Yönetimin yüzyıllardır değişmeyen ilkesidir:
Yönetemeyen gider...
İster iş yaşamında, ister siyasette, ister idarede...
Yönetemeyen gider!

***

Toplumsal olayları yönettiğini sanıyordu...
Gezi’de sadece Türkiye’ye değil, bütün dünyaya afişe oldu.

***

Ekonomiyi yönettiğini sanıyordu...
Dolar, çok hızlı bir yükselişle fırladı...
Merkez Bankası, suçladığı “faiz lobisi” gibi davrandı.

***

Dış politikayı yönettiğini sanıyordu...
Türkiye, tarihinin en yalnız ve en sorunlu dönemini yaşıyor...
Terör örgütleri komşumuz oldu, ülkemizde cirit atıyorlar...
AB’nin ve ABD’nin dış politikadaki desteğini yitirdi.

***

Bakanlar Kurulu’nu yönettiğini sanıyordu...
Dört bakanı yolsuzluktan gitti:
Üçü istifa etti...
Biri azledildi...
Eski Kültür Bakanı, hakkında demediğini bırakmadı...
Suçlanan Çevre ve Şehircilik Bakanı, yaptıklarının talimatını Başbakan’dan aldığını belirtti.

***

Bürokrasiyi yönettiğini sanıyordu...
“Paralel devlet” söylemi ile aczini itiraf etti.

***

Polisi yönettiğini sanıyordu...
Yönetemediğini gördü, binlerce tayin yaptı.

***

MİT’i yönettiğini sanıyordu...
MİT Müsteşarı ve yardımcıları savcılığa çağrıldı...
Onu önledi, ama MİT’in kamyonları birbiri ardına polis tarafından yakalanmaya başladı...
MİT’in gizli siyasal uyarı raporu medyaya sızdı.

***

Adaleti yönettiğini sanıyordu...
Oluşturduğu Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu için “yanılmışız” dedi.

***

Mahkemeleri yönettiğini sanıyordu...
Kendi kurduğu mahkemeleri kaldırdı, kaldırmaya devam edeceğini ilan etti.

***

Savcıları yönettiğini sanıyordu...
Savcılar kendi bakanlarını ve bürokratlarını soruşturmaya girişince, kritik noktadakileri görevden aldı, yerlerini değiştirdi.

***

Şimdi iktidarının yıllarca süreceğini sanıyor...
???...