Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Makbul’ Medyanın Habere Bakışı

31 Ekim 2016 Pazartesi

“Makbul medya” diyoruz çünkü, iktidar tarafından kabul gören medyadır. Aynı kökten gelen öteki Arapça sözcüklerle akrabalığı da aslında öğreticidir. Örneğin “ikbal” de aynı kökten geliyor. Medyanın yapması gereken işe ise haber deniliyor. “Bilgi” anlamına geliyor; “birinci elden edinilen bilgi” anlamı daha da zenginleştiriyor. Olandan bitenden haberiniz yoksa size “bihaber” denilebilir. Peki olanı biteni tersinden görüyorsanız ne denilecek? Örneğin son Kanun Hükmünde Kararname ile kamu kuruluşlarından atılan on bin kişiyi değil de görevlerine iade edilen sayıları yüz dolayında olanları başlığa çekiyorsanız size ne diyeceğiz. “Yandaş medya”, “havuz medyası” gibi tanımlamalar aslında yeterli değildir, durumu aktarmak için “makbul” sözcüğü daha uygundur. Üstelik böylece Arapça aynı kökten gelen “ikbal” ile de kolay ilişki kurulabilir. Muhalif medyanın, haberde nesnelliği, gerçeği arayan gazetelere resmi ilanlar üzerinden ödenmesi gereken gelir kaynağı siyasi nedenlerle kapatılmaya çalışılırken makbul medyaya “ikbal kapılarının” açılması bu kapsamdadır.
Makbul medyamız son KHK’lerle ilgili haberlerinde “kabul edilmiş medya” ölçütlerine uygun hareket etti. Haberi gördü görmesine de tersinden gördü. “Düzgün gören” makbul medya ise “işte sonunuz böyle olur” vurgusunu ihmal etmeden verdi haberi. Olsun biz yine de ikincisini yeğleriz! Son KHK ile görevlerine son verilen on bini aşkın kamu görevlisi arasında akademisyenler de epeyce yer tuttu. Bir anlamda üniversitelerin boşaltıldığı söylense yeridir. Bu boşaltma işleminin sözcüğün tüm anlamlarını içerdiğini ama asıl olarak üniversite fakülte sözcüklerinin içini boşalttığı da söylenebilir. Bundan sonraki adımın imam hatip ve ilahiyat mezunları ile boşluğun hızla doldurulması ve medrese eğitimine bir an önce geçilmesi olacağı da tahmin edilebilir.

Nail Abi’yi yitirdik
Bu “işler” olurken Nail Güreli’yi, Nail Abi’yi yitirdik. Yaşamı boyunca gönlü yüceliği, alçakgönüllülüğü içselleştirmiş az sayıda insan arasında sayılacaktır. Yüzündeki ışıltıyı ve hüznü hiçbir zaman terk etmedi. Yakın dostları Nazım Alpman ve Atila Özsever’in yazdıklarını okuyanlar Nail Abi’yi daha yakından tanıyacaklardır.
Baskının koyulaştığını son günlerinde gördü ve eminim ki, yüzündeki hüzün derin bir kaygıya dönüştü Nail Abi’nin. Ama o her koşulda mücadele etmekten de vazgeçmeyenlerdendi. Onun ısrarlı, inatçı haber takipçiliğini, örgütlülüğe verdiği önemi, mücadelede kararlılığını iyi bilenler Metin Göktepe kardeşimizin katillerinin ortaya çıkartılması için verdiği mücadeleyi unutamazlar. 1 Mayıs’larda taşıdığı üzerinde “Yaşasın 1 Mayıs” yazan sendika gömleğini de hep anımsayacaklar.

Hocamız Nermin Abadan Unat
29 Ekim tarihli gazetede yayımlanan Nermin Abadan Unat ile ilgili yazıda, iki kere hocanın ilk eşinin ismi Yavuz Unat olarak yazılmıştır. Unat soyadı, ikinci eşinindir. Hocalarımıza ve biz Cumhuriyet okurlarına karşı nezaketsizlik oldu. Düzeltmenlerin, editörün dikkatlerine sunarım. Cihat Yalın
Okur Temsilcisi’nin notu: Haklısınız. Nermin Abadan Unat’ın, Abadan soyadı 1946’da evlendiği ilk eşi Yavuz Abadan’dandır. Unat soyadı ise ikinci eşi İlhan Unat’ın soyadıdır.

Spor Servisi’nin yanıtı
Geçen hafta okurumuz Serdar Güray’ın basket ve hentbol maçları sonuçlarının gazetede yer almaması ile ilgili eleştirisine yer vermiştik. Servis Şefi Arif Kızılyalın gönderdiği iletide geç saatlerdeki maçlara ne yazık ki erken baskı zorunluluğu nedeniyle yer veremediklerini, hentbol maçı ile ilgili eleştirisinde okurun haklı olduğunu belirtti. Gazetenin futbol dışındaki dallara ilgi gösteren, geniş yer ayıran az sayıdaki gazete arasında yer aldığının da altını çizdi. Belki de Spor Servisi erken baskı nedeniyle verilemeyen maçların Cumhuriyet’in internet sitesinde verilmesini sağlayabilir.

Olaylar ve Görüşler’e gönderilen yazılar
Okurlar Olaylar ve Görüşler sayfası için hazırladıkları makaleleri doğrudan posta@cumhuriyet. com.tr adresine, sayfa editörü Nazan Özcan’a göndermelidirler. Kuşkusuz bana gelen yazıları ilgili servise aktarıyorum ama bu hem zaman kaybıdır hem de ilgili adresi seçmenin çabuk yanıt almak açısından da yararı olacaktır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları