Dikmen Gürün

İstanbul Tiyatro Festivali başlarken...

20 Kasım 2018 Salı

“Tiyatro Bir Kez Yaşanır” diye sesleniyor İstanbul Tiyatro Festivali seyircilerine. Gerçekten de öyle; bir kez yaşanıyor tiyatro, ama izleri kalıyor. Aşk üstüne, sevgi üstüne, özgürlükler üstüne, düşünce üstüne, baskı üstüne deyişler takılıyor beynimizin kıvrımlarına...

‘Komik Tiyatro’
Bu yıl, İstanbul Tiyatro Festivali açılışını dünyaca ünlü Piccolo Teatro Di Milano- Teatro D’Europa yapımı “Komik Tiyatro” ile yaptı. Bu oyunda aklımıza en çok takılan adeta nefessiz kaldığımız şu sevgisiz ortamda sanki aşk ve sevgi oldu... Zaten sıklıkla yineleniyor “Sadece Aşk” sözleri... Bunun esprili bir dille yapılması da ayrı bir hoşluk. Bu aşk; sanatçının çağlar boyu açlık-yokluk şartlarında yaratarak seyirciye sunuşuna “sinek” imgesiyle bir gönderme de olabilir, ya da iki sevgilinin buluşmasını sağlayan ‘Ariel’ figürü de olabilir.

***

Evet, oyunun yazarı Carlo Goldoni. Uyarlayan ve yöneten ise genç bir yönetmen; Roberto Latini... Festival seyircisi hatırlayacaktır, 1997’de Marivaux’nun “Köleler Adası”nı Giorgio Strehler’in rejisinden izlemiştik. 1998’de yine Strehler ve Milva birlikte geldiler İstanbul’a, “Milva Yeni Bir Brecht Söylüyor” ile. AKM’nin hayatımızda olduğu yıllardı onlar. Aynı sene, Tiyatro Festivali Onur Ödülü de Strehler’e sunulmuştu. Goldoni’nin dünyanın dört bir yanını gezmiş olan unutulmaz oyunu “Arlecchino İki Efendinin Uşağı” 2006 yılında, 15. İstanbul Tiyatro Festivali/4. Uluslararası Tiyatro Olimpiyatları’nın konuğu olmuştu... 2010’da yolu İstanbul’dan ve festivalden geçen bir diğer Piccolo oyunu da yine Goldoni’nin Toni Servillo tarafından yönetilen “Tatil Üçlemesi” oldu.

“Bir caz tarzı ...”
Ne güzel ki, bir kez daha Piccolo Teatro ile buluştu İstanbul seyircisi. Yönetmen Roberto Latini, Goldoni’nin metnine bugünden nasıl baktığını kendisiyle yapılan bir röportajda paylaşıyor. Zaten, röportajın başlığı da şöyle: “Metnin İmkânları: Bir Caz Tarzı Olarak Komik Tiyatro’nun Gelişimi ve Temaları.” Goldoni, İtalyan komedi sanatında reform yapan bir yazar. O güne kadar tamamen Commedia dell’arte etkisinde olan, doğaçlama üstüne kurulu güldürü anlayışına yeni bir boyut getiriyor. Oyun üstüne bir yazısında ve de “Anılar”da (Memoirs) insanların artık klasik komedyadan uzaklaşarak ‘gülünç’ olmaya yöneldiklerinin altını çiziyor ve diyor ki “Şimdi yine doğanın derin denizlerinde bizi motive edecek yeni komediler arıyoruz. İnsanların duyguları, düşünceleri çevresinde dönecek komediler...” İşte “Komik Tiyatro” da bu bakışın bir uzantısı.. Bu zenginliği sadece mükemmel oyunculuklarda değil, sahne tasarımında, ışık tasarımında, müzikte, giysilerde yakalamak mümkün. Bir yandan Aristoteles ve Horace’dan yola çıkarak oyunun gelişim çizgisi içinde üç birlik kuralını zarif vurgularla sorguluyor, öte yandan Commedia dell’Arte tipleri üstüne görüşlerini ve maskların kullanımları üstüne görüşlerini dile getiriyor. Kuşkusuz ki Giorgio Strehler, iki yüz küsur yıl sonra Goldoni’nin Commedia Dell’Arte’ye “çağdaş” bakışına yeni bir boyut getirmiştir. Bugün ise Roberto Latini bir adım daha atmış; “Maskeli ve maskesiz oynamak arasındaki ilişkide metne sadık kalırken kendi caz çeşitlemelerimizi gerçekleştirdiğimiz temalar yarattık” diyor. Mikrofon kullanımını bir çeşit maske ve akustik olarak yorumluyor ve devam ediyor: “Maskeler, akustik maskeler, çıplak maskeler. Benim “Komik Tiyatro”ya eklemek istediğim meta-tiyatro, asla görmezden gelemeyeceğimiz ve varlığını inkâr edemeyeceğimiz, sonradan oluşmuş bir meta-tiyatro seviyesidir.”
Oyunu izlerken düşünmedim desem yalan olur bizde uzun yıllar süren ve maalesef, istisnalar kaideyi bozmaz, bir yere varamayan geleneksel tiyatro tartışmalarını...

Gülriz Sururi’ye selam
Ve İstanbul Tiyatro Festivali’nin başladığı şu günlerde Gülriz Sururi’ye ayrıca selam etmek ve tiyatroya, tiyatro festivaline gönül vermiş bir kişi olarak teşekkürlerimi sunmak isterim. Bu kıymetli sanatçımız tarafından oluşturulan “Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü,” bu yıldan itibaren her sene, İKSV ve Tiyatro Festivali aracılığı ile iki ya da daha fazla genç topluluğa parasal destekte bulunacak. Gülriz Sururi tarafından saptanan Seçici Kurul 2018’de Altıdan Sonra Tiyatro/Kumabaracı 50 ve Altkat Sanat Tiyatrosu’na sundu bu teşvik ödülünü.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Cumhuriyetin yüzü 29 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları