Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Trafik terörü: Yaya mukaddestir!

20 Aralık 2019 Cuma

Dün “Motosikletli Terörü” yazdım:

Sosyal medyada olay oldu:

Bir yandan pizza ve yemek götürenlerin yarattıkları terörden şikâyet eden yayalar, şoförler ve öteki düzgün motosiklet sürücüleri, yaşadıkları olayları anlatarak destek verdiler...

Öte yandan yazımı okumamış bazı düzgün motosiklet sürücüleri, motosiklet satıcıları ve bunların kulüp üyeleri, yazımı okuma zahmetine bile katlanmadan saldırdılar.

Oysa yazımı okumuş olsalardı:

Alınacak önlemler arasında, pizzacıların ve lokantacıların sorumlu tutulmaları gerektiğini belirttiğimi görürler ve “Motosikletli Terörü” ifadesinin, gerçek motosiklet meraklılarına değil, özellikle pizza ve yemek götürenlere yönelik olduğunu hemen anlarlardı:

(Atıf yapılan yazıyı okumadan saldırmak da galiba “Twitter Terörü”.)

*  *  *

Aslında pek çok özel otomobil şoförü eğitimsiz, dikkatsiz, üstelik kurallara uymuyor, direksiyonda telefonla konuşuyor, gideceği/döneceği yönün şeridine girmiyor, sık sık şerit değiştiriyor, işaret vermeden dönüyor, lüzumsuz sürat yapıyor, içkili araba kullanıyor vs. vs.

Trafiği en çok aksatan olay ise arabaların yolların sağına, soluna, bazen iki yanına birden park etmeleri, yolları daraltmaları!

Bunun altındaki temel neden ise, binaların altlarında kapalı park yeri olmayışı...

Yani sorun esas olarak, belediyelerin denetimsizliğinden, inşaat yağmacılığından kaynaklanıyor; çünkü bodrumdaki park yerleri daire yapılıp satılmış!

İnşaat temelinde başlayan kuralsızlık ve kayırmacılık, bütün topluma egemen!

Polis ne yapsın:

Herkes, her zaman, her yasak yere park ediyor...

Üstelik ceza yazdığı veya çektirdiği araba bir politikacıya aitse, derhal sorun çıkıyor, belki de sürgün yiyor.

*  *  *

Ehliyet almak için ciddi bir eğitim bile artık gerekmiyor. Sürücü ehliyetlerindeki ciddiyetsizlik, elbette motosiklet sürücüleri için de geçerli.

Ayrıca otomobilde sigara içenlere ceza yazan evlatlarımız, motosiklet sürücülerinin ehliyetlerini sürekli kontrol ediyorlar mı, onu da bilemiyorum.

Ben koruma polislerimin önerilerine uyarak, Müsteşarlıktan ayrılalı beri araba kullanmıyorum; yakınlarımın arabalarına da binmiyorum.

Esas olarak yürüyorum ve kamu ulaşım araçlarını kullanıyorum.

Bütün dünyada, yayanın hayatı, trafikteki korunması gereken en mukaddes ilkedir:

Örneğin, ABD’de (New York gibi jungle’lar hariç) yaya,  daha kaldırımdan caddeye adım atar atmaz, onu gören bütün otomobiller durur.

Bizde yayaya yeşil ışık yanarken bile, “Sağa dönüşte yayaya yol ver” tabelasına rağmen, otomobiller yürüyenin üzerine döner...

Yayaya ol vermek için duran bir şoför olursa da arkasındaki maganda hemen “Yürü” diye kornaya basar!

*  *  *

Bir ülkenin uygarlık düzeyi, trafiğinden belli olur:

Şoförleri, tarlada tek başına traktördeymiş  gibi araba kullanan...

Yayaları, tarla sürüyormuş gibi yürüyen...

Motosiklet sürücüleri, yarış pistinde gibi süratle giden...

Polisi, toplumsal trafik suçlarının yaygınlığı ve derinliği karşısında çaresiz kalan...

Bir ülkeye uygar denebilir mi?

Peki bunun sorumlusu kim?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları