; yasağın özgürlüklere değil, içkiye konduğunu propaganda etmeyi pek sevmektedir.
“Tehlike kapıda” lafı artık demodedir. Türkiye ılımlı İslama değil, şeriata giden yola çoktan girdi. Ortacılar, gerçeği, orta sürekli sağa doğru kaysa da hep ortada durarak bulacaklarını, objektif gazetecilik yapabileceklerini zannedenler durumu anlamamakta direniyorlar.
Ya gerçekten saftırlar ya da kendilerini kandırmayı seviyorlar.
Tamam olabilir, saf olsunla
r, ama bizi de kandırmak için neden bu kadar ter döküyorlar ki? Takıyye onlara yakışıyor mu? Medya mahallesi bu mu yani?

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları