Cüneyt Arcayürek

Kim Kurtaracak?..

30 Ocak 2015 Cuma

Önemli kurumlarda devlet anlayışı böyle oldukça devlet benim diyen Kaçak Saray sakininin anayasaya aykırı kendi devlet anlayışının somut örneklerini daha çok izleriz Yakınırız, eleştiririz ama bir noktaya gelince devleti devlet yapan kurumların kendini bu ülkenin efendisi sanan cumhurun başkanı mı başbakan mı nedir bir türlü karara bağlanamayan tepedeki adamın davranışlarını “eh ne yapalım devlet yönetiminde gerginlik olmaz” demelerini sineye çeker, sindiririz.
Tabii tepedeki adam da bu olası sonucu bildiği için örneğin son aylarda şamar oğlanına benzettiği yargı organları Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay başkanlarıyla aralarında hiçbir şey geçmemiş gibi yemeğe oturur.

***

Oysa tepedeki adam örneğin Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’a, kendini ulusal iradenin üzerinde görüyor gibi haksız, oturduğu koltuğa aykırı ve...
... Kimi söylemleriyle bal gibi müdahale eden veya etmeyi kendisinde hak gören saldırılar yapar.
Yemekte karşısında oturan Anayasa Mahkemesi başkanı, Yargıtay başkanı ile temsil ettikleri kurumlarla ilgili müdahalelerini, hatta hakaretlerini adeta başka biri yapmış, söylemişçesine inanılmaz vurdumduymazlık ve pişkinlikle söyleşir.

***

Tepedeki adamın anayasanın çizdiği sınırları tanımazlığından kaynaklanan, üstlendiği görevin haddini aşan bu davranışlarına herhalde medyamız, kimi ilim bilim adamı aydınlarımız alışmış olacak ki, önceki gün yargı kurumlarının başkanlarını öğle yemeğine çağırmasını doğal karşıladılar. Bu acayip devlet yönetimine sesleri çıkmadı.
Başkanlar onca müdahale ve hakaretten sonra yemek çağrısına nasıl tepki gösterebilirlerdi diyeceksiniz.
Çok doğru.
Tepedeki adam yargı kurumlarına bakış açısını ve daha önceki söylediklerini hiç değilse işine geldiği her zaman yaptığı gibi yanlış yorumlandığını bir konuşmasında söyleyebilir ve ...
... İşte o zaman yargı başkanları tepedeki adamla aralarında hiçbir şey geçmemiş gibi öğle yemeği çağrısına gönül rahatlığı ile gidebilirlerdi.

***

Bu gerçeğe değinen bir gazetecinin herhalde “gerginlikler hiç yansımadı yemeğe” sözleri üzerine Anayasa Başkanı Haşim Kılıç, çaresiz “Devletin yönetiminde gerginlik olmaz. Tabii herkes düşüncelerini söyler” diye bir yanıt vermek zorunda kaldı.
Bu, yemekte başkanların rahatsızlık duydukları söylemlere tepedeki adamın nasıl yanıt verdiği bilinmiyor.
Tabii tepedeki adamın yakınmaları karşılarken aradaki gerginliği yatıştırmak istediğini sanmak kuşkusuz saftirik bir yorum olur.

***

Devletin gözde yargı kurumlarında gerginliği daha da derinleştirmemek amacıyla Kılıç’ın açıklaması kabul gördü.
Kılıç’ın açıklamasından anlaşılıyor ki, örneğin yemekte son yargı paketi gereği 144 yeni üyenin seçilmesiyle Yargıtay’da, tepedeki adamın da desteklediği yeniden yapılandırma süreci gündeme geldi.
Tepedeki adamın çağrısına yargı başkanlarının gitmelerine Kılıç’ın “Bu çerçevede bunlar gayet normal, sosyal ilişkiler olarak değerlendirilebilinir” diyen sözleri bir gerekçe.

***

Tepedeki adam ben hakaret de ederim yargıya müdahalelerimi de olağan sayarım mantığından vazgeçmedikçe...
... Devlet kurumları arasındaki üstlendiği ahengi sağlamak görevini bu sanal girişimlerle gerçekleştirdiğini ancak kendisi, çevresi savunabilir.
Ama aksini gösteren gerçekler bugün de yarın da değişmeyecek gerçeklerdir...
Zalimin korkusu ülkenin üzerinden kalkıncaya dek tepedeki adamın bu tür pişkinliğini, vurdumduymazlığını kanıtlayan daha çoook örnek olaylar izleyeceğiz.
Türkiye açık bir hapishane ise cezaevine yeni girene içeride olanların seslendiği gibi tepedeki adamdan ülkeyi...
... “Allah kurtarsın” demekten başka şu sıra söyleyecek başka çaremiz yok galiba!

***

Okura küçük bir not: Cuma günü Ankara dışında olacağım. Bu nedenle cumartesi günü ve pazar izin günüm olduğundan pazartesi Güncel’i okuyamayacaksınız. Ama bu iki günlük aradan sonra devam!..



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları