Arif Kızılyalın

Almanya’da neler oluyor?

26 Haziran 2024 Çarşamba

Almanya, Avrupa Futbol Şampiyonası’na ev sahipliği yapıyor. Grup maçlarının merkezi de Ruhr bölgesi. Birbirine yakın kentlerde coşku var. Ev sahibi Almanya’nın mı, genç ve tutkulu İspanya’nın mı şampiyon olacağını spor yorumlarında değerlendirebiliriz, ancak bu yazıda, “2024 Almanya’sındaki yaşam şartlarını” aktaracağız.

Öncelikle 2023’e göre hayat pahalılığı ile tanışmış Almanlar. Bizde TÜİK’e göre yüzde 75’lerde (sokakta yüzde 122) seyreden artış onlara yüzde 2.2 olarak yansımış. Bunu akaryakıt fiyatlarından görebiliyorsunuz. Yeme içmenin de bulunduğu hizmet sektörü geçen yıla göre enflasyonun üstünde fiyat artırmış ancak Steinberger Otel’de karşılaştığım avukat Ergün Özer, konaklama ve sokaktaki artışın futbol köpüğü olduğunu söyledi: “Maçlar biter fiyatlar söner.”

Çarşı ve market fiyatlarına gelirsek; geçen yıldan pek farklı değil gibi geldi bana ya da biz hissetmiyoruz hiperenflasyonist toplum olduğumuz için! Örneğin 1 kilo dana etini 7-11 Avro’ya alabiliyorlar. Bizde fiyatı 1000 liralarla ölçülen İtalyan ve İsviçre peynirleri de 11-12 Avro. Gözüm, pek de ucuz olmayan Rewe’deki Türk ürünlerine takıldı. Tadım marka ayçiçeğinin kilosu 14.60. Türkiye’deki fiyatını sordum 650-700 lira. Sebze reyonunda Türkiye’de yazın ortasında kilosu 45 TL’ye satılan domatesin 0.95 Avro olduğunu görmek üzücüydü. Daha üzücü olan sağlık için zorunlu hale gelen güneş kremlerinin 4-5 Avro’ya satılması. Aynı marka bizde 750 TL. Giyim kuşam meselesine hiç değinmesem daha iyi! Ünlü Alman ve Amerikan markalarının spor ayakkabıları indirimde 45-50 Avro. Türkiye’dekinin 1/3 fiyatı. Keşke, Düsseldorf Havaalanı’nda karşılaştığımız Çalışma Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan uçağını beklerken giriş kattaki markete gidip fiyatlara baksaymış. En azından emekliye, emekçiye zam verirken eli titremez!

Düsseldorf ve Dortmund sokaklarını turlarken Almanya’nın aslında ciddi bir göçmen sorunu olmadığını da görüyorsunuz. Ama bizler İstanbul’da her 10 kişiden 6-7’sinin Suriyeli - Afganlı - İranlı olmasına alıştık. Almanya, böyle bir kontrolsüz göçmen saldırısı altında değil. AVM’lerde, marketlerde yoklar. “Nerede bunlar?” dedim. İş insanı Turabi Yıldız, “Ya kendilerine verilen belge ile belli alanda çalışıyorlar ya da göçmen merkezlerinde kalıyorlar” yanıtını verdi!

Yaşam şartları ve göçmen sorunu ile AP’nin seçimlere olası etkisini de sordum dostlara. Özellikle aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi AfD’nin yükselişini de. Geçen yıllarda Türkiye’de AKP’ye oy verip Almanya’da eski Başbakan Angela Merkel’in partisi CDU/CSU ittifakını tercih edenler AfD’ye dönmüş. Gerekçeleri hayat pahalılığı ve yeni göçmenlerin düzeni bozacağı endişesi. Gerçi kitleyi temsil eden CDU/CSU hâlâ 1. parti ama aşırı sağın yükselişi özellikle Scholz’un partisi (SPD) ve diğer sol eğilimli partilerin eriyişinin gerekçesi göçmen politikalarıyla 2.2’lik enflasyon! Almanya doğumluların ortak talebi ise ister Türk ister Sırp ya da Afrika kökenli olsun, “yaşam standardının düşmemesi”. Önüne gelene vatandaşlık veren zihniyeti sorumlu tutuyorlar hayat pahalılığından. Biliyor ki kontrolsüz göç hem Düsseldorf’u ya da Dortmund’u İstanbul’a çevirebilir.

***

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da Almanya’daydı. Maçlarda Türklerin değil Almanların da ilgi odağı oldu. Bakanlar, belediye başkanları ile yaptığı toplantılar ve “Hızray” anlaşması sonrası yurda dönüşte göçmen konusuna değindi. Belki Almanların meseleye yaklaşımını hissetmiş ya da yetkililerle konuşmuştu bilinmez önce İstanbul’da yaşayan mülteci sayısına değindi: “2 milyon.” Devlet 1 milyon 53 bin olarak duyursa da İmamoğlu’nun elinde İSKİ’nin günlük su, İETT’nin de metro-otobüs kullanımı raporları var. Hatta İmamoğlu insaflı söylüyor çünkü İstanbul’un günlük nüfusu 22 ile 23 milyon!

***

Vergi işi gündemde. Ancak toplum olarak çıkış fonunun 150 TL’den 3 bin TL’ye yükseltilme teklifine takılıp kaldık. Maliye Bakanlığı geri adım atar; muhtemelen ölümü gösterdi, sıtmaya razı edecekler. Ne yazık ki üretim girdilerini tetikleyecek gübre, tohuma gelecek KDV artışını, varlık vergisini ve 5’li çetenin silinen vergi borçlarını pas geçtik, çıkış puluna yapışıp! Eğer pazartesi CHP’nin gölge maliye bakanı Prof. Dr. Yalçın Karatepe kritik maddeleri Maliye Bakanı Şimşek’e anımsatmasa ruhumuz bile duymayacaktı Deli Dumrul uygulamalarından! Genel başkan Özgür Özel, “Aynı dil konuşulmadı” dese de en azından yurttaşı kim korumak istiyor ortaya çıktı.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kaos bize yarıyor 28 Haziran 2024
Almanya’da neler oluyor? 26 Haziran 2024
Yanlışlar! 24 Haziran 2024

Günün Köşe Yazıları