Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Ergenekon’da Son Perde

03 Mart 2015 Salı

Savcı, “Ergenekon diye bir örgüt yok” dedi!
27 Şubat günü İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde önemli bir dava vardı:
5’i profesör 8 sanık “Ergenekon Silahlı Terör Örgütüne üye olmadan yardım etme” iddiasıyla yargılandılar...
İddia edilen suçları, “Ergenekon” denilen davada tutuklu bulunan, yüzlerce hayat kurtarmış, bir üniversite ve birçok hastane kurmuş dünyaca ünlü cerrahımız Prof. Mehmet Haberal’ın hapishane hücresi yerine, hastanede yatmasını sağlamaktı...
Bu amaçla, Haberal’ın hastaneden taburcu edilerek hapishane hücresine gönderilmesine yol açacak olan bir raporu sakladıkları öne sürülüyordu.
Sanıklar bir süre önce bu suçlama ile hapse atılmışlardı...
“Ergenekon” denilen davanın bir “kumpas” olduğu ortaya çıkınca salıverildiler.
Salıverildiler ama haklarında 7.5 yıl ile 15 yıl arasında hapis cezası istenen dava devam ediyordu.
İşte bu davada, duruşma savcısı Sait Kunt, esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu:
Mütalaada, Mehmet Haberal’ın “Ergenekon” soruşturması kapsamında 17 Nisan 2009 tarihinde tutuklandığı, aynı gün rahatsızlanarak önce Bayrampaşa Devlet Hastanesi’ne, ardından da İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü’ne nakledildiği hatırlatıldı ve sanıkların yargılanmasına yol açan iddialar özetlendi.
Mütalaanın sonuç kısmında, “Ergenekon silahlı terör örgütünün varlığının herhangi bir mahkeme kararıyla sabit olmadığı ve bugün itibarıyla da kapatılan 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararının temyiz aşamasında bulunduğu, herhangi bir idari kararla bir yapının silahlı terör örgütü olarak adlandırılmasının mümkün olmadığı ve bu örgütün ilk kez belirtilen dosyada örgüt olarak adlandırıldığı” belirtildi...
Ve mahkeme kararı ile varlığı sabit olmayan bir örgütten söz edilemeyeceği için bu örgüte yardım edilmesinin de söz konusu olamayacağı belirtilerek sanıkların beraatı talep edildi.

***

Değerli okurlarım anımsayacaklar, “Ergenekon”, “Balyoz” “odatv” gibi isimlerle adlandırılan Silivri davaları sırasında, bu haksızlık ve hukuksuzlukları unutturmamak için yıllarca her hafta pazar günleri bu konuda bir eleştiri yazısı yazdım.
Böylece hem haksızlığa uğramış olanların hapiste kendilerini unutulmuş gibi hissetmelerini önlemeye, hem de kamuoyunun ilgisini diri tutmaya çalıştım.
Sonunda bu davaların bir “kumpas” olduğu iktidar tarafından da kabul edildi, yargılamaların yapıldığı mahkemeler kaldırıldı...
Ve son nokta olarak da “Ergenekon” denilen bir örgütün var olmadığı açıklandı...
Ne de olsa gerçeğin üstünü örtmek olanaklı değil...
Ve tarih asla unutmaz!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları