Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bombalar rejimi hedefliyor

20 Mart 2016 Pazar

Kim patlatırsa patlatsın, ister PKK ister IŞİD, patlatılan bütün bombalar, Türkiye’nin kör topal yürütmeye çalıştığı Demokratik Rejimi hedefliyor.
PKK, yıllardır terör yoluyla Türkleri ve Kürtleri birbirine düşman etmeye, halkların birlikte yaşama iradesini yok etmeye, kendisine siyasal manevra alanı yaratmaya çalışıyor.
IŞİD ise zaten Ortaçağ refleksleri ile bütün uygar insanlığa, bu arada, İslam Âlemi’nin en uygar toplumunu oluşturan Türkiye’deki rejime düşman.

***

Dikkat edilirse, Türkiye’deki bombalar son yıllarda artık iki kaynaktan geliyor:
Irkçı, etnikçi siyaset ve dinci, mezhepçi siyaset.
1980 öncesi terör, sol ve sağ ideolojik kökenliydi...
Sovyetler’in çöküşünden sonra başlayan Küresel dönemde siyasal mücadele sınıf odaklı olmaktan çıktı, ırk ve din odaklı savaşlara kaydı...
“Uygarlıklar Çatışması” adı altında Huntington’un işaret ettiği din ve ırk savaşları, bütün dünyayla birlikte Türkiye’yi de pençesine aldı.

***

Terörle savaşta hiç kuşkusuz önce güvenlik önlemleri alınır.
Ama devlet, güvenlik önlemleri alırken, temel hak ve özgürlüklere riayet etmek zorundadır...
Bu husus çok önemlidir, çünkü terör zaten doğrudan doğruya, devleti ve onun koruduğu, güvence altına aldığı temel hak ve özgürlükleri hedef alır...
Amacı, bu temel hak ve özgürlükleri sınırlatıp kısıtlatarak, mücadele ettiği devletin gerekliliğini ortadan kaldırmaktır.
Bu nedenle, devletin temel hak ve özgürlükleri sınırlayan ve kısıtlayan tutum ve davranışları, demokrasiye olan güveni sarsar, kendi varlığını, meşruiyetini tartışmaya açar ve teröristlerin ekmeğine yağ sürer.

***

İster etnik kökenli olsun ister inanç kökenli, terör ve teröristler, çatışmadan, nefretten, düşmanlıktan, ötekileştirmekten beslenir...
Bu nedenle AKP iktidarının çeşitli kişi ve gruplara karşı yürüttüğü çatışma ve düşmanlaştırma eylem ve söylemleri, ne yazık ki terörün istediği ortamın yaratılmasında yardımcı olmaktadır...
Bu açıdan, özellikle 7 Haziran seçimleri öncesinde ve sonrasında belirginleşen “ya ben ya kaos tehdidi” derhal terk edilmelidir.
Toplumun çeşitli kesim ve gruplarını, muhalefet başta olmak üzere siyasal yelpazenin her rengini kapsayan bir barış, demokrasi ve dayanışma kampanyasının başlatılması, terörü önlemekte etkili olacaktır.
Bugüne kadar nefret söylemlerinden ve ötekileştirmek politikalarından medet uman AKP iktidarı, stratejisini değiştirmek ve toplumsal/siyasal barışı tesis etmek basiretini gösteremezse, önümüzdeki günler çok daha karanlık olacaktır!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları