Ayşegül Yüksel

Yücel Erten’le ‘Yelkenler Fora’

28 Şubat 2023 Salı

Devlet Tiyatroları sanatçısı, yazar, oyuncu, uyarlamacı, dramaturg, çevirmen, eğitmen, yönetmen Yücel Erten’in anı kitaplarından ikincisi olan “Yelkenler Fora” Ocak 2023’te 1984 Yayınevi’nden çıktı. Sıcaklığı el yakan taptaze bir ürün... “Akıntıya Kürek” adındaki ilk anı kitabında 1983 yılına dek oluşturduğu sanat birikimini dillendiren Erten, “Yelkenler Fora”da 1983-1994 yılları arasında yer alan tiyatroculuk eylemini açımlıyor.

Bir süre DT genel müdürlüğünü de yaptığı bu dönem, sanatçının, tiyatrodaki çalışmalarıyla parladığı ve sahne sanatları için yönetmen yetiştirme zorluğunu aşamamış tiyatromuzun tarihine, yurtdışında eğitim görmüş birkaç yetkin yönetmenden biri olarak geçtiği aşamayı belirliyor.

Kitabın özelliklerinden biri de Erten’in, 1983-1994 yılları arasında görev yapmış genel müdürlerle olan ilişkisini ve kendi yöneticilik aşamasını da içermesi açısından DT tarihçesine bir oranda ışık tutmasıdır. (Anımsatmakta yarar var, Erten ayrıca “Devletin Tiyatrosu Olmaz! (Mı?)” başlığını taşıyan kitabın da yazarıdır.)

Sahnelediği oyunlar belleklere kazınmıştır

“Yelkenler Fora”da Erten’in Kıbrıs ve Makedonya’daki sahnelemelerine geniş yer veriliyor. Yurtiçindeki etkinliklerin de sıralanmasıyla sahne olayları binbir çeşit renge bürünüyor. Her biri içinde yer aldığı tiyatro döneminin gündeminde ön sıraya çıkan ve belleklere kazınan bu çalışmalardan bazılarını analım.

Aristophanes’in “Barış” oyunu Ankara Sanatevi’nde parlak bir genç kadroyla, Anadolu’dan esintilerle sahnelenmişti. Daha sonraki oyunların çoğu DT yapımıydı: Euripides’in “Troyalı Kadınlar”ı, yenilginin çaresizliğini, çıplak ayaklarını acıtan taşlar üstünde sendeleyerek anlatıyordu. Shakespeare komedisi “Hırçın Kız”ın Katherina’sı (Işık Yenersu) erkek egemen dünyanın düzenine bileklerini keserek karşı çıkıyordu. Yine Shakespeare’in “Bahar Noktası” Osmanlı dönemindeki Türk-Yunan kaynaşmışlığını sahneye getiriyordu. Nina’yı Zuhal Olcay’ın yorumladığı Çehov’un “Martı”sı “komik” öğeleri vurgulanarak sahnelenmişti.

DT’nin ilk Brecht yapımı “Arturo Ui” (Işık Toprak) 1979’da Yücel Erten rejisiyle gerçekleşmişti. Daha sonra gelen Peter Shaffer’ın “Amadeus”u (Alev Sezer, Can Gürzap) da “Arturo Ui” gibi parlak bir üstün-yapımdı. Memet Baydur’un “Cumhuriyet Kızı” oyunu, (Çetin Tekindorlu) dev bir kadroyla sahnelenmişti. Güngör Dilmen’in “Ben Anadolu”sunun Yıldız Kenterli ilk yapımı Türkçe ve İngilizce olarak dünyayı dolaşmış, “Deli Dumrul” yarattığı benzersiz sahne enerjisiyle aylarca gündemde kalmıştı. “Keşanlı Ali Destanı”nın 1964’teki ilk -unutulmaz- Gülriz Sururi Engin Cezzar Tiyatrosu yapımından sonraki DT yapımı Erten’in rejisiyle gerçekleşiyordu. “Azizname” uyarlaması ise güncel vuruculuğunu yıllardır sürdürmekte...

‘Her sahneleyiş yeni bir sınavdır’

Erten, yönetmenlik uğraşındaki ilkelerini şöyle sıralıyor: “Enerji kaynağım, her defasında söyleyecek, paylaşacak bir şeylerimin olmasıdır. (...) Bu bağlamda oyunları belli bir yöne büktüğüm olmuştur ama bükerken hiç kırmadım sanırım. Benim için şablonları kırma isteği hep önem taşıdı. Şablon almamaya ve satmamaya gayret ettim. Onun yerine risk almayı tercih ettim. Her sahneleyişin yeni bir okuma biçimi, dolayısıyla yeni bir sınav olduğunu düşünürüm. Yaratma sürecinde paylaşmayı sevdim. Görevli olan herkesi ve her şeyi bir ateş topuna ya da enerji halkasına dönüştürebildiğim zaman kendimi başarılı sayarım.”

Erten’in yazdığı iki anı kitabı henüz kaleme almadığı üçüncüsüyle buluşturulunca, yurtiçi ve yurtdışında sahnelediği 80’i aşkın oyunla 40’ı aşkın ödüle değer bulunmuş, dilimize Almancadan pek çok oyun çevirisi kazandırmış, Almancaya da 6 Türkçe oyun çevirmiş, sahne ve dizi oyunculuğu yapan, DT’den kendi isteğiyle emekli olduktan sonra İzmit Şehir Tiyatrosu’na genel sanat yönetmeni olarak emek veren, 2020 yılından bu yana da İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın kurucu genel sanat yönetmenliğini yürüten deneyimli bir sanatçının saygın öyküsü çıkıyor ortaya... Teşekkürler Yücel Erten...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Öteki’nin dramı 22 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları