1773 yılında Büyük Britanya’dan Boston limanına varan gemiler 40 tondan fazla çay taşıyordu. 

Büyük Britanya’nın hedefi Amerika’daki kolonilerine yüksek vergili çay satmaktı.

Ağır vergiler ve sömürge altında yaşamaktan bunalan bir grup Amerikalı, Büyük Britanya’yı protesto etmek için Boston limanındaki gemilere Amerikan yerlisi kılığında girerek tonlarca çayı denize döktü. 

Daha sonra Boston Çay Partisi adını alan bu eylem Amerikan Bağımsızlık Savaşı’nın tetiklenmesinde önemli rol oynadı. 

Pahalı İngiliz çayını protesto eden Amerikalılar, Amerika Birleşik Devletleri’nin kuruluşunun da önünü açmış oldular…

Siyasette öyküler ve semboller önemlidir.

1773 yılının Aralık ayında kimsenin canına kast etmeden gösteri düzenleyen bir grup Amerikalı, Amerikan Devrimi’nin kahramanları olarak kabul ediliyor. 

Yüksek vergiler altında dış güçler tarafından yönetilmeyi istemeyenler ülkenin bam teline dokunarak önce iç savaşa, daha sonra dünyanın gidişatını etkileyecek muazzam bir siyasi değişime vesile oldu… 

Bugün Türkiye'de iktidarda bulunanlar da büyük değişim vaadiyle başa gelmişti. 

Siyasi öykülerini ezilen, haksızlığa uğrayan, özgürlüğü elinden alınan, yoksul kesimlerden devşirerek kurduklarını söylediler.  

Kapı kapı dolaşıp halkın sorularını, dertlerini, arzularını dinlediklerini söylediler. 

‘Herkesin iktidarıyız, kimsenin yaşam tarzına karışmayız’ diyerek kullanışlı aptalları yanlarına çektiler. 

Avrupa’ya yaklaşır gibi yaparken demokrasi tramvayını geri vitese taktılar. 

Adalet diyerek hukukun üstünlüğünü, ‘üstünlerin hukukuna’ çevirdiler. 

Kalkınma diyerek, ormanları, kıyıları, kültürel ve doğal mirası betonla kapladılar. 

Özgürlük diyerek kendilerine ters gelen fikirleri, tercihleri, yaşam biçimlerini yok etmek için devletin tüm mekanizmalarını kullandılar. 

Yaklaşık 20 yılın sonunda ülkede güvenilir tek bir kurum, tek bir yapı, tek bir özgür siyaset alanı bırakmadılar. 

Şimdi cehennemle yarışır gibi tüm ülke cayır cayır yanarken… 

Görevinin başında olması gereken yetkililer düğünlere gidiyor…

Basiretsizliklerini örtmek için milliyetçi hezeyanlara sığınıp, pişkin pişkin yangın alanlarındaki yeni TOKİ projelerinden söz açıyorlar..

Üstelik canları, evleri, ağaçları, hayvanları, yaşamları kül olmuş insanlara paket paket çay atarak alay ediyorlar.. 

Siyasette öyküler ve semboller önemlidir. 

Ve bazen tüm gemileri yakmak için ufacık, kuru bir çay yaprağı bile yeterlidir.