Ali Sirmen
Ali Sirmen asirmen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Tayyip’in Yumuşak Karnı: IŞİD

02 Ocak 2015 Cuma

2014 ün, uluslararası alanda ve özellikle de içinde bulunduğumuz bölgede en can alıcı konularından biri de IŞİD’di.
Kökleri daha derinlere giden IŞİD’in bir fenomen olarak herkesin dikkatini çekmesi 2014’te oldu, bütün 2015 süresince de sorunlar yumağı olmayı sürdürecek.
Burada, IŞİD’in ortaya çıkış nedenleri ve yapısı üzerinde durmayıp, bir noktayı belirtmekle yetinmek isterim: IŞİD’i El Kaide’den, El Nusra’dan ayırarak, radikal İslamın öbür firmalarından soyutlayarak ele almak nasıl yanlış olursa, zuhurunda, ABD’nin parmağını görmemek de aynı derecede yanlıştır.
Ama, öbür radikal İslamcı kuruluşlar gibi, IŞİD’i doğuran doğrudan ve dolaylı etkenlerin arkasındaki ABD patronajındaki Batı, artık bu kuruluşu yalnız defterden silmekle kalmamış, onu bir numaralı düşman ilan etmiştir.
IŞİD’e can verenler şimdi onu ortadan kaldırmak için neler yapmak gerektiğine kafa yoruyor, ona para, silah ve diğer şekillerde destek verenleri araştırıyor.
Bu araştırmalarda da, konu dönüp dolaşıp Tayyibizme dayanıyor.
Nitekim, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin El Kaide Yaptırımlar Komitesi’ne destek sağlayan Destek ve Yaptırımlar Komitesi’nin kararı uyarınca hazırlanan ve Aralık 2014 içinde açıklanan raporda, IŞİD’e Türkiye’den de silah sağlandığı ileri sürülüyordu.

***

Yetkililerin henüz yaptırım niteliği olmadığını söyledikleri ve içeriğini Dışişleri’nin hemen tekzip ettiği raporla ilgili olarak, CHP İzmir Milletvekili Rıza Türmen şunları söylüyor:
-Ortaya çıkan tablo AKP ile IŞİD’in ideolojik yakınlığının sonucudur. Bu yakınlığın belirtileri son zamanlarda çok kişinin dikkatini çekiyor.
Nitekim KA.DER’in eski Başkanı ve Eşitlik İzleme Komitesi Grubu kurucularından Av. Hülya Gülbahar, Ayşe Arman ile yaptığı ve 30-31 Aralık 2014’te Hürriyet’te yayımlanan söyleşinin bir yerinde AKP’nin söylemlerinin IŞİD’inkilerden farkı olmadığını belirttikten sonra sonra şunları söylüyordu:
-IŞİD’in yaptıklarının “soft versiyonları” söylem olarak bu topluma enjekte edildi.
2014 yılı, salt kadına bakış bakımından değil, birçok bakımdan rakidal İslam ile ılımlı İslam arasında bir fark olmadığının kafalara dank etmeye başladığı bir yıldı, 2015’te bu gerçeğin daha belirginleşmesi kimseyi şaşırtmamalı. Radikal El Kaide, El Nusra ve IŞİD gibi kuruluşların olduğu kadar, “ılımlı İslam”Tayyip Erdoğan’ın da arkasındaki güç olan ABD de sonunda bu gerçeği kavramış bulunmaktadır.
Bu arada Tayyibizmin, IŞİD ile söylem birliğinin, eylem birliğine dönüşüp dönüşemeyeceği konusundaki kuşkular da hızla artmaktadır.

***

Tayyip Erdoğan’ın iç ve dış politikalarındaki yönelişler bu kuşkuları giderici yönde değildir. Söylemlerindeki ton için de aynı şey söylenebilir.
2015 yılında Tayyip Bey bu yolda yürümeye ve “soft ala IŞİD” bir toplumun mühendisliğini yapmaya devam edecektir.
Bu yolun Tayyip Bey’i nerelere sürükleyebileceğini görmek ise çok güç değil.
IŞİD ile ilişkilerin yarın yaptırım gücü olan, bağlayıcı raporlarda, Erdoğan Türkiyesi’ni “teröre destek veren ülkeler” kategorisine sokulması da şaşırtıcı olmayacaktır.
Tayyibizmin, buna karşı tepkisi, toplumun milliyetçi duygularını galeyana getirip, geniş kitleleri mobilize ederken, “ala IŞİD” modeli güçlendirmek olacaktır.
Bozulan dengeler Türkiyesi’nde bu ne kadar mümkün olabilecektir?
Kılıçla gelenin kılıçla gitmesini yadırgamayanlar, dış manipülasyon ile gelip onunla palazlanıp aynı yoldan zayıflayıp gitmesini ne kadar yadırgayacaklardır?
Evet, 2015’te Tayyip’in yumuşak karnı IŞİD olacaktır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları