Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Acı Baklava

02 Kasım 2011 Çarşamba
\n

Frankfurtta gördüğüm o afiş aklıma geldi, Ragıpın ve Prof. Dr. Büşra Ersanlının başına gelenleri duyunca.

\n

Sosyalizmin Marxtan Rosa Lüksemburga kadar ünlü isimlerinin fotoğraflarının bulunduğu bir aranıyorlar afişiydi bu. Fotoğrafların üstünde de Teoristen yazıyordu.

\n

Teoriste yani aydına teröristmuamelesi yapılması, çağımızın bir fotoğrafı olabilir mi?

\n

Eğer hızla demokratikleşmeden uzaklaşılmış, aydınlar, gazeteciler, yazarlar gözaltına alınmaya, tutuklanmaya başlanmışsa fotoğrafımız o fotoğraftır.

\n

***

\n

Ragıp terörist olur mu?

\n

1968 yılında gencecik bir delikanlıyken tanıdığım Ragıp Zarakolu bir düşünen adamdır. Yazan kişidir. İnsan hakları savunucusudur, yayıncıdır. Daha pek çok sıfatı vardır, ama terörist, hayır.

\n

Şu sıralarda hapiste yatan pek çok yazar çizer, gazeteci gibi Ragıp Zarakolu da terörist değildir.

\n

O anlattığım afişte teoristen diye tanımlanan aydınlardandır Ragıp.

\n

1968 olayları sırasında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinin gencecik, eli kalem tutan duyarlı öğrencisinin o zamanın ünlü sol dergisi Antta yazdığı romantik İşgal Güncesi geliyor aklıma.

\n

Silahtan nefret eder Ragıp. Derdi silah değil, barıştır. İnsanların insan gibi olabilmesi için, haklarını savunabilmeleri için çabalar. İşi gücü budur.

\n

***

\n

Burada bir tuhaflık var. Tuhaflık, aydınların terörist diye sıfatlandırılabilmesini mümkün kılan yasada, kimi savcı ve mahkemelerin özel yetkili kılınmasındadır. Terörle Mücadele Kanunu değiştirilemez, özel yetkiler yakın bir zamanda kaldırılmazsa daha çok sayıda aydın, yazar çizer, gazeteci kendini tutukevlerinde bulacaktır.

\n

Öyle olacaktır da, Türkiye ne olacaktır o zaman?

\n

Türkiyenin sıfatı, rejiminin adı ne olacak?

\n

***

\n

Böyle zamanlarda zorlama kavramların piyasada bol bol kullanıldığını görebilirsiniz. Bunlardan birisi de Otoriter demokrasiyakıştırmasıdır.

\n

Bir zamanların sanki güçler eşitmiş gibi pompalanankarşılıklı bağımlılık ya da günümüzün Dünya Bankası kökenli yönetişim kavramları gibi bunun da yaygınlaşmasının nedeni, insanların gerçeği görmekle birlikte, ifade etmekte zorlanmalarıdır. Acı baklava gibi bir şey bu otoriter demokrasi.

\n

Zamanımızın liberallerinin allayıp pullayıp piyasaya sürdüğü pek çok kavram gibi, durumu iyi anlatıyor, iyi tanımlıyor hesabına kullanıma sundukları kavramlardandır. Ehveni şer övgüsüdür.

\n

Onlar bu türden kavramları sık sık icat eder ve önümüze koyarlar. Kabul edin, durum bu anlamındadır.

\n

Ama aynı zamanda kabul etmezsek başımıza gelecekleri de, o korkuyu da içinde taşır bu kavram.

\n

İstedikleri, acı baklavayı tatlı niyetine yememizdir.

\n

***

\n

Bence yemeyelim.

\n

Bence gerçeğin bu yöne doğru hızla değiştiğini gören aydınlar elbirliği etsinler, demokrasinin otoriter olamayacağını anlatsınlar herkese.

\n

Anlatalım yani...

\n

Ragıpla Büşra Hanım da yatmasın içeride, Mustafa da, Tuncay da, Doğu da, Nedim de, Ahmet de, Doğan da, Soner de, Barış da.... ötekiler de çıksınlar dışarı.

\n

Nagehan Hanım da girmesin, Chenin barbar olduğunu yemin billah anlatıp dursun...

\n

Ama dışarıda...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları