Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

1 Mayıs'tan Kalan

03 Mayıs 2013 Cuma

\n

1 Mayıs günü olup bitenlerin, Türkiyedeki siyasi iktidarın nasıl bir iktidar olduğu konusunda kuşkuları bulunan, ondan işçiler, işsizler, emekçiler için, halk sınıfları için bir şeyler umanlara ciddi bir ders olduğunu düşünüyorum.

\n

Çünkü iktidarın demokrasi konusunda önemli adımlar attığını, atmayı sürdürdüğünü iddia eden ve aydınlar arasında sayılmak isteyen önemli bir kesim var. Kendilerine ister liberal, ister solcu desin bu arkadaşlar son 1 Mayıs deneyimi ile iktidar partisinin demokrasi ile bir ilgisinin bulunmadığının kanıtlandığını anlamış olmalıdırlar. Anlamamışlarsa artık onlara diyecek bir sözümüz olamaz.

\n

Ne diyelim?

\n

***

\n

Türkiyede işçi sınıfı, emekçi kesimlerle siyasi iktidar arasında evvel eski sürüp giden mücadelede anlaşılmayan, görüntü ile görüntünün arkasındaki gerçek güçlerin arasındaki ilişkidir. O gerçek güçlerin kimler olduğudur.

\n

İşçi sınıfı 1 Mayıs’larda ne der, ne ister?

\n

Der ki; sömürüye son vermek için savaşıyoruz; nerede bir hak alma mücadelesi varsa 1 Mayıs’larda onu dile getiriyor, nasıl genişletebileceğimizi, sonuçlandırabileceğimizi anlatıyoruz; 8 saatlik işgünü için çıktık yola; ama karşı saldırı bize birlik içinde olmak gerektiğini, dayanışma içinde olmak gerektiğini öğretti; ekonomik taleplerimizin siyasi taleplerle bütünlenmesi gerektiğini, bu hakları almak için üretimi durdurma hakkını, grevi kullanmak gerektiğini öğretti.

\n

Peki, bizim karşımızda kim var? İşçilerin bu soruya yanıtı da çok açıktır:

\n

Sermaye var, irili ufaklı patronlar var, fabrika sahipleri var, kamu işletmeleri var, kimler işçilerin emeği ile yaşıyor, artı değerle zenginleşiyorsa onlar var.

\n

***

\n

Peki, sermaye sınıfı işçilerin bu istekleri konusunda ne yapar? Gösterileri, grevleri önlemek için elinden gelen her şeyi. Sermayenin bu her şeyinin içinde, siyasi iktidarların en önde koçbaşı olarak kullanılması yer alır. Onlar da bunu severek ve büyük bir iştahla yaparlar.

\n

Genellikle ulusal çıkar, ekonomik durum, büyüme zorunluluğu, pastanın sonra paylaşılacağı gibi demagojilerle grevleri yasaklayan yasaları çıkarırlar. Sendikaları güçsüzleştirecek, mümkünse sembolik kuruluşlar haline getirecek önlemler alırlar. İşten çıkarmaları kolaylaştıracak yöntemler üzerinde kafa patlatırlar. Ve nihayet bunlara karşı çıkan işçilerin sokaklara çıkmasını önlemek için ellerinden geleni yaparlar.

\n

İşte 1 Mayısta olan da budur.

\n

***

\n

Tüm dünyada sermaye sınıfları, 1 Mayıs’ların önemini bilir. Kimi yerde demokratikleşmenin aldığı boyutlar onlara Türkiyede olduğu gibi zorbalık yapma kapılarını kapattığı için başka yöntemleri, yozlaştırma, denetim altına alma usullerini denerler. 1 Mayıs’lar karnavala, eğlenceye dönüşsün isterler, başarırlar da.

\n

Ama Türkiye gibi ülkelerde bu zordur.

\n

Türkiye gibi ülkelerde sendikaların işi de zordur.

\n

Bu nedenle sendikaların kendilerini gözden geçirmeleri, güçlenmedikçe 1 Mayıs’larda etkili bir şekilde kendilerini gösteremeyeceklerini bilmelidirler. Eğer 1 Mayısı düzenlediklerini iddia eden 4 sendikadan üçünün başkanı hükümetin âkil adamlığına soyunmuşsa, durumda bir gariplik olduğunu işçiler bilmelidir.

\n

Gazla, tazyikli suyla geçirdiğimiz bu son 1 Mayıs eğer AKP iktidarının sermayenin açık ve ödünsüz bir sözcüsü olduğunu açık seçik göstermişse hâlâ göremeyenlere, AKPden, yandaşlarından hâlâ barış ve demokrasi bekleyenlere ne diyeceğiz?

\n

Bir şey diyelim mi?

\n

\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları