Elçin Poyrazlar

Türkiye’nin 2023 tablosu

02 Ocak 2023 Pazartesi

Türkiye Cumhuriyeti 100. yılında dış politikasında ittifaklarını, yönelimlerini ve yönünü belirlemek açısından dünyanın yakından izlediği ülkeler arasında yer alacak. 

Eski müttefiklerine kafa tutan, Ortadoğu’da tekil bir politika sürdüren, Batı yerine Rusya ve Çin’e yakınlaşma işaretleri veren Türkiye’yi 2023’te bekleyen ciddi meseleler bulunuyor. 

ABD İLE AŞK-NEFRET İLİŞKİSİ

Eski ABD Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasında yürütülen yakın temas, ABD’nin şimdiki başkanı Joe Biden döneminde yerini mesafeli bir ilişkiye bıraktı. Biden yönetimi Ankara’nın Rusya, Çin, İran gibi ülkelerle yakınlaşmasından ötürü memnuniyetsizliğini farklı şekillerde dile getiriyor. 

Avrupa başkentlerinde olduğu gibi Washington’da da Türkiye “güvenilir bir müttefik” olarak değil, dikkatle takip edilmesi gereken bir ülke olarak görülüyor. 

2023’te Washington ile Ankara arasında İran’ın 20 milyar dolarlık petrol ve doğalgaz gelirini aklamasına yardımcı olduğu suçlamasıyla açılan Halkbank davası, Batı’da Erdoğan’ın sırdaşı olarak görülen iş insanı Sıtkı Ayan ve şirketlerine İran Devrim Muhafızları için petrol satışına aracılık ettiği gerekçesiyle getirilen yaptırımlar, Türkiye’nin Rusya’ya yönelik yaptırım rejimine katılmadaki isteksizliği, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği, Ankara’nın Kuzey Suriye’deki askeri operasyonları, ABD’nin F-16 savaş uçağı satışı gibi konular iki ülke arasında krizlere gebe bir yıla işaret ediyor. 

RUSYA-UKRAYNA SAVAŞININ DALGA ETKİSİ

2023, Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesiyle başlayan savaşın son bulduğu yıl olabilir. Moskova ekonomik ve askeri anlamda giderek sıkışırken Rus lider Vladimir Putin gururunu kurtarabileceği bir çözümü, Ukrayna’ya askeri ve maddi desteği boca eden Batı’ya kabul ettirmek isteyebilir. Nükleer hevese kapılan bir Rusya sadece Türkiye için değil tüm Avrupa kıtası için felaket anlamına geliyor. Bu tür bir çıkış stratejisi Rusya ile Batı arasında sıkışmış Türkiye’nin hassas dengeleri gözeterek oynaması gereken bir hamle anlamına geliyor. Rusya’nın savaşı sürdürmesi orta vadede Ankara için ciddi tehditler içeriyor. Hem yaptırımlar hem de savaşın yıkıcı etkileri Türkiye’yi taraf tutmaya zorlarken, ekonomik kırılganlığı artırabilir. 

SURİYE POLİTİKASINDA YENİ RÜZGÂR

Ankara, Suriye iç savaşından bu yana politikasını Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad karşıtlığı üstüne kurmuştu. Yaklaşık 4 milyon Suriyeli göçmene ev sahipliği yapan, Suriye’nin kuzeyinde Kürt milliyetçiliğini engellemek isteyen Ankara, bölgede Batı’nın itirazlarına karşın yeni ittifaklar peşinde. Ankara, 2023’te Suriye meselesinde Rusya-İran çizgisine yaklaşma sinyali veriyor ve kendi savunma politikasını kurmak için Esad ile görüşmelere başlayabilir. Bu hassas hamlenin Batı’yla dengeler açısından riskleri ve fırsatları bulunuyor. 

TÜRKİYE, AB, NATO VE BM’NİN NERESİNDE?

Erdoğan yönetimi, dış politikasını Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesini kastederek “Dünya beşten büyüktür” iddiası ve Müslüman dünyanın temsilcisi hevesi üstüne kurmuştu. 2023’e geldiğimizde ise Ankara İsrail, Mısır, Suudi Arabistan, Suriye, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerle bozuk ilişkilerde yeni arayışlar içinde. 2021’de Çin, Türkiye’nin en büyük ithalat ortağı oldu. Çin’in Türkiye’de altyapı ile enerji projelerinde artış yaşanıyor ve Pekin’in yatırımları artıyor. Çin’le yaşanan balayı dönemi, 2023’ün önemli dış politika gündemlerinden biri olacak.

Batı’da ise Türkiye ile Yunanistan arasında yaşanan kıta sahanlığı sorunu, NATO’ya yeni üyelerin katılması meselesi, Rusya ve Çin’le ilişkiler, Avrupa ile göçmen anlaşması üstüne olası görüş ayrılıklarında Ankara’nın eylemleri önem taşıyor. 

Türkiye seçimler sonrasında dış politikada uzun vadeli hedeflerini ve dünyada ait olduğu kulübü belirlemek zorunda kalabilir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları