Mansur Yavaş Değişti mi?

12 Ocak 2014 Pazar

Ve Melih Gökçek kanalı, beklenen “kaset hamlesi”ni yaptı.
Başkenti alacak gibi görünen Mansur Yavaş, önceki gece Beyaz TV’de, yıllar önceki bir konuşmasıyla “Dinamit”lendi.
Yavaş’ın sarkık bıyıklı ülkücü yıllarından montajlanan birkaç cümle hayli iddialı:
Deniz Gezmiş’i, hâkim katili Yılmaz Güney’i, terörist kör Eşber’i ve Yaşar Kemal’i kahraman ilan edip ülkücüleri mafya ve çete ilan eden azılılara soruyorum:
Bu insanlar mı çete yoksa siz mi çetesiniz?”

***

Bir projem var:
“Ne Demişlerdi” adıyla bir site açalım.
Göz önündeki herkesin bir sayfası olsun.
Kim, ne zaman, hangi olay için ya da kim hakkında nasıl konuşup ne yazdıysa, bilen, duyan, okuyan, belgesiyle oraya yüklesin.
İsteyen, o siteye girip merak ettiği kişinin sicilini inceleyebilsin.
Göz önündeki kişiye de, hakkında açılan sayfanın sonunda bir yer verilsin. O da isterse, o sözlerin/ satırların hangisinin kendisine ait olduğunu, hangi koşullarda neden söylenip yazıldığını izah etsin. Hangilerinden pişmanlık duyduğunu, hangisini hâlâ savunduğunu da belirtsin.
Okuyanlar onu bu hesaplaşmaya göre sevsin/sevmesin, okusun/ okumasın ya da oy versin/vermesin.
Böylece şu her seçim öncesi piyasaya sürülen eski bantlar furyası da bitsin.
İyi olmaz mı?

***

Bu istikrar testinden pek az insanın sağlam çıkabileceğini tahmin ediyorum.
Hayatın akışının, zaman içinde bazı fikirleri revize etmesi, bazılarını değiştirmesi doğal karşılanabilir belki; ama hızlı sürücülerin virajda zorlanması gibi, keskin fikirliler de sert dönüşlerde devrilebiliyor işte...
Mansur Yavaş örneği de öyle...
Konuşmayı birkaç kez dinledim.
Öyle ağız dolusu öfkeyle, öyle sert tondan konuşuyor ki, o sözlerin sahibinin 10 yıl sonra, küfrettiği insanları kahraman ilan eden partiden aday olacağına inanamıyorsunuz.
Kasetin tipik bir Gökçek oyunu olması, durumu hafifletmiyor.
Yavaş, seçim kampanyası boyunca gireceği çoğu evde, Deniz Gezmiş’in posterleriyle, Yaşar Kemal’in kitaplarıyla, Yılmaz Güney’in filmlerini seyretmiş insanlarla karşılaşacak, kendisine “terörist kör Eşber”in hesabı sorulacaktır.
Ve muhtemelen, cevap vermekte hayli zorlanacaktır.

***

Sitemiz devrede olsa, kendisine açacağımız sayfada iki cümleden birini işaretlemesini isterdim:
“A) Sözlerimin arkasındayım.
B) Sözlerimden pişmanım.”
İlk cevap, “O halde neden CHP’den adaysın” sorusunu getirirdi peşinden...
İkincisi, bu pişmanlığın, CHP’den adaylıkla ilişkisini düşündürürdü.

***

CHP’nin niyetini anlıyorum.
Artık “ne pahasına olursa olsun” kazanmak istiyorlar.
Sorsak, “Gökçek kalsa daha mı iyi” diyeceklerdir.
Ben de Ankara’nın Gökçek’ten kurtulmasını istiyorum; ama yerine yeni bir Gökçek koyarak değil.
“CHP’li Yavaş” görüşlerini değiştirdiyse, hiç değilse bir nedamet ifadesi beklemek hakkımız.

Sevgilisiyle uğraşsın daha iyi
Fransız Cumhurbaşkanı’nın geceleri kask takıp motoruyla saraydan kaçarak sevgilisiyle buluşmaya gitmesi, günün haberiydi.
Bana, ülkesini savaşa sokmak üzereyken zamparalık haberleri çıkan Kennedy’ye dair Shirley MacLaine’in yorumunu hatırlattı:
“Memleketle uğraşmasındansa sevgilisiyle uğraşmasını tercih ederim.”
Sizce de daha iyi değil mi?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları