Duvar Yazıları

Rekabet Kurulu onayladı, 110 milyon dolar Acun'un cebinde

12 Kasım 2015 Perşembe

Muhabirlikten gelip TV patronu olan Acun Ilıcalı, TV 8’in yüzde 30 hissesini Ferit Şahenk’e satmıştı.

Bu satışın Rekabet Kurulu tarafından onaylandığı müjdesi dün geldi.

Böylece Acun Ilıcalı’nın, 70 milyon dolara mal olan TV 8’in yüzde 30’unu 110 milyon dolara satmasının önünde engel kalmadı..

Ilıcalı TV8’i iki yıl önce aldığında, “Beceremez, batırır” diyenler vardı, yanıldılar.

Ilıcalı, “Saray’a gidiyor, Erdoğan’ın annesi ölünce yas ilan ediyor” diye çok eleştirildi ama başka türlü de bu para sihirbazlığına nasıl imza atacaktı ki?

Haa şimdi bir de bu yılki Survivor’a Yılmaz Morgül’ü aldığı haberleri dün çıktı.

“Maksat reytingse, her şey teferruattır” deyip geçiyordur şimdi Ilıcalı.

 

Yandaş gazete, en önemli figürü silip attı

Gazetelerde dün boy boy Erdoğan fotoğrafları vardı.

Danışmanı Mustafa Varank, Erdoğan’ı Obama ile konuşurken çekmiş.

Masada kocaman bir “Rabia” işareti var.

Yandaşlar, dün bu “eli” göze sokarak, ne anlmama geldiğini yazdılar tek tek.

Ancak yeni Şafak gazetesi, aynı fotoğrafı sürmanşetinden kullanırken, o eli kesip atmış.

Kasıt desen, böyle bir gazetede kasıt olmaması lazım.

Hata desek, yine olmaz. Çünkü en büyük özeni Erdoğan haberlerine gösteriyorlar.

Ertuğrul Özkök, “Yandaşlar iyi gazetecilik yapmıyorlar” der ya, haklı gerçekten.

Böyle bir fotoğraf kesilir mi?

 

Erdoğan padişah mı oldu?

Söz yandaştan açılmışken, Takvim gazetesi de, Erdoğan’ın Kaçak Saray’ını eleştirdiler diye İngilizleri hedefe almış.

Yok İngiltere Kraliçesi “Sarayların Efendisi” imiş.

Yok Kraliçe’nin kullandığı sayısız saray varmış.

Sarayların listesini bile yayımlamışlar.

Ancak bu yandaş gazetecilerin anlamadığı bir şey var.

İngiltere’de “monarşi” var. Türkiye’de “monarşi” değil Cumhuriyet var.

O monarşinin bir benzerini Türkiye’de Atatürk yıktı, Cumhuriyet’i kurdu.

Türkiye’nin İngiltere’den de, öteki krallıklarla da en büyük farkı bu.

Yani Erdoğan istese de “Ben padişah” oldum diyemez.

En fazla, 4 yıl sonra seçimle bir daha seçilir, sonra bu anayasa varken bir daha seçilmesi de mümkün değil.

Onun için, saray sayacaksanız, Türkiye’yi Monarşilerle değil, cumhuriyetlerle kıyaslamanız lazım.

 

Adil Gür'e göre başkanlık hem geçer hem geçmez

Seçimde tüm anket firmaları çuvalladı.

Ancak bu şaşırtıcı değil.

Türk anketçilerin “Alo Fatih” ilişkileri ile prestij kaybettiğini herkes biliyor.

Geçenlerde Cumhuriyet’te çıktı, eloğlu, WikiLeaks belgelerine bile yazmış “Türk anket şirketlerine güvenmeyin” diye.

Şimdi size bir örnek anlatacağız.

A.G. Araştırma Kuruluşu sahibi Adil Gür, 3 Kasım’da Cumhuriyet’e aynen şöyle dedi:

“Başkanlık sistemine AKP seçmeninin önemli bölümü de karşı. Referandumdan başkanlık çıkmaz. Kürt sorunu çözülmeden başkanlığa geçilemez.”

Aynı Adil Gür, önceki gün de yani daha bir hafta geçmeden Sabah’a konuşmuş, şöyle demiş:

“Başkanlık sistemi iyi anlatılırsa anayasa değişikliğine yüzde 58, Erdoğan’a yüzde 52 oy veren halk, başkanlık sistemine de ‘Evet’ der.”

Sandıktan çıkan sonuçlara göre pek çok kişinin kendine yeni yön verdiğini biliyoruz.

Herhalde bu görüş değişikliği de ondan olsa gerek.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gargaraya getirmek 28 Haziran 2016

Günün Köşe Yazıları