Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Saray’da ‘domuz’ korkusu
Hatırlamayanlarınız olabilir...
Geçen yıl şu haberi okudunuz: Bir domuzdan insana böbrek nakli yapıldı.
Aradan aylar geçti, bir haber daha: İnsana domuz kalbi nakledildi.
Öyle ya, genetiği değiştirilmiş domuz organları insan ile kolay uyum sağlayabiliyordu.
ABD’de yaşandı bunlar. Günde sekiz kişinin organ nakli beklerken hayatını kaybettiği Türkiye’de ise sadece “umut” oldu.
Sadece, diyorum çünkü...
Türkiye’de organ nakli konusunda çok başarılı bilim insanları var. Dünyada parmakla gösterilen genetik mühendisleri yaşıyor bu topraklarda.
İstiyorlar ki domuzdan insana yapılan ve başarılı sonuçlanan bu organ nakilleri Türkiye’de de yaygınlaşsın. Devlet destek versin, insanlar yaşayabilsin.
Yahu, koca İlhan İrem’i daha yeni böbrek ve kalp yetmezliğinden kaybettik!
Ama işte...
“Domuz” ya mesele... Diyanet bile “Başka yol yoksa haram olan nesneler kullanılabilir” diyorken bir türlü ilerleme olmuyor.
Duydum ki bir avuç bilim insanı işte bu tıkanıklığı aşmak için Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın yolunu bile tutuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlı Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu üyeleriyle görüşüyor. Gelin görün ki destek isterken aldıkları yanıt şu oluyor:
“Biz bunu sayın cumhurbaşkanına söyleyemeyiz bile.”
Daha iki ay önce cumhurbaşkanlığı kararıyla domuz eti ithalatında gümrük vergisi düşürüldü. Ama işte mesele bilim ve insanı yaşatma olunca, gözler kör, kulaklar sağır, diller lal oluyor.
Neyse, bu köşe vasıtasıyla Saray’da öğrenmeyen kalmaz herhalde!
AKP’DEN GİTMEK İSTEYENLERE ŞANTAJ
“Bu özel değil, genel genel!”
Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal’a yapılan kaset kumpasına bu sözlerle sahip çıkmıştı.
Acaba, diyorum... Şu sıralarda AKP içinde bu sözü hatırlayanlar var mı?
Şimdi nereden çıktı bu soru, demeyin. Anlatayım.
Deniz kenarında yemekteyiz, güneş batmak üzere, yüzümüz gülüyor...
Nasıl olduğu bende kalsın ama, tam da o sırada öğrendim:
Neymiş, AKP’den istifa etmek isteyenleri vazgeçirmek için bir mekanizma kurulmuş...
Neymiş, sakladıkları özel hayatları takip edilip kayıt altına alınıyormuş...
Neymiş, toplanan görüntülerle hazırlanan dosyalar hem parti lideri Erdoğan’a hem de takip edilen AKP’liye gösteriliyormuş...
Sorsan, “iyilikleri” için yapılıyormuş.
Ama aslında “Sakın gitme, gidersen bunlar ifşa olur” deniyormuş.
Yani, AKP gemisi batarken kaçışları önlemek için “şantaja” başvuruluyormuş.
Keyifle iki lafın belini kıralım, derken duyduklarıma bak!
Seçim yaklaştıkça daha neler öğreneceğiz, bakalım...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
- Eğitimde sorunlar çığ gibi büyüyor! Öğrenciler aç, okull
En Çok Okunan Haberler
- 6 yaşındaki Şirin'i katleden şahsın ifadesi ortaya çıktı
- Ünlü oyuncu gözaltında: Marketten 'zeytinyağı' çaldı
- Erdoğan'a ve Yerlikaya'ya çok sert yanıt!
- Tutuklanan baba cezaevinde ölü bulundu
- Oy oranını en çok artıran parti hangisi?
- Mitinge neden katılmadığını açıkladı
- 'Fethullah Gülen hayatta olsaydı...'
- Erdoğan'dan Özel ve İmamoğlu'na tazminat davası
- 'Sanki mağdur olan Esenyurt değilmiş gibi...'
- Tek kalemde milyarlık vergi borçları silinenler nerede?