Aydın Engin

Kirli çamaşırlarınızı bizden iyi saklayın

28 Şubat 2016 Pazar

Başbakanlık danışmanıydı, Tayyip Erdoğan’la birlikte Saray’a taşındı; şimdi de Saray sözcüsü. Yani Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı filan karıştırmadan “Erdoğan’ın danışmanı ve sözcüsü” desek yanlış olmaz. Adı İbrahim Kalın. Soyadının tersine ince uzun bir zat. Ara sıra kameraların karşısına geçiyor ve “sözcülük” yapıyor. Gülümsemeyi unutmuş, belki de hayatında hiç gülümsememiş biri. Yani sözcü olarak en son düşünülmeliydi, ama bana ne…
Önceki gün yine kameraların karşısına geçti ve birkaç güncel konuda Saray’ın görüşlerini aktardı.
Mesela bizim Can Dündar’la Erdem Gül’ün tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmalarıyla ilgili olarak tahliye kararının değil tutuksuz yargılanmanın altını çizdi ve nedense fazla kalın çizdi. Hani “Özgür kaldıklarına pek sevindiniz ama fazla umutlanmayın. Sonunda cezayı yiyecekler. Benim patron ‘bunu onun yanına komam’ dediydi, unutmayın” der gibiydi…
Ekran başındakilerin topunu salak sanmış olacak ki yürekler acısı karşılaştırmalar da yaptı. WikiLeaks belgelerini internette kamuoyunun önüne seren Julian Assange’ı, ABD’nin en kirli ve pervasız güvenlik örgütlerinden NSA’nın yazışmalarını gün ışığına çıkaran Edward Snowden’i filan andı ve onlarla Can Dündar, Erdem Gül yani Cumhuriyet arasında bağ kurmaya çabaladı.
Türkiye’den henüz bir Assange, bir Snowden çıkmadı. Çıksa iyi olur tabii. Devletin arka odalarında istiflenmiş kirli ve kanlı çamaşırları gün ışığına çıkarmak ülkeye, demokrasiye, özgürlüklere küçümsenecek bir hizmet midir?
Can Dündar ve Erdem Gül’ü Assange ve Snowden’le karşılaştırmak, inanarak yapılıyorsa budalalık, başka amaçla yapılıyorsa utanç verici bir suçtur.
Saray sözcüsü ve mesleğimizin ak adına her gün ve gitgide tırmandırarak kara hatta b.k sürmeyi gazetecilik diye yutturmaya çabalayan Saray medyası bunu domuzuna biliyorlar ama önemli olan kafa karıştırmak, bilinç bulandırmak olunca her türlü yalan da serbest.
Cumhuriyet’i ille de karşılaştırmak istiyorsanız Snowden’in sızdırdığı bilgileri yayımlayan The Guardian ve Washington Post ile karşılaştırmalısınız.
Cumhuriyet’i ille de karşılaştırmak istiyorsanız Assange’ın WikiLeaks belgelerini çarşaf çarşaf yayımlayan The Guardian, New York Times, der Spiegel ile karşılaştırabilirsiniz.
Bu gazeteler, bu gazetelerin yayın yönetmenleri ve başkent temsilcileri hakkında herhangi bir savcının bir soruşturma açtığını, yayını yasaklamaya kalkıştığını bilen varsa beri gelsin; soruşturma açılabileceğini sanan varsa demokrasi abdestini tazelesin.
Yani Saray medyası, Saray sözcüsü ve Saray’ın sahibi iyi bilsin:
Cumhuriyet gazetecilik yaptı ve yapmaya devam edecek.
Kirli çamaşırlarına, çevirdikleri dolaplara, devlet sırrı palavrasının ardına gizledikleri yönetsel suçlarına, 17-25 Aralık denince yurttaşların takır takır sıralayıverdikleri marifetlerine sahip çıksınlar, sıkı korusunlar, iyi gizlesinler.
Bizden öylemesi…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları