Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Deniz'in Arkadaşları

25 Nisan 2012 Çarşamba
\n

\n

1960’lı yıllarda dünyada nehirler başka türlü akıyordu. Pek çok ülkede devrim ateşi yanmaya başlamış, bağımsızlık rüzgârları emperyalistlerin canını sıkacak kadar hız kazanmıştı. ABDnin Vietnamdaki ağır yenilgisi, bağımsızlıkla sosyalizmi kendi maceramızda birbirine iyice yapıştırırken Filistin hemen burnumuzun dibindeydi ve yüreğimizde ateşler yakıyordu.\n

\n

Görece dengede duran bir dünyanın devrimci gençleriydik hepimiz. Nasıl bir dengede durduğunu pek de iyi bilmediğimiz dünyada, Türkiyenin yerinde duramayan gençleri demokrasi için, bağımsızlık için, sosyalizm için ya da bu amaçların farklı bileşimleri için birbiriyle didişir, yüreklerindeki ateşi sürekli canlı tutarlardı.\n

\n

***\n

\n

O yıllarda macerası olan ve macerasının sihriyle, güzelliğiyle kendisinden vazgeçen, hayatından geçen ve Can Yücelin dediği gibi en uzun koşunun en güzel yüz metresini koşanların en önde gideniydi Deniz. \n

\n

Şimdi farklı bir dünyanın, farklı bir Türkiyesindeyiz. \n

\n

Dengeler bozuldu. Bizim güzel maceramız ağır bir yenilginin üstesinden gelmeye çalışırken Türkiye, dengesi fena halde bozulmuş dünyada kötü bir maceranın içine bodoslama dalmak üzere. \n

\n

Şimdi o kendimize pek yakın bulduğumuz ülkelerde isyanlar, Batının kolayca yönlendirebildiği diktatörlüklerle mücadele kapanına dönüştü. Sahtekârlıktır; diktatörleri diktatörler izliyor. Yeni maceranın düşünsel arka planında sosyalizm ve bağımsızlık yok. Pusuda bekleyen ve zaferi sahiplenen köktendinciliğin sakallı silahşorudur. Ülkelerdeki devrimci kıpırdanmaların destekçileri öteki ülkelerin devrimcileri değil, NATOnun isyanları yolundan saptırmak için ateş kusan uçakları oldu. Eskiden en güzel maceranın kahramanları bizlerdik, şimdi en berbat maceranınkahramanları, çivisi çıkmış dünyanın oradan oraya savrulan ülkeleridir. \n

\n

***\n

\n

Çok farklı zamanlardayız.\n

\n

Görünen o ki Denizin arkadaşları da çoğaldıkça çoğalıyor. Ama tuhaf bir çoğalmadır sanki bu çoğalma. Bir yanıyla insan seviniyor, göneniyor, ama bir yandan da o büyük maceranın değil, başka ve pek kişisel maceraların yön verdiği bir sahiplenmeye dönüşüyor Denizin arkadaşı olmak. Aslında bu babda söz bana düşmez. Çünkü ben de o büyük maceranın içindeydim, ama Denizin arkadaşı değildim. Maceralarımız birbirine karışır, o en güzel yüz metreyi göğüslerken biz de bir başka uzun koşunun yarışçıları arasında olmanın hazzıyla yaşıyorduk hayatımızı.\n

\n

Şimdi dediğim gibi farklı bir dünyada devrim ateşlerinin üzerine küller dökülmüştür. İsyanlar bizim zamanımızın isyanlarından farklıdır ve ne yazık, devrimci bir nefes harlandırmıyor ateşi. Körükler emperyalistlerin elindedir.\n

\n

Yine de Türkiye kötü bir maceranın içini doğru yuvarlanırken Denizin arkadaşlarına düşen bu zamanın ruhunu kavramak ve yeniden koşmaya başlamaktır. \n

\n

***\n

\n

Gittikçe artıyor Denizin arkadaşları. \n

\n

Ne güzel.\n

\n

Yeter ki, kişisel maceraların, dar kapıların malzemesi olmasın bu arkadaşlık.\n

\n

Yoksa Cheye katil diyenlerle, yeniyetme, iktidar hırsıyla gözleri dönmüş gazetecilerin küfürleriyle nasıl baş edecek, Denizlerin hatırasını nasıl koruyacaksınız.\n

\n

Türkiye tehlikeli bir maceranın içine sürükleniyor. Denizlerin tam bağımsız gerçekten demokratik Türkiyesi olamayan Türkiye, başka ülkelerin bağımsızlık ve demokrasi mücadelesine saldıranların itfaiyesine gönüllü yazılmak üzeredir.\n

\n

Denizin sevgili arkadaşları, üzerinize yürüyen ve sizi karalayanlarla mücadele edecekseniz, zamanımızın kötü maceralarından ülkeyi korumanın yolunun yeniden o eski zamanların hikâyelerine dönmek olduğunu unutmayın.\n

\n

Ve unutmayın Denizin arkadaşlığı sizin kişisel maceranızın sığınağı değildir. \n

\n

Siz en iyisi artık memleketin her yerinde sayıları gittikçe artan Denizlerin isimsiz arkadaşlarının arasına katılın, onların arasında yitirin adınızı...\n

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları