Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Parası neyse veririz!
Borsa İstanbul’un hisselerini Katarlılar aldı; Sakarya’daki tank palet fabrikası gibi. Futbolun yayıncısı eski adıyla Digiturk, yeni adıyla beIN Sports da Dohalıların! Liman işletmelerinde de öncelik onlarda. Kuveytliler zevk sahibi; boğazdaki kupon yalıları toplamışlar. Trabzon Uzungöl’ün etrafındaki manzaralı ev ve işletmeleri almışlar. Suudi Araplar geri kalır mı? Onların merakı tapu! Ne tesadüfse Kanal İstanbul civarında söz sahibi onlar, dönüm dönüm aldıkları tarlaları, imar izni olmadan parsel parsel pazarlıyorlar. 2003 yılında Suudi Arabistan vatandaşlarının üzerine kayıtlı arazi toplamı 57 bin metrekareyken şimdilerde 3 milyonu geçmiş. Yanlış okumadınız 3 milyon metrekare! THY’nin de eli kulağında; uçup gider yakında!
O yüzden kimse “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. kuruluş yıldönümünün Süper Kupa finali niçin Suudi Arabistan’da oynanacak?” gibi basit bir soru sormasın. “100. kuruluş yıldönümümüzdeki Galatasaray-Fenerbahçe maçı İstanbul’da, Antalya’da ya da kuruluş ve kurtuluşun anahtar kenti Afyon’da (ki statları var) oynansa iyi olurdu” gibi bir görüş de ortaya atılmasın! Zaten TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi ağzından kaçırdı, bu maçın Arap Yarımadası’na verilme gerekçesini: “Suudi Arabistan 120 milyon dolar gibi paralar ödeyerek dünya yıldızlarını ülkesine transfer ediyor. Süper Kupa’yı Suudi Arabistan’da düzenlememiz Türk futbolunun marka değeri için faydalı olacak.”
Buradaki markanın futbol dilindeki karşılığı para! Yani, petro-dolar coğrafyasında, “Parası neyse veririz”, bizde de “Yeter ki para gelsin satarız” mantığı devam ettiği sürece, değil 100. yılın Süper Kupa finali, Türk derbileri bile Arap coğrafyasına verilirse kimse şaşırmasın! Dönen rakamları bilmiyoruz ama eğer TFF gerçekten maçın üst kullanım hakkını Suudilere satıyorsa, Galatasaray’la Fenerbahçe’ye 10’ar milyon Avro ayak bastı parası, ayrıca yüklüce birincilik ve ikincilik parası ödemeli o sıkışık lig takviminde binlerce kilometre yol kat edecekleri için! En azından bu paralar, kulüplerin vergi borçlarına gider, Suudilerin parası devletin kasasına irad edilir!
İşin şakası elbette, “Ne Şam’ın şekeri ne Arap’ın yüzü” demiş eskiler; o görüşteyim! Burada üzücü olan, paranın bazı değerlerin önüne geçmesi. Paranın Türkiye’de tüm kapıları açması! Uç bir örnek olacak ama, ön adında “Türkiye” ismini taşıyan TFF, Galatasaray’da forma giyen Arjantinli Mauro Icardi kadar olamadı! Nasıl mı? Biliyorsunuz bonservisi PSG’deydi ünlü yıldızın. Fransızlar satışa çıkardı, transfer çılgını Suudi Arabistan takımları Arjantinli golcüye yıllık 30-40 milyon Avro önerdi; o Galatasaray’ın 6 milyon Avro’suna razı oldu “Her şey para değil” diyerek. Gitmek istemedi Suudi Arabistan’a, “kandura”* yerine tişörtle dolaşmayı seçti.
*Yerel Arap giysisi
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- İşte en yüksek faiz veren bankalar...
- Muazzez İlmiye Çığ’ın ardında bıraktığı ‘karanlık iddia’
- Teğmene çirkin saldırıda yeni gelişme!
- Rize'de heyelan meydana geldi
- Özel'den dikkat çeken Kılıçdaroğlu kararı
- 'Öcalan' çıkışı sonrası AKP-MHP oylarında büyük düşüş!
- 'Ne üdüğü belirsiz' paylaşım
- Bakanlık belediyenin işlerine dahil mi oluyor?
- Mauro Icardi için CİMER'e dilekçe verdi!
- 'Görüş ayrılığı' iddialarına kürsüden yanıt