Geçen hafta “Cumhuriyet Soruyor” diyerek unutulmaması gereken soruları birbiri ardına birinci sayfamızın manşetinde sıralamıştık!..

Sıralamıştık ki pazartesi akşamı Ankara’dan ajanslara bir haber düştü:

“İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kişilik haklarını hedef alan haberlere yer verdiğini öne sürerek Cumhuriyet gazetesi aleyhine 1 milyon liralık manevi tazminat davası açtı. Soylu’nun avukatı Uğur Kızılca, Cumhuriyet gazetesi tarafından ‘52 gündür 254’ü doğrudan müvekkiline yönelik olmak üzere, toplam 313 haber ve köşe yazısı yayımlandığını’ belirtti.”

Davalarla, soruşturmalarla, resmi ilan kesme cezalarıyla Cumhuriyet’i korkutacaklarını sananlar derin bir yanılgı içindeler. Bugün yine birinci sayfamızdan soruyoruz. Okurumuza, halkımıza, kamuoyuna söz verdik, yanıtı verilmeyen soruları “unutturmayacağız...” Evet, soruyoruz:

- 128 milyar dolar nerede? 

- 10 bin dolar alan siyasetçi kim?

- Ziraat Bankası, Demirörenler’e verdiği 750 milyon dolar krediyi geri aldı mı?

- Cüppeli amiral neden hâlâ görevde?

- Sezgin Baran Korkmaz’ın yargılandığı davada skandallara niye yanıt verilmiyor?

***

Bugün manşetimizde CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun gazetemize verdiği röportaj yer alıyor. Ayrıntılarını iç sayfalarımızda okuyacaksınız. İpek Özbey’in sorularını yanıtlayan Kemal Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanı Soylu’nun gazetemize açtığı davaya tarihe not düşecek sözlerle yanıt veriyor:

“Cumhuriyet’te çok sayıda araştırmacı gazeteci var. Bütün yolsuzlukları, ilişkileri ortaya çıkarıyor, belgelendiriyorlar. O zaman gazeteleri susturmak için bir yol bulmaları gerekiyor. Bu konuda iki şeyi deniyorlar: Birincisi, yüksek tazminat davalarıyla insanları, kurumları korkutmak, sindirmek ve haber yapmalarının önüne geçmek. Ama bunu yapan kişi, Cumhuriyet gazetesini bilmiyor; tarihini, kökenini, cumhuriyete, ahlaki değerlere bağlılığını bilmiyor. Sanıyor ki havuz medyası gibi büyük tazminat davası açacaklar, onlar da susacak. Cumhuriyet’in tarihinde de geleneklerinde de susmak yok.”

Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun, dün kaleme aldığı Pazar Yazısı’nda, “Cumhuriyet’in patronu yok. Bu gazetenin patronu halktır, okuyucumuzdur...” diyordu. Gazetemizin gerçek sahibi okurlarımız için iktidarın aylardır yanıt vermediği soruları, skandalları unutturmayacağız!..

***

Tarihe bir kez daha not düşelim... İçişleri Bakanı Soylu’nun Cumhuriyet’i ekonomik darboğaza sokmak için açtığı davanın ardından yayımladığımız başyazımız şöyle bitiyordu:

“Korkutamayacaksınız...

Baskı altına alamayacaksınız...

Yıldıramayacaksınız...”

Muhabirlerimiz, yazarlarımız gerçeğin peşinden koşmaya devam edecek!..